Hava Durumu

#Şikayet

Lodoshaber.Com - Şikayet haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Şikayet haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İBB meclisinde sinek şikayeti! Haber

İBB meclisinde sinek şikayeti!

İBB Temmuz Ayı Meclis Toplantısı yapıldı. Toplantıda belediyelerin ek bütçe ve ek ödenek teklifleri değerlendirildi. Toplantıda partilerin grup başkan vekillerine söz hakkı verildi. "SON 2-3 YILDIR İSTANBUL'DA HİÇ OLMADIĞI KADAR SİNEK VE SİNEK ŞİKAYETİ VAR" MHP Grup Başkan Vekili Volkan Yılmaz, İBB'nin sivrisinek ve sineklerle mücadelesinin yeterli olmadığını belirti. Yılmaz İBB'nin bu konudaki bütçe ve ekipmanları ilçe belediyelere vermesi gerektiğini söyleyerek, "İstanbul'da biraz önce grup başkan vekilleriyle sohbet ediyorduk. Bir arkadaşımız şunu dedi, 70'li yıllarda bu sinek problemi çok vardı. Ama şu son 2-3 yıldır İstanbul'da hiç olmadığı kadar sinek şikayeti var. Bizim burada belediye başkanı arkadaşlarımız da var. Bizim vatandaşa hizmet verdiğimiz numaralar, telefonlar gelen şikayetlerin neredeyse yüzde 70'i sivrisinek ve sinekle ilgili şikayetler. Özellikle de yine çeperler diyeceğim, kızacaksınız. Daha çok tarımsal hayvancılığın yapıldığı su havzalarının bulunduğu derelerin bulunduğu Çatalca gibi, Silivri gibi, Şile gibi ilçelerde yemin ediyorum ne kapı açılabiliyor ne de bahçeye çıkabiliyor. Ne de balkona çıkabiliyor" diye konuştu. "İBB BAŞKANININ BİR DEĞİŞİM SİTESİ KURMASI CHP'NİN İÇ HESAPLAŞMASI OLARAK GÖRÜP GEÇEMEYİZ" AK Parti Grup Başkan Vekili Tevfik Göksu ise, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 'değişim' adında bir internet sitesi kurmasından bahsederek, "Son günlerde de maalesef ve maalesef İstanbul ve İstanbul'u yönetmeyen ve yönettiğini zanneden büyükşehir belediye başkanı tarafından CHP Genel başkanlığı hayalleriyle geçiyor. Yani İstanbul diye gündemi olmayan birileri tarafından yönetilmeye çalışılıyor. Değerli arkadaşlar biz bu kürsüde çok sık bir şekilde zaman zaman ifade ettik. Hakikat siyaseti dedik, eser siyaseti dedik, İstanbul dedik. Algı, manipülasyonu ve inkar siyasetiyle bu şehir yönetilemez dedik. Ve dedik ki Ekrem İmamoğlu çalışmıyor. Ekrem İmamoğlu'nun gündeminde İstanbul yok. O başka hayallerin peşinde. Bu iş bilmezliğin, bu beceriksizliğin sadece ve sadece size zararı olmayacak, İstanbul'u olacak, bizim çocuklarımızın geleceğine olacak. Bu kadim kültürü olan, bu şehri olacak diye her gün söyledik. Şimdi bugünlerde İBB Başkanı iktidar için değişim diye bir internet sitesi kurmuş. Bu elbette CHP iç meselesi. Ama CHP'nin iç meselesi olduğu kadar İstanbul'da yaşayan ve İstanbul'daki mecliste bu sandalyelerde oturan insanlar olarak bizi de ilgilendiren bir boyutu var. Meseleye bu açıdan baktığımızda sadece ve sadece İBB Başkanı'nın bir değişim sitesi kurmasını CHP'nin iç meselesi olarak görüp geçemeyiz. Aziz İstanbullular müsterih olsunlar ki Türkiye yüzyılına doğru koşmaya başladığımız bu günlerde İstanbul bu maratondan asla ayrı kalmayacaktır. Belki 10 aylık gecikmeyle olacak ama İstanbul 2024 Mart ayında CHP kamburunu sırtından atarak Türkiye yüzyılı koşusuna süratle katılacaktır. Ve İstanbul tarihine ihanet edenleri, tarihin sayfalarına tarihiyle beraber yürüyenlerde tarihin zirvesine çıkartmaya devam edecektir" ifadelerini kullandı. Göksu, Feshane'de açılan serginin de kapatılmasının istedi. "İSTANBUL MADDİ VE MANEVİ MÜKTESEBATIYLA BİR BÜTÜNDÜR" AK Parti Grup Sözcüsü Murat Türkyılmaz da, Feshane'de açılan sergiye tepki göstererek, "İBB'nin kültür ve sanat alanında kendi kamusal mekanlarını kullanarak ideolojik ve toplumsal değerleri göz ardı eden etkinliklerine son günlerde bir yenisi ve belki de en rahatsız edicisi Feshane'de eklenmiştir. Kültür ve sanatın kişisel politik dünya görüşleri ufkunda bir istikamet belirleme vasıtası toplumsal mühendisliğin bir aracı olarak kullanılması bir grubun, bir zümrenin elitiz sanat algısının kültürel bir hegemonya ve meydan okuma imkanı olarak kullanılmasını, daha doğrusu istismar edilmesini reddediyoruz. Milliyetçi muhafazakar dünya görüşümüz ve milletimizin bize siyaset sahnesinde korumak ve mesul tuttuğu değerler sisteminin muhafazası adına Cumhur İttifakı olarak sanat adı altında imal edilen aslında bir patolojiyi ifşa eden bu ve benzeri ürünlerin kamusal mekanlarda kamusal hassasiyet gereği sergilenmemesi, söz konusu serginin bir an evvel kaldırılmasını, aksi halde demokratik ve hukuki haklarımızı en güçlü şekilde kullanacağımızı beyan etmek isteriz. İstanbul maddi ve manevi müktesebatıyla bir bütündür. Ve bu bütünü millet kanununa korumaya kararlılıklar devam edeceğiz" dedi. "FESHANE BİZİM DÖNEMİMİZDEN 10 YIL ÖNCE PERİŞAN BİR HALDEYDİ" CHP Grup Başkan Vekili Tarık Balyalı da söz hakkı alarak, "Sürekli olarak ecdat yadigarı konusunda dersler verilmeye çalışılıyor. Ama çok iyi biliyorum ki gerçekten ecdat yadigarı olan Feshane bizim dönemimizden 10 yıl önce perişan bir haldeydi. Yaklaşık 10 yıl boyunca kapatılmıştı, sular altında kalmıştı. Neredeyse yıkılmak üzereydi ve bu dönemin vizyonuyla Feshane ayağa kaldırıldı değerli arkadaşlar. 2017 yılında kapatılan Feshane 2018 yılında ihalesi yapılmış olmasına rağmen biz gelinceye kadar 2019 Haziran sonrasına kadar tek bir çivi bile çakılmayan bir ecdat yadigarı durumundaydı arkadaşlar. Feshane'yi ayağa kaldıranda bugün ki etkinliklerin yapılmasını sağlayanda bu dönemin vizyonun sahibi İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'dur. İstanbul'da sadece Feshane restorasyonu değil, İstanbul'da tarihi ve kültürel yerlerle ilgili çok önemli çalışmalar yapan ve İstanbul'u gerçekten ayağa kaldıran İBB Miras ekibine teşekkürü borç biliyorum. Çünkü İstanbul'daki Feshane çalışması, restorasyonu da hemen yanı başımızdaki arkeolojik kazılarda aslında İBB Miras ekibinin yaptığı çalışmalar" diye konuştu.

Koronavirüs aşısı şikayetlerine tazminat yolda! Haber

Koronavirüs aşısı şikayetlerine tazminat yolda!

Almanya'da, korona virüsü aşılarının neden olduğu ağır yan etkiler nedeniyle yapılan tazminat başvurularından 253 tanesinin eyalet yönetimleri tarafından haklı bulunarak kabul edildikleri bildirildi. DW Türkçe'nin Welt am Sonntag gazetesinden aktardığına göre, söz konusu rakama, eyaletlerin ilgili birimlerinde yapılan araştırma neticesinde ulaşıldı. Haberde, nüfus açısından en büyük eyaletler olan Bavyera'da 61, Kuzey Ren-Vestfalya'da ise 38 tazminat dilekçesinin onaylandığı, Bremen eyaletinde ise kabul edilen hiçbir tazminat talebinin olmadığı bildirildi. Halihazırda 3 bin 968 tazminat dilekçesinin işlemde olduğu ve bin 808 dilekçenin de reddedildiği haberde yer aldı. Almanya'da, Robert Koch Enstitüsü'nün verilerine göre, 1 Ocak 2023 tarihine kadar 192 milyon korona virüsü aşısı yapılırken; 65 milyon kişi en az bir kere aşılandı. Kalp kası iltihabı, venöz sinus trombozu ve parmaklarda, bileklerde karıncalanma olarak kendini gösteren bir sinir sistemi hastalığı olan Guillan-Barre Sendromu, korona virüsü aşısının ağır yan etkileri olarak kabul ediliyor. Gazetenin aktardığı bilgilere göre, az da olsa bazı durumlarda, korona virüsü aşısının ölümlere sebebiyet verdiği yetkili merciler tarafından kabul edilmiş durumda. Aşının neden olduğu bir yan etkiden muzdarip kişilere devlet tarafından bakım desteği verilip verilmeyeceğine eyaletlerin ilgili kamu birimleri karar veriyor. Almanya Federal Sağlık Eğitim Merkezi, "uzun vadeli sağlık sorunu ya da ekonomik anlamda sıkıntı yaratan" çok ciddi aşı komplikasyonlarında devlet desteği talebi onaylanıyor. Bu destek kapsamına, sağlık durumunun ne kadar kötü olduğuna bağlı olarak, bir emekli maaşı bağlanması, tedavi masraflarının karşılanması ya da aşı komplikasyonu sebebiyle hayatını kaybeden kişilerin yakınlarına destek verilmesi giriyor.

Z kuşağının yüzde 31’i şikayetçi... Haber

Z kuşağının yüzde 31’i şikayetçi...

Teknolojiyle birlikte sınırların ortadan kalktığı bir evrene doğan Z kuşağı, iş dünyasının dinamiklerini değiştirmekle kalmıyor, yöneticilerin bir organizasyonu nasıl yönetebileceğine, görevlendirebileceğine ve motive edebileceğine dair yıllardır kabul gören algıları yıkarak baştan yaratılmasına vesile oluyor. Talent LMS’nin ABD’de gerçekleştirdiği araştırma da iş dünyasında önem verilen konuların Z jenerasyonunun beklentileriyle yeniden şekillendiğine işaret ediyor. ARKADAŞ CANLISI VE SOSYAL İNSANLAR İSTİYORLAR Açıklanan verilere göre, Z kuşağının yüzde 82’si işyerinde iyi bir psikolojiye sahip olmanın meslek hayatlarındaki en önemli konular arasında yer aldığını söylerken, 4 kişiden 3’ü (yüzde 76) çalışacakları yerde arkadaş canlısı ve sosyal açıdan bilinçli insanların bulunmasını istiyor. Neredeyse her 3 katılımcıdan biri (yüzde 31) yöneticilerinin baskısından dolayı stresle baş etmekte zorlandığını belirtirken, genç profesyonellerin iş dünyasına kolay uyum sağlaması için kolları sıvayan Y kuşağı ise geleneksel yöntemleri geride bırakarak holokrasi yönetim biçimine geçiyor.   Geleneksel yönetim biçimlerinin artık geride kaldığını söyleyen ABD merkezli holding ise holokrasi yönetim şeklinin kuşaklar arası farkı ortadan kaldırdığını öne sürüyor. Holokrasi yönetim şekliyle otoritenin tüm çalışanlara eşit bir şekilde dağıtıldığını ve bu sayede hiyerarşinin en aza indirildiğine dikkat çekiliyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.