Hava Durumu

#Öğrenciler

Lodoshaber.Com - Öğrenciler haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Öğrenciler haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Lise öğrencileri su altı robotu üretti Haber

Lise öğrencileri su altı robotu üretti

Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde bulunan Kartepe Ertuğrul Gazi Anadolu Lisesi öğrencileri, TEKNOFEST’e katılmaya hazırlanıyor. Öğrencilerden oluşan ve adını EGAL Robotics koyan takım, kendi ürettiği su altı robotu ile yarışmaya katılacak. Ahmet Emin Arslanbaş, Zafer Dülger, Yunus Emre Solmaz, İhsan Sivri, Mehmet Berk Erenlercayı, Ceylin Naz, Fatih Ferat ve Gizem Pir’den oluşan takımın tüm çalışmalarında okulun bilgisayar öğretmeni İsmet Kılıç yardımcı oluyor. Lise öğrencilerinin ürettiği su altı robotu, 8 motorlu olup 20-30 metreye kadar su almıyor. Ön bölgesindeki kamerayı uzaktan kumandayla kontrol eden öğrenciler, sık sık Kartepe Belediyesine ait bir havuzu kullanarak pratik yapıyor. Yarışmada istenen görevlerden biri olan su altı robotunun malzeme taşıması gibi konuları başarıyla tamamlayan ekip, TEKNOFEST’te yarışmak üzere 27 Nisan tarihini bekliyor.      "Asıl gaye, öğrencilere bir şeyler öğretebilmek"    Çalışmalardan bahseden Kartepe Ertuğrul Gazi Anadolu Lisesi Bilgisayar Öğretmeni İsmet Kılıç, "Üzerinde çalıştığımız proje, insansız su altı robotu. TEKNOFEST çerçevesindeki kategorilerden biri bu. Biz de başvurumuzu yaptık. Liseler arası yapılan bir yarışma bu ama asıl gaye robot yapıp diğerleriyle yarışmak değil; robotun yapımı sürecinde öğrencilere bir şeyler öğretebilmek. Tabii yarışmaya gittiğimiz zaman farklı eğlenceler ve farklı insanlarla tanışmaları öğrencilere ekstra bir şeyler katıyor. İnsansız su altı robotuyla ilgili yarışmada farklı görevler oluyor. Su altında malzeme taşıma ya da görüntü işleme sayesinde otonom çalışma görevleri oluyor. Bu görevlerin gerçekleşebilmesi için yoğun bir yazılım süreci oluyor. İnsansız teknolojiler çok yaygınlaşmaya başladı. Özellikle su altında insanların erişmekte zorlandığı yerler oluyor. Su altı kaynakçılığı diye meslek var mesela. Bu meslekler zor ve aynı zamanda tehlikeli. Bunu robotlarla yapmak için çalışmalar devam ediyor. Şu anda da kullanılıyor zaten insansız su altı robotları. Onu farklılaştırarak ileride daha da fazla sektörler oluşacaktır. Eğitimci olarak biz profesyonel bir robot yapıp onun ticari hale gelmesine uğraşmıyoruz. Bunu yaparken öğrencilere bir şey öğretelim, belki onlardan birkaç tanesi ileride mühendis olup ticari ürün geliştirir, bunu yerli ve milli kaynak olarak satışa sunar diye uğraşıyoruz" dedi.      "Hedefimiz uluslararası yarışmalara katılabilmek"    Takım kaptanı ve aynı zamanda robotun pilotu olan 9. sınıf öğrencisi Zafer Dülger, "Robotun yukarı gidişi veya yanlara dönüşünün daha rahat olması ve daha hızlı gidebilmesi için 8 tane motor kullandık. 8’ini de fırçasız olarak kullanmayı tercih ettik. Dronlarda da kullanılan fırçasız motorlar hem hızımız için etkili oluyor, hem de güçlü gitmemize etki ediyor. Fikir olarak aslında biraz beraber bir şeyler öğrenelim diye girdik bu işe. Hem de denizlerle ilgili çok fazla şey bilmiyoruz. Araştırma amacıyla bu tarz şeyler kullanılabilir ve bu konularla ilgilenen fazla kişi de yok. O yüzden bu konulara değinmek istedik. Hedefimiz elbette her yarışmada yüksek dereceler elde edebilmek ama onun haricinde bundan sonrası için daha farklı daha uluslararası yarışmalara katılabilmek" diye konuştu.      "20-30 metreye kadar su geçirmiyor"    Robotun teknik özelliklerinden bahseden 10. sınıf öğrencisi Ahmet Emin Arslanbaş, "İç kısmında elektronik kartlar var. LAN kablosuyla bilgisayara bağlanıp su altında görüntü almayı ve kumandayla kontrol etmeyi sağlıyoruz. Sızdırmazlığı için önce füzyonda tasarlayıp sonra alüminyum plakayı sanayide yaptırdık. Arka tarafını da hem reçineyle kaplı tutturmak için hem de contayla kapağı taktık. Bu sayede su geçirmez oldu. 20-30 metreye kadar su geçirmiyor. Ön tarafta hem buğulanmayı önlemesi için silecek, hem de sileceğin ve kameranın hareketleri için iki tane server motor bulunuyor. Bunlar kumanda üzerinden atadığımız tuşlarla kontrol edebiliyoruz" ifadelerini kullandı.

25 bin 883 öğrenci okullarına geri döndü    Haber

25 bin 883 öğrenci okullarına geri döndü   

Bakan Özer, Osmaniye İl AFAD Merkezi'nde gerçekleştirilen afet koordinasyon toplantısına katıldı. Osmaniye'deki son durum ve devam eden çalışmalarla ilgili bilgi alarak planlamaları değerlendiren Özer, burada yaptığı açıklamada, bölgede normalleşme adına gelinen noktanın son derece sevindirici olduğunu ifade etti.      30 milyona yakın kitap ve yardımcı kaynak bölgedeki öğrencilere ulaştı    Bakan Özer, 10 ilde öğrencilerin kitap ihtiyacını karşılamak için tüm kitapların tekrar ulaştırıldığını, böylece 30 milyona yakın kitabın ve yardımcı kaynağın bölgedeki öğrencilere verildiğini söyleyerek, “Yakın zamanda inşallah Kırıkhan'da ve İskenderun'da 7 Nisan tarihi itibariyle de 4 bin öğrenci ve öğretmenin barınabileceği, LGS ve YKS kurslarına hazırlanmayla ilgili çok nitelikli, donanımlı eğitim kampüsleri devreye girecek” dedi.      25 bin 883 öğrenci okullarına geri döndü    Deprem bölgesindeki eğitim öğretim normalleştikçe diğer illere naklini aldıran öğrencilerin geri dönmeye başladığını belirten Özer, "Bugün itibariyle 25 bin 883 öğrencimiz diğer illerden bu illerimize geri dönmeye başladı. Bu çok sevindirici gerçekten. Umut ediyoruz ki tam kapasiteyle okullarımız devreye girdiği zaman inşallah o giden tüm öğrencilerimiz tekrar bölgeye gelirler. Tekrar bölge eski günlerinde olduğu gibi, 6 Şubat depreminden önce olduğu gibi normal yaşayışına devam eder” ifadelerini kullandı.      Eğitim çağı nüfusuna söz konusu imkanlar sağlanmaya devam ederken, Bakanlık olarak bir diğer önemsenen konunun da yetişkinlere yönelik olduğunu söyleyen Özer, “Çok kısa sürede 11 bin 286 kurs açtık ve bu kurslardan da 155 bin 405 vatandaşımız yararlandı. Amacımız; çadırda, konteynerde, hangi ortam varsa o ortamda vatandaşlarımızın özellikle depremin travmasını atlatmalarını ve ihtiyaç duydukları ürünleri de kendi elleriyle üretmelerine katkı verecek kurslara ağırlık vermek. İnşallah bunu da çok yaygınlaştırarak desteklemeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Bakan Özer "umut verici" diyerek duyurdu: 22 bin öğrenci... Haber

Bakan Özer "umut verici" diyerek duyurdu: 22 bin öğrenci...

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, incelemelerde bulunmak üzere geldiği Kahramanmaraş'ta afet koordinasyon toplantısına katıldı. Bakan Özer, Kahramanmaraş Afet Koordinasyon Merkezi'nde düzenlenen toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş'ta eğitim ve öğretimin normalleştirilmesiyle ilgili geniş bir değerlendirme yaptıklarını belirterek, 6 Şubat'tan itibaren eğitim öğretimi normalleştirmek için Milli Eğitim Bakanlığı olarak azami gayret sarf ettiklerini söyledi.      "17 buçuk milyon öğrencimizin yüz yüze eğitime devam edebilmesiyle ilgili imkanı geliştirmiş olduk"    Bakan Özer, "20 Şubat'a kadar verilen aradan sonra hızlı bir şekilde on ildeki eğitim öğretimi normalleştirme adına üç ayrı koldan ilerleyen bir yaklaşım sergiledik. 1 Mart itibarıyla Kilis, Diyarbakır ve Şanlıurfa'da eğitim öğretimi başlattık. 13 Mart itibarıyla Osmaniye, Gaziantep ve Adana'da eğitim öğretimi başlattık. 27 Mart'ta da dört ilimizde yani Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya ve Hatay'da artık merkez ve ilçelerin tamamında değil, ilçe bazlı bir şekilde ilerlemek üzere yol aldık. Bu kapsamda Malatya'da sekiz ilçeyi, Hatay'da yedi ilçeyi, Kahramanmaraş'ta iki ilçeyi ve Adıyaman'da da beş ilçeyi 27 Mart itibarıyla eğitim öğretime başlattık. Böylece yaklaşık 17 buçuk milyon öğrencimizin yüz yüze eğitime devam edebilmesiyle ilgili imkanı geliştirmiş olduk" dedi.    Bundan sonraki süreçlerin valilere bırakıldığını ifade eden Özer, "Malatya'da 27 Mart tarihi itibarıyla başlayan sekiz ilçedeki eğitim öğretime bugün itibarıyla beş ilçe dahil edildi. Dolayısıyla Malatya'daki tüm ilçelerde artık eğitim öğretim başlamış oldu. Ama sadece bu 5 ilçede 156 okulda eğitim öğretim başladı. Hatay'da yedi ilçede eğitim öğretim başlamıştı. Bugün itibarıyla İskenderun da bu kapsama dahil edildi. Kahramanmaraş'ta da bugünkü değerlendirmelerde öne çıkan inşallah önümüzdeki hafta itibarıyla Afşin, Nurhak ve Çağlayancerit'te de eğitim öğretimin başlaması yönünde çalışmalara ağırlık vereceğiz. Tabii amacımız bölgedeki eğitim öğretimi normalleştirerek hayatın normalleştirilmesini hızlandırmak. Çünkü Covid-19 salgınında da gördük ki eğer biz eğitim öğretimi normalleştirirsek hayat olağan akışı çok daha hızlı bir şekilde normalleşiyor. Gerçekten bölgedeki velilerimiz, ailelerimiz, öğretmen ve çocuklarımızla bir an evvel eğitim öğretimin yüz yüze bir şekilde okullarda devam etmesiyle ilgili her gezdiğimiz çadırda, her konteynerde bize iletiyorlar. Biz de hem ilgili bakanlarımız hem valilerimizle birlikte bu süreçleri hızlı bir şekilde yönetmek için azami çaba sarf ediyoruz. Açık olmayan ilçelerde de kurduğumuz çadırlarda, konteynırlarda, prefabrik okullarda eğitim öğretimi mümkün olduğu kadar tüm öğrencileri kapsayacak şekilde devam ettirmek için çaba sarf ediyoruz" diye konuştu.       "Yetiştirme kurslarını hızlı bir şekilde aktif hale getirdik"    En kritik noktalardan birinin LGS ve YKS'ye girecek öğrenciler olduğunu ifade eden Bakan Özer, "En fazla tedirginlik yaşayan öğrencilerimiz onlar. Onlarla ilgili çok önemli kolaylaştırıcı kararları daha önceden kamuoyuyla paylaşmıştık. Hem ikinci dönem konularının sınav kapsamının dışına çıkartılması hem de devam şartının aranmamasıyla ilgili. Ama bu dönemde, 6 Şubat tarihinden itibaren şu ana kadar özellikle 8 ve 12. sınıf öğrencilerimizi hızla bu sınavlara hazırlama kurslarına katabilmek için Bakanlığımızın en önemli enstrümanı olan destekleme ve yetiştirme kurslarını hızlı bir şekilde aktif hale getirdik" diye konuştu.      "129 bin 652 öğrenci yararlandı"    "Hem kapasiteyi her geçen gün arttırmaya çalışıyoruz hem de vermiş olduğumuz eğitimin niteliğini arttırmaya çalışıyoruz ki öğrencilerimiz hem LGS hem YKS sınavına bu depremin travmasını hızlı bir şekilde atlatarak öğretmenleriyle buluşup hızlı bir şekilde hazırlansınlar" diyen Özer, şu ana kadar bölgede 2 bin 546'sı LGS, 659'u YKS olmak üzere 3 bin 205 noktada öğrencilerin LGS ve YKS'ye hazırlanması için kurs eğitim desteği sağladıklarını, bu destekten 103 bin 956'sı LGS, 25 bin 696'sı da YKS sınavlarına hazırlanan öğrenciler olmak üzere 129 bin 652 öğrencinin yararlandığını bildirdi.      "Bölgede yakın zamanda açacağımız çok kapsamlı eğitim kampüsleri olacak"    Bakan Özer, "Yine bölgede yakın zamanda açacağımız çok kapsamlı eğitim kampüsleri olacak. Mesela Hatay'da, Kırıkhan'da, İskenderun'da yaklaşık 4 bin öğretmen ve öğrencinin kalabileceği bir YKS, YGS eğitim kampüsü devreye girecek. Yine aynı şekilde Kahramanmaraş ilimizde de. Yani sadece bir çadır mekanında değil; ayrı bir felsefe okulu gibi, matematik yaz okulları gibi, konaklamanın, eğitim alanlarının, revirin, yemekhanenin olduğu böyle tam teşekküllü bir eğitim kampüsü olacak şekilde. Öğrencilerimizi LGS ve YKS'ye hazırlamada her türlü destek verecek tesisleri, yenilerini kazandırmak için çaba sarf ediyoruz. Yine bu hafta itibarıyla İskenderun'da, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızla birlikte İstanbul'dan gelen bir gemide LGS ve YKS'yle ilgili ilk kez gemide öğrencilerimize hazırlanma desteği sağlıyoruz. Yani Milli Eğitim Bakanlığı, 6 Şubat tarihinden itibaren şartların olgunlaşmasını beklemeden her yerde ve her şartta eğitime devam mottosuyla adımlarını attı. Gerekirse çadırda, gerekirse konteynerde, gerekirse prefabrik okulda ve gerekirse şartlar olgunlaştığında sağlam binalarda eğitim öğretimi başlatıp öğrencilerimizin hızlı bir şekilde öğretmenleriyle buluşmasıyla ilgili her türlü önlemi aldı. Şu anda şartlar çok daha olgunlaştı. İnşallah bundan sonra çok daha hızlı bir şekilde süreçler yönetilecektir" şeklinde konuştu.      "Naklini 71 ile aldıran 22 bin 145 öğrencimiz nakillerini tekrar bölgeye aldırdılar"    Bölgede iyileştirmeler yapıldıkça sonuçlarının yaşanmaya başladığına işaret eden Bakan Özer, depremin ilk günlerinde 10 ilden başka illere giden öğrencilerin konuşulduğunu, ancak şimdi okullar açıldıkça, eğitim normalleştikçe nakillerin tersine döndüğünü, 10 ile öğrenci dönüşlerinin başladığını söyledi. Özer, "Bugün itibarıyla bu kapsamda daha önceden naklini 71 ile aldıran 22 bin 145 öğrencimiz nakillerini tekrar bölgeye aldırdılar. Aslında bu gerçekten umut verici. Biz buradaki eğitim öğretimle ilgili koşulları ne kadar hızlı bir şekilde iyileştirebilirsek, o ailelerimiz de bölgeye artık geri dönüşleri hızlandıracaklar" dedi.      "Her türlü desteği sağlıyoruz"    Okulun sadece dört duvardan oluşmadığını, okulu destekleyen çok sayıda sektörün olduğuna vurgu yapan Özer, okullar açıldığında tüm ekonomik sektörler hızlı bir şekilde hareketlendiği için bütünleşik bir şekilde süreçlerin iyileşebilme imkanına sahip olduğunu kaydetti. Özer, "Onun için Bakanlık olarak valilerimizle el ele vererek, hızlı bir şekilde inşallah nisan ayının sonuna kadar eğitim öğretime başlamamış hiçbir ilçeyi bırakmama hedefini gerçekleştireceğiz. Tabii bahsettiğim gibi sadece resmi olarak okulların açılması değil derdimiz. Açılmasa bile çocuklarımızın çadırlarda, konteynerlerde zaten eğitim öğretime devam edebilmeleriyle ilgili her türlü desteği sağlıyoruz" ifadelerini kullandı.      "16 bin 560 konteynere televizyon kurduk"    Çocukların TRT EBA içeriklerini takip edebilmeleri için 16 bin 560 konteynere televizyon kuruldu. Vatandaşların artık konteynerlere geçiş yaptığını kaydeden Özer, Bakanlığın aldığı en önemli inisiyatiflerden birinin de konteynere televizyon kurulumu olduğunu dile getirdi. Bakan Özer, "Her konteynere Milli Eğitim Bakanlığı olarak televizyon kuruyoruz. Amacımız hem o konteynerin bir aile ortamı olarak şenlenmesi ama aynı zamanda çocukların okullara gittikten sonra konteynere döndüklerinde TRT EBA'da ilgili dersleri tekrarlamaları, öğrenme kayıplarıyla ilgili destekleyici mekanizmaları ev ortamında da sürdürebilmeleri. Bu kapsamda şu ana kadar 16 bin 560 konteynere televizyon kurduk. Yeni konteynerler kuruldukça, hizmete alındıkça inşallah bu sayı her geçen gün daha fazla artacak" dedi.       "Deprem bölgesinde açılan 9 bin 435 halk eğitimi kursuna 130 bin 96 vatandaş katıldı"    Bölgedeki yetişkin vatandaşların psikolojik sağlamlıklarını desteklemek için halk eğitimi kurslarının da devam ettiğini kaydeden Özer, son haftalarda bu alandaki çalışmaların arttığını ifade etti. "Şu ana kadar açmış olduğumuz 9 bin 435 kursa 130 bin 96 vatandaşımız katıldı" diyen Özer, amaçlarının bir taraftan vatandaşların usta öğreticilerin aktif desteğiyle istedikleri her yetkinliği kazanmalarına imkân vermek, bir taraftan da onlara sosyalleşme ortamı sağlamak olduğunu belirtti.      "İdari personelimizle gurur duyuyoruz"    Kahramanmaraş'ta deprem sonrasındaki süreçte gece gündüz vatandaşla beraber olarak süreçleri başarılı bir şekilde yürüten valilere, il ve ilçe milli eğitim müdürlerine teşekkür ettiğini belirten Özer, şunları söyledi:     "Teşekkürün en büyüğü 6 Şubat tarihinden itibaren sahada olan, yemek pişirmeyse yemek pişirme, ekmek üretimiyse ekmek üretimi, malzemelerin tasnifi gerekiyorsa malzemelerin tasnifi, çadırların organizasyonu gibi vatandaşı ilgilendiren her alanda fedakârca çalışan tüm öğretmenlerimize. Onlar bu sürecin kahramanları. Yaklaşık 40 bine yakın gönüllü öğretmenimiz sahada aktif olarak çalışıyor. Ve gerçekten o gönüllü öğretmenlerimiz diğer illere geri dönmek istemiyorlar. O kadar buradaki süreçlerle hemhal olmuşlar ki. Vatandaşın derdiyle uğraşmaktan büyük bir mutluluk duyarak süreçleri yönetiyorlar. Kendilerine Bakanlık olarak minnettarız. Öğretmenlerimizle gurur duyuyoruz. İdari personelimizle gurur duyuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde devletin tüm imkânları sahada, devlet, millet el ele vererek inşallah bu süreçleri de hızlı bir şekilde atlatacağız" ifadelerini kullandı.    Koordinasyon toplantısına Kahramanmaraş Valisi Ömer Faruk Coşkun, Samsun Valisi Zülkif Dağlı, Temel Eğitim Genel Müdürü Tuncay Morkoç, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mustafa Gelen, Personel Genel Müdürü Fehmi Rasim Çelik, Yükseköğretim ve Yurt Dışı Eğitim Genel Müdürü Murat Süt ve Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Kahraman ile ilçe milli eğitim müdürleri katıldı.

Alkışlar Diyarbakırlı öğrencilere: 116 ülkeden ilk 10'a girdiler! Haber

Alkışlar Diyarbakırlı öğrencilere: 116 ülkeden ilk 10'a girdiler!

The Earth Foundation tarafından düzenlenen The Earth Prize, bu yıl 116 farklı ülkeden bin 290 takımın katılımıyla, çevresel sorunlar için hazırlanan projeler arasında başarılı 10 projeyi seçerek finalistlerini belirledi. Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Hevsel Kampüsü Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencilerinden oluşan Delavo ve Hemi Change takımları, hazırladıkları sürdürülebilirlik projeleri ile The Earth Prize 2023'te başarılı ilk 10 takım arasına girerek finalist oldu.    Peter McGarry tarafından kurulan İsviçre merkezli The Earth Foundation'ın bir girişimi olan The Earth Prize, her sene dünya genelinde düzenlediği çevresel sürdürülebilirlik yarışması ile 13-19 yaş arasındaki öğrencilerin dünya toplumlarının yaşadığı çevre sorunları için ürettikleri projelerini destekliyor. Program, her yıl başarılı ilk dört takıma ve yılın eğitimcisi seçilen öğretmenlere çeşitli ödüller vererek projelerin geliştirmesine olanak sağlıyor.    The Earth Foundation tarafından düzenlenen The Earth Prize, bu yıl 116 farklı ülkeden bin 290 takımın katılımıyla, çevresel sorunlar için hazırlanan projeler arasında başarılı 10 projeyi seçerek finalistlerini belirledi. Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Hevsel Kampüsü Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencilerinin kurduğu Delavo ve Hemi Change takımları, hazırladıkları sürdürülebilirlik projeleri ile The Earth Prize 2023'te başarılı ilk 10 takım arasına girerek finalist oldu. Ayrıca, Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Hevsel Kampüsü Global Education Center danışmanı Cemil Yıldız ise, takımlara olan katkılarından dolayı “Yılın Eğitmeni” ödülü için finale kalmaya hak kazandı.    The Earth Prize 2023 finalist takımlarından biri olan Delavo takımı, yaşadıkları dünya üzerinde olumlu etkiler bırakmayı hedefleyerek hazırladıkları ECaundry projeleri ile çamaşır makinelerinin su ve elektrik tüketimini düşürmek amacıyla geliştirilmiş bir ek sistem oluşturduklarını belirterek, çamaşır makinelerinde kullanılan suyun arıtılması ve tekrar kullanılmasına olanak sağladıklarını vurguladı. Takım üyelerinin yapmış olduğu hesaplamalar sonucu, projelerinin hayata geçmesiyle bir makinenin yılda yaklaşık 8 bin 200 litre su tasarrufu sağlayabileceğini ve kısa sürede oluşturulan sistemin maliyetini telafi edebileceğini ifade etti.    Bir diğer finalist takım Hemi Change ise, plastik kirliliğinin olumsuz etkilerini azaltmayı ve günümüzde kullanılan plastiğin yerine geçecek çevre dostu bir alternatif sunmayı hedeflediğini söyledi. Finalist takımların üyeleri, hedeflerinin The Earth Prize tarafından seçilecek en iyi 4 proje arasına girdikten sonra projelerini hayata geçirmek olduğunu belirtti.    Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Kurucu Temsilcisi Zeki Esen, “The Earth Prize tarafından düzenlenen çevresel sürdürülebilirlik yarışmasında finalist olmaya hak kazanan takımlar arasında okulumuzu ve ülkemizi temsil eden öğrencilerimiz adına mutluluk duyuyor, başarılarıyla gururlanıyoruz. Öğrencilerimizin hazırladıkları projelerle dünyanın geleceği için değerli işler ortaya koyacaklarına inanıyorum ve final yolunda kendilerine başarılar diliyorum" dedi.

Bakanlık'tan 400 bin öğrenciye ulaşım desteği Haber

Bakanlık'tan 400 bin öğrenciye ulaşım desteği

AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, sosyal yardımlardan faydalanan hanelerde bulunan ilk, orta, ve yüksek öğrenim öğrencilerinin ulaşım giderlerinin karşılanması adına Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından 300 milyon liralık bütçe ile destek programı başlatılacağını belirtti.      AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından ilk defa başlatılan program ile şehir dışında okuyan 400 bin ilk, orta ve yükseköğretim düzeyindeki sosyal yardım yardımlardan faydalanan hanelerin çocuklarına destek olmanın maksatlandığını ifade etti. Gürkan, destek program çerçevesinde öğrenim gördükleri illere ulaşımları için öğrencilere 2023 yılı için 750 TL olmak üzere 2 gidiş, 2 dönüş toplamda 4 yolculuk biletinin ücretinin bakanlık tarafından karşılanacağını söyledi. Başkan Gürkan, destek programından faydalanmak isteyen öğrenci ve ailelerin başvurularını ikamet ettikleri adreslerdeki ilgili Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı temsilciliklerine yapabileceklerini belirtti.  Her kesimden insanımızın yanındayız   AK Parti hükümetleri dönemlerinde hayatın her alanında hayata geçirilen reformist düzenlemelerle her kesimden insanının yanında olduğunu vurgulayan Davut Gürkan, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde hayata geçirilen politikalarla her kesimden insanımızın  fertlerimiz ve ailelerimizin geleceğe güvenle bakabilmelerine katkı sağlanıyor. Her alanda güçlü Türkiye hedefimizin en önemli ayaklarından olan sosyal devlet anlayışımızla refahın her kesimden vatandaşımız için çalışılıyor. Hayata geçirilen proje ile ailelerimize destek veren Bakanımız  Derya Yanık olmak üzere tüm ilgili kurum ve kuruluşların yetkililerine teşekkür ediyorum” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.