Hava Durumu

#Şok

Lodoshaber.Com - Şok haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Şok haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Sınav parası yatırdı, hayatının şokunu yaşadı! Haber

Sınav parası yatırdı, hayatının şokunu yaşadı!

Yüz binlerce genç üniversiteyi kazanmak ya da kamu personeli olabilmek için adeta yıllarca dirsek çürütüyor. Ancak sınav ücretini bankada yatırırken yapılan basit bir yanlışlık onarılamaz yaralara sebep oluyor. Yargıtay; sınav giriş ücretinin banka personeli tarafından başka bir hesaba yatırılmasında bankanın, başka bir hesaba yattığının dekontta belli olmasına rağmen bunun sınava girecek kişi tarafından kontrol edilmemesinde kişinin de kusuru bulunduğuna hükmetti.      Akıllara durgunluk veren olay, yaklaşık 5 sene önce meydana geldi. Polis meslek yüksekokulu sınavına girmek için aylarca idman yapan K.M., mülakatı geçince yazılı sınava girmek için bir banka şubesine giderek sınav ücretini yatırdı. Dekontu dikkatli kontrol etmeyen gencin başına gelmeyen kalmadı. Büyük bir heyecanla sınav tarihini bekleyen genç, polislik sınavına giremeyince olanlar oldu. Banka memurunun, yatırılan parayı ÖSYM'nin başka bir hesabına yatırdığı, polis adayı gencin de dekontu dikkatlice incelemediği ortaya çıktı. Yıllardır hayalini kurduğu polislik mesleğini, bir sonraki sınavda yaşı geçtiği için yapamayan genç, mahkemenin yolunu tuttu. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bankadan davacı olan genç, PMYO giriş sınavına yatırması gereken sınav ücretinin, davalı banka personeli tarafından ÖSYM’nin başka bir hesabına yatırıldığını ve bu nedenle mülakatı geçmesine rağmen yazılı sınava giremediğini dile getirdi. Ayrıca gelecek dönem içinde yaşının geçmesi sebebiyle sınav şansının kalmadığını, davalıların hatası sebebiyle yaptığı emek ve masrafların boşa gittiğini ve manevi olarak büyük hayal kırıklığı ve üzüntü yaşadığını ileri sürdü. Davalı banka ve banka memurundan 15 bin TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilden tahsilini talep etti. Davalılar ise sınava girecek her adayın yatırmış olduğu ücretle ilgili inceleme ve kontrol etme yükümlülüğünün bulunduğunu, müvekkillerinin olayda bir kusurunun bulunmadığını, davacının sınavı kazanıp kazanamayacağının belli olmadığını savunarak, davanın reddini dile getirdiler.    Mahkeme, davacının dosyaya sunduğu dekontun açıklama bölümünde 'DGS ÖSYM Ödemesi' ibaresinin bulunduğunu, objektif bir güven kurumu olarak basiretli tacir gibi davranması gereken davalı bankanın objektif özen yükümlülüğünün yerine getirilmemesinden kaynaklanan hafif kusurlardan dahi sorumlu olduğuna hükmetti. Mahkeme kararında; davacının bankacılık işlemlerinin bizzat davacı tarafından değil, banka çalışanı vasıtasıyla gerçekleştirildiği, diğer taraftan davacının sınav için önkoşul sayılabilecek 50 TL’lik ücretin belirtilen süre içerisinde yatırılmasında banka tarafından hatalı işlem gerçekleştirilmiş ise de kendi açısından bu kadar önemli bir sınav nedeniyle yaptığı başvuruda dekontu kontrol etmesi gerektiği hatırlatıldı. Dekontun üzerine “DGS” şeklinde başka bir sınav isminin yazılı olduğu, olayın ağırlığı, oluş biçimi, kusur durumu ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak manevi tazminat talebinin kısmen yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 10 bin TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilden tahsiline karar verildi. Davalılar kararı temyiz edince devreye Yargıtay 11. Hukuk Dairesi girdi.    Emsal nitelikte bir karara imza atan Daire, sınava girecek gençlere hayatları için büyük önem taşıyan sınav öncesi yatırılan ücretlerde duyarlı olmalarını hatırlattı. Daire, oy birliği ile Asliye Hukuk Mahkemesi kararını onadı.

Çalışmayı düşünen EYT'liye tazminat şoku! Haber

Çalışmayı düşünen EYT'liye tazminat şoku!

Yaklaşık 2 milyon 200 bin kişiyi yakından ilgilendiren EYT düzenlemesinin önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine gelerek yasalaşması bekleniyor. Emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışmayı planlayanlara yönelik Yargıtay'dan çok önemli bir karar çıktı. Yüksek Mahkeme; emeklilik sebebiyle işten ayrılan çalışanın tekrar aynı işyerinde çalışmaya başlaması halinde, emekli olunan tarihte kıdem tazminatı ödendiği için çalıştığı 2. dönem için kıdem tazminatı ödenmemesi gerektiğine hükmetti. Uzmanlar, çalışmayı planlayan EYT'iler için kıdem tazminatı uyarasında bulunuyor.    Emeli olup çalışmaya devam etti   Bir kamu kurumunda taşeron firma bünyesinde çalışan işçi, emekliliğe ayrıldıktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam etti. İstifa eden işçi, tazminat alamadığını belirterek İş Mahkemesi'nin yolunu tuttu. Davacı işçi, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan müştereken müteselsilden tahsilini talep etti. Davalı şirket, talep edilen alacaklardan sorumlu tutulmalarının yerinde olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etti. Mahkeme, kıdem tazminatını işçinin istifa ettiği aydaki aldığı ücret üzerinden hesaplanması gerektiğine hükmetti. Kararı taşeron şirket, kararı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.    Kararda; davacının Sosyal Güvenlik Kurumundan yaşlılık aylığı almaya başlamasına rağmen asıl işverene ait işyerindeki çalışmasına kesintisiz çalıştığı, bu çalışmasının istifa ile sonuçlanması sebebiyle kıdem tazminatına hak kazanamayacağı hatırlatıldı. Kararda şöyle denildi:  İşte Yargıtay kararı   "Emeklilik tarihine kadar geçen süre için kıdem tazminatı alacağına hak kazandığı sonucuna varılmıştır. Mahkemece davacının emeklilik tarihine kadar olan çalışma süresi yönünden kıdem tazminatı alacağına hükmedilmesi yerinde ise de, tazminata esas ücretin belirlenmesinde hata yapıldığı anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 30.06.2012 tarihindeki ücreti ile o tarihteki yol yardımı toplamı dikkate alınmak suretiyle, tazminata esas ücretin 1.193,03 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Davacının emeklilik tarihinden sonraki çalışması istifa ile sona erdiğinden bu döneme ilişkin çalışma süresi ile bu dönem sonundaki ücrete göre kıdem tazminatı hesaplanması yerinde değildir. Dikkate alınması gereken tarih Kıdem tazminatının hesaplanmasında esas alınması gereken (son) ücret, davacının emeklilik tarihindeki ücrettir. Gerek ücretin, gerekse ücrete ilave edilecek yardımların parasal değeri belirlenirken davacının emeklilik tarihi olan 25.07.2011 tarihi esas alınmalı, bu tarihteki tazminata esas ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılmalıdır. Kıdem tazminatına esas ücretin belirlenmesinde hata yapılarak hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir."    Öte yandan uzmanlar, EYT düzenlemesiyle emekli olup, aynı işyerinde çalışmayı planlayanlar için kıdem tazminatı uyarısında bulundu. Uzmanlar, "Yaşlılık aylığı bağlandığı andan itibaren kıdem tazminatınızı alın. Çalışmaya devam etseniz de Yargıtay'ın kararında olduğu gibi mağdur olabilirsiniz. İlerleyen yıllarda mağduriyet yaşamamak için emekliliğe ayrıldığınız tarihte tazminatınızı alın" dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.