Hava Durumu

#Mustafa Destici

Lodoshaber.Com - Mustafa Destici haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mustafa Destici haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Destici ile Baş arasında 'soyadı' polemiği! Haber

Destici ile Baş arasında 'soyadı' polemiği!

Cumhur İttifakı'ndan BBP lideri Mustafa Destici'nin eski Yugoslavya lideri Josip Broz Tito'ya gönderme yaparak Erkan Baş'ı "Tito artığı" sözleriyle nitelendirmesi yeni bir tartışma başlattı. Almanya doğumlu Baş'ın Alman istihbaratlarının kontrolünde yetiştirilip Türkiye'ye gönderildiğini öne süren Destici'ye Baş "İşte ırkçılık budur" diyerek yanıt verdi. Destici, Erkan Baş'ı hedef aldığı açıklamarını tv100 ekranlarında katıldığı canlı yayın programında yaptı. Baş için, "Adam Tito artığı" ifadelerini kullanan Destici şöyle devam etti: "Yani Yugoslavya’da bir Tito rejimi vardı, komünist rejim vardı. Şimdi buradan geçiyorsun Almanya, tamamen sol örgütler içinde, belli ki Alman istihbaratlarının kontrolünde. Yetiştiriliyorsun, Türkiye’ye gönderiliyorsun. Senin gerçek soyadın ne? ‘Jusoviç.’ Burada neyi kullanıyorsun? ‘Baş’ı kullanıyorsun. Gerçeğin gizlenmesine karşıyım. Sen Jusoviç soyadıyla çıkabiliyor musun Türk halkının karşısına?" Baş ise Destici'nin bu konuşmayı gerçekleştirdiği anların kesitini sosyal medya hesabından paylaşıp "Bu şahsı ciddiye almam ama burada mesele ben değilim" dedi ve paylaşımında şu ifadeleri kullandı: "Hakaret edilen ülkemizdeki milyonlarca Yugoslavya göçmenidir. Ajan diye itham edilen Almanya’da doğmuş milyonlarca işçi çocuğudur. İşte ırkçılık budur. Suyun öte tarafının, gurbetteki emekçilerin haysiyetine yenileceksiniz!" "BASİT BİR ÖRNEK" DİYEREK BİLGİLERİ PAYLAŞTI Erkan Baş, açıklamasının devamında "“Gizleniyor” dediği bilgilere ise herkes kolaylıkla ulaşabilir" diyerek kendi adına açılmış Vikipedi sayfasından ve kendi kitabından hayatıyla ilgili bir kesitten görüntüleri paylaştı. Baş, paylaşımını "Irkçılık komploculuktur, ırkçılık sahtekarlıktır. Bu da basit bir örneğidir." sözleriyle noktaladı.

Destici'den 'HÜDA PAR' çıkışı! ''Muhalefetin eline koz verildi'' Haber

Destici'den 'HÜDA PAR' çıkışı! ''Muhalefetin eline koz verildi''

Cumhur İttifakı partileri genel seçimlere ayrı ayrı girme kararı aldı, milletvekili listeleri ayrı hazırlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı destekleyecek olan HÜDA PAR ise seçime AK Parti listelerinden girecek. Cumhur İttifakı ortaklarından BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, "Hizbullah'ın terör örgütü olmadığı yönündeki" söylemleri eleştirirken "Bunu doğru bulmadığımı sayın Cumhurbaşkanına ilettim" dedi. Destici ayrıca daha önceki söylemlerinde olduğu üzere ortak listeden girmenin avantajlı olduğunu savunurken "Karşı ittifak kağıt üstünde daha avantajlı gözüküyor" dedi. "TERÖR ÖRGÜTÜ HANGİ MENSUBA AİT OLURSA OLSUN TERÖR ÖRGÜTÜDÜR" Liste çalışmalarının devam ettiği dün akşam saatlerinde tv100 ekranlarına konuk olan Destici, HÜDA PAR'ın seçime AK Parti listesinden girecek olmasına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: "HÜDA PAR'ın parti programında yazan olumsuzluklara katılmıyorum ama teröre ve şiddete bulaşmadığı sürece herkes fikrini söyleyebilir. Özerklik, ana dilde eğitim gibi söylemler düşünce hürriyetidir. Yeter ki bunları terör ya da şiddetle gerçekleştirmeye çalışmasınlar. Aynı HDP gibi. 'HDP eşittir HÜDA PAR' değildir. HÜDA PAR'ın şu anda bir terör örgütüyle ilgili bağlantısı yoktur. "HÜDA PAR içinden bazı yöneticilerin 'Hizbullah terör örgütü değildir' söylemleri doğru değildir. Terör örgütü hangi mensuba ait olursa olsun terör örgütüdür. "CUMHURBAŞKANINA İLETTİM, DOĞRU BULMUYORUM" "HÜDA PAR'ın AK Parti listelerinden seçime girmesi AK Parti'nin bileceği iş. Ben BBP olarak HÜDA PAR'la böyle bir iş birliği yapmam. Bunu doğru bulmadığımı sayın Cumhurbaşkanına ilettim. HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu geçtiğimiz günlerde Kayaşehir metro hattı açılış töreninde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a eşlik etti. "BİZİM MİLLİ GÖRÜŞÜMÜZE UYMUYOR" "HÜDA PAR Cumhur İttifakı'nda değildir, sadece AK Parti listelerinden seçime giren bir partidir. HÜDA PAR'ın terörle ilişkilendirilmesine ilişkin algı yapılıyor. Muhalefetin eline koz verildi. Ne getirir, ne götürür, bunun hesabı yapıldı mı bilmiyorum. Bu bizim milli görüşümüze uymuyor. Dediğim gibi, ben böyle bir işi bire bir yapmam." "KAĞIT ÜSTÜNDE ONLAR DAHA AVANTAJLI" Destici'nin değerlendirdiği bir diğer gündem maddesi ise ortak liste çalışmaları oldu. Cumhur İttifakı'nın neden ayrı listeler hazırladığına ilişkin konuşan Destici şunları söyledi: "Karşı ittifak bunu gerçekleştiriyor. DEVA, Gelecek, Saadet, Demokrat CHP listesinden, bazı seçim çevrelerinde ise İYİ Parti ile ortak listeden girme çalışmaları CHP-İYİ Parti Genel Merkezleri'nde sürüyor. Kağıt üstünde o zaman onlar daha avantajlı olacak gibi gözüküyor ama seçimde %50'yi geçtiğimizde Meclis'te çoğunluğu elde edeceğiz. "SAYGI DUYUYORUM, BEN SADECE MATEMATİK GERÇEĞİNİ ORTAYA KOYDUM" "Belki AK Parti'nin tek başına sayısı buna yetmeyebilir ama Milliyetçi Hareket Parti'mizin, Büyük Birlik Parti'mizin, Yeniden Refah Parti'mizin çıkaracağı milletvekilleriyle yine 300'ün üzerine geçileceğine inanıyorum. AK Parti, MHP kendi listeleriyle girmeyi tercih ettiler. Buna saygı duyuyorum. Bunun özel bir nedeni yok. Ben sadece matematik gerçeğini ortaya koydum."

Mustafa Destici: HDP'yi, İYİ Parti'ye tercih ettiler! Haber

Mustafa Destici: HDP'yi, İYİ Parti'ye tercih ettiler!

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, BBP İstanbul İl Başkanlığında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Mustafa Destici Şanlıurfa ziyareti sonrasında sosyal medyada yer alan tartışmalar, seçim gündemi ve HDP'nin cumhurbaşkanı adayı çıkarmaması hakkında açıklamalarda bulundu. HDP'nin aday çıkarmamasının beklenen bir durum olduğunu ifade eden Destici, "Sayın Kılıçdaroğlu aday olması halinde HDP'nin aday çıkarmaması gerektiğini ilk terörist 'Demirtaş' söyledi. Daha sonra Kandil ve İmralı'dan benzer haberler geldi. HDP sözcülerinden de bunları duyduk. Yani şunu ifade ediyorlar 'Kılıçdaroğlu bizim için de çok uygun bir aday.' Sayın Kılıçdaroğlu ve altılı masadaki İYİ Parti dışındaki 5 parti ve genel başkanları da böylece HDP'yi İYİ Parti'ye tercih etmiş oldular. Bu çok açık ve net. Burada esas durumunu yeniden gözden geçirmesi gereken İyi Parti'dir. Şimdi Meral Hanım ne diyordu? 'PKK eşittir HDP. Ya da HDP eşittir PKK.'  Ben soruyorum. Cevap vermiyorlar.  'HDP eşittir PKK diyorsunuz.' doğru biz de bunu söylüyoruz. Sizin cumhurbaşkanı adayınız gitti, PKK'yla görüştü. Şimdi PKK da sizin cumhurbaşkanı adayınıza destek açıkladı. Siz şimdi ne yapacaksınız? Bir kere bunun cevabını Sayın Akşener'in ve İYİ Parti kadrolarının vermesi lazım. Şimdi PKK'yla kol kola aynı adayı destekleyerek seçime gidecekler. Bu millet bunun hesabını sorar, benden hatırlatması" dedi. AKŞENER'E HANGİ GÜCE DAYANARAK DAYATMA YAPTILAR? Muharrem İnce'nin Cumhurbaşkanı adayı olarak yükseldiğini belirten Destici, "Bir aday, bir ayda bu kadar yükseliyorsa bunun bir sebebi var. Olağanüstü bir gelişme oldu demek ki ve işte bu gelişme oldu. Kılıçdaroğlu'nun adaylığı, daha doğrusu Kılıçdaroğlu'nun adaylığının HDP organizasyonuyla yapılmış olması. O masada Meral Akşener'e hangi güce dayanarak dayatma yaptılar? İstersen kalkabilirsin dediler. Çünkü HDP'yi tercih ettiler. Sen gidersen zaten HDP hazır. Biz senin yerine HDP'yi konuşlandıracağız dediler. Meral Hanım bu mesajı aldığı halde masaya tekrar döndü. Peki onu hangi güç o masaya döndürdü? HDP'yle daha doğrusu PKK'yla Meral Akşener'i, İyi Parti ya da kendisini sahada ifade eden partileri o masada birleştiren güç nedir? Açıklanması gereken bir konu bu" şeklinde konuştu. "PKK'DAN UZAK DURUN" "Sayın Kılıçdaroğlu'nun millete bir açıklama yapma mecburiyeti vardır" İfadesini kullanan Destici, "HDP neyin karşılığında bu desteği vermiştir? HDP niye bir başka adaya değil de Sayın Kılıçdaroğlu'na destek vermiştir. Mesela Mansur Yavaş olsa desteklemeyeceklerini açıkladılar, işte Muharrem İnce'yi desteklemiyorlar. O da sol bir aday olmasına rağmen. Bu neyin karşılığıdır? Kılıçdaroğlu'na verilen destek hangi sözlerin, hangi taahhütlerin ve tavizlerin karşılığında olmuştur? Biz bunun cevabını bekliyoruz. Bunun cevabını vermedikleri sürece, şunu deme hakkı bizde vardır. Siz PKK'yla el sıkıştınız. PKK'nın özerklik talebini kabul ettiniz. Siz PYD'nin varlığını, Suriye'nin kuzeyinde bir PKK devletini kabul ettiniz. Siz anayasadan Türklük kavramının çıkarılmasını kabul ettiniz. Siz Türkçe'nin yanında ikinci bir ana dil eğitimi kabul ettiniz. Velhasıl siz bölgede PKK'nın belediyelere atanmasını kabul ettiniz. Yerel yönetimler şartını getireceksiniz. Bunun gibi 50 tane şey söyleriz ve söyleme hakkımız da vardır. Son bir cümle söylüyorum, biz bir kere daha uyarıyoruz. CHP'yi Sayın Kılıçdaroğlu'nu, altılı masayı uyarıyoruz: PKK'dan uzak durun. HDP eşittir PKK'dır, uzak durun. Kim terör ve şiddeti yöntem olarak benimsemişse, terör örgütünün destekçisiyse, uzantısıysa onunla iş birliği yapamazsın. Yaparsan terör örgütüne yapılan terör örgütünün partisine yapılan muameleyle karşılaşırsın. Biz sana aynı muameleyi yaparız" ifadelerini kullandı. EN UFAK BİR AYRINTIYI YAKALAYARAK... Destici, sel felaketinin yaşandığı noktalardan Şanlıurfa'ya ziyaretinin sosyal medyada tartışılması ile ilgili ise, "Bizim bu ziyaretlerimizden memnun olmayan, devletin de yaptıklarından aslında memnun olmayan kesimler var. Onların memnuniyetsizliği de şundan dolayı: Devlet eksikleri giderdiği zaman vatandaşının yanında olduğu zaman, bizler eksikleri tespit edip bunların giderilmesine katkı sunduğumuzda tabi ki, bunların elinden istismar oyuncakları alınmış oluyor. İstismar oyuncakları alındığı için oraya devletin de geç gitmesini, hatta mümkünse gitmemesini, gittiği zaman çözüm bulamamasını, bizlerin de gittiği zaman vatandaşla bütünleşememesini, bununla ilgili her türlü fitneyi, her türlü istismarı yapmakta zerre kadar tereddüt etmiyorlar. Peki kendileri gidiyor mu? Kendileri gitmiyor. Televizyon ekranlarından bir algı oluşturuyorlar. En ufak bir ayrıntıyı yakalayarak buradan bir olumsuzluk kamuoyuna yansıtmaya çalışıyorlar ya da kalemleriyle bunu yapıyorlar. Siyasetçiyse, kürsülerden bunu yapıyorlar. Maalesef böyle bir güruhla, yani vatandaşın yanında olmadığı gibi vatandaşının derdiyle dertlenmediği gibi vatandaşın yanında olanların da oraya gitmemesi ya da orada başarısız olması için ellerinden gelen bütün gayreti sarf eden bir güruhla karşı karşıyayız." dedi. Mustafa Destici basın toplantısının ardından BBP İstanbul İl Başkanlığı'nda parti mensuplarıyla toplantı yaptı.

Mustafa Destici’nin babası son yolculuğuna uğurlandı Haber

Mustafa Destici’nin babası son yolculuğuna uğurlandı

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin babası Ali İhsan Destici, Emek Mahallesi'nde yaşadığı evde fenalaşarak 112 Acil Sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı. Kalp krizi geçirdiği tespit edilen Destici, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Babasının vefat ettiği haberini alan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, karayoluyla Ankara’dan Eskişehir’e geldi. Memleketi Günyüzü ilçesi Gecek Mahallesi'nde defnedilecek olan Ali İhsan Destici’nin cenazesi evine ulaştı. Gecek Camii’nde kılınan cenaze namazına; Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eski Millî Savunma Bakanı ve AK Parti Grup Başkanı İsmet Yılmaz, AK Parti Eskişehir milletvekili Nabi Avcı, MHP Eskişehir milletvekili Metin Nurullah Sazak, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Destici ailesi, yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Cenaze namazını Mustafa Destici’nin kardeşi Mehmet Akif Destici kıldırdı. Cenaze namazı sonrasında TBMM Başkanı Mustafa Şentop konuşma yaptı. Konuşmasında Ali İhsan Destici’nin geride hayırlı evlatlar bıraktığını söyleyen Şentop, "Geriye hayırlı, kendisini duayla anacak salih evlatlar bırakmak, amel defterinin kapanmamasına da vesile olmaktadır. Ne kadar yaşarsan yaşa, istediğin kadar yaşa öleceksin. Ölüm ve hayat birbirini takip ediyor zaten. Dolayısıyla ölüm tam vaktinde geliyor. Bize göre bazen erken diyoruz, bazen geç diyoruz ama cenabı Hakk’ın takdir etmiş olduğu dakikalar dolunca buradaki hayat sona eriyor. Ama 2 şey bizi müteselli kılıyor bu dünyada. Birincisi, ölüm bir son değil. Bu dünyadaki bir hayatın bitişi, bir başka hayatın başlamasıdır. ‘O ölümü ve hayatı yaratmıştır’, bizi imtihan etmek için. Ama önce ölümü söylüyor, daha sonra hayatı söylüyor. Yani önce ölüydük hepimiz. Cenabı Hak bize hayat verdi bu dünyada. Sonra ölüyoruz, sonra başka bir hayata geçiyoruz ve orada da cenabı hak bir hayat verecek. Onun için ahiret hayatına inanmak bizim için imanın esaslarından biri. Dolayısıyla başka bir hayat başlıyor ve biz o hayata gidenlerin peşinden muhakkak gideceğiz. Bizi teselli eden ikinci husus da şudur, Kur’an-ı Kerim’de de var, ‘ahiret hayatı senin için buradaki, birinci hayattan’ daha hayırlıdır’ diyor. Ölenler bu hayatı terk edip daha iyi bir hayata gidiyorlar. Dolayısıyla bu bizi burada teselli ediyor. Ölenlerin, yakınlarımızın arkasından. Cenabı Allah rahmet eylesin, mekânını cennet eylesin. Geriye hayırlı, kendisini duayla anacak salih evlatlar bırakmak, amel defterinin kapanmamasına da vesile olmaktadır. Biz buna şahidiz, hayırlı evlatlar geride bırakmıştır. Amel defteri de kapanmayacaktır Ali İhsan amcamızın. Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun” dedi. “Hiçbir eza cefa çekmeden, kuran okuyup, ikindi namazını annemle birlikte kılmış, daha sonra uzanıp ruhunu teslim etti" TBMM Başkanı Şentop’un ardından konuşan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, “Biz bugün bir acı yaşıyoruz. Babamızı, aynı zamanda hocamızı kaybettik. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Müsterihim. 5-6 yaşımdan beri babamı tanıyorum. 50 yıldır tanıyorum ki köyümüzde, ilçemizde, şehrimizde, Türkiye’de pek çok tanıyan kardeşimiz var. Biz de, onlar da şahitlik ederiz ki biz babamızın bir yanlışlık içinde olduğunu hiç görmedik. Bizim için en büyük kazanç bu. Onun için müsterihim. İkincisi, babam emrolunduğu gibi bir hayat yaşadı. Yine buna sizler de şahitsiniz. Onun için müsterihim. Üçüncüsü de, dün hastalık çekmeden, hiçbir eza cefa çekmeden, Kur'an okuyup, ikindi namazını annemle birlikte kılmış, daha sonra uzanıp ruhunu teslim etti. Eceliyle rahmetli oldu. Onun için müsterihim. Biz ondan razıydık, Allah da kendisinden razı olsun. Peygamber Efendimizin Livaül hamd sancağı altında buluştursun cümlemizi inşallah. Buraya uzaktan, yakından gelen bütün kardeşlerime, bütün dostlarıma, bütün devlet erkanımıza, emniyet güçlerimize, askerimize herkese şükranlarımı sunuyorum. Allah sizlerden razı olsun. Rabbim babamızın ve ahirete intikal eden tüm babalarımızın ruhlarını şad, mekanlarını cennet eylesin. Burası bir Selçuklu köyü, bir medrese köyü. 1200 yılından beri ehli sünnete bağlı, Türklük bilincinde, şuurunda. İslam ahlakı ve fazileti üzerine yaşayan ve yaşatan insanların şehri. Buradan Sivrihisar Medresesi, oradan Fatih Medresesi, dedemiz Ulu Hafız Osman Efendi de 14 yıl Fatih Medresesi'nde müderrislik yapmış birisiydi. Babamız da onun izinden gitti. Allah sırasıyla razı olsun” ifadelerini kullandı. Ali İhsan Destici’nin cenazesi, omuzlarda taşınarak Gecek Mahallesi mezarlığında toprağa verildi.

Destici'den İsveç'teki çirkin saldırıya sert tepki Haber

Destici'den İsveç'teki çirkin saldırıya sert tepki

BBP Genel Başkanı Destici, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Destici, İsveç'te Kur'an-ı Kerim’e karşı yapılan saldırıyı değerlendirerek, “Bir alçak, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde tüm Müslümanların kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim'in sayfalarını parçalayarak yaktı. Eylem sahasında İsveç polisinin güvenlik önlemleri aldığını fakat bu güvenlik önlemlerinin bu alçak eylemi gerçekleştiren haysiyetsizi korumak için olduğunu gördük. Dün benzer bir provokasyon Hollanda'da meydana geldi. İslam karşıtı PEGIDA grubu Hollanda sorumlusu Lahey'de benzer bir soytarılığı gerçekleştirdi. Eylemlere seyirci kaldıkları için İsveç ve Hollanda yönetimlerini kınıyorum. İki ülke yönetimi, Avrupa'da yaşayan milyonlarca Müslüman'ın hedef gösterilmesine izin veriyor. Irkçılık, ayrımcılık ve nefret suçlarının asla demokrasi, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez. Son bir ayda yaşananlar, İsveç Türkiye ve NATO ile ilişkileri bağlamında belirleyici olması gerekiyor. İsveç bu kafayla giderse Türkiye'den ve TBMM'den NATO vizesi alamaz ve almamalı" dedi. HDP’nin kapatılma davası süreciyle ilgili Destici, “Kapatılacağını anlayan HDP, can havliyle Anayasa Mahkemesine bir başvuru yaparak, kapatmayla ilgili kararın görüşülmesinin seçim sonuna bırakılmasını talep etti. Yarın da Anayasa Mahkemesi bunu görüşecek. Aslında Anayasa Mahkemesinin böyle bir talebi gündemine alıp görüşmesi dahi bize göre Anayasa'ya uygun değil. Uluslararası hukuka ve kanunlara göre siyaset, demokrasi ve millet iradesi; suç, şiddet ve terörle kirletilemez. Yanlış ve tuhaf olan HDP'nin kapatılması değil; PKK ve PKK'nın eylemleriyle, cinayetleriyle arasına mesafe koymaya gerek bile duymadığı şartlarda varlığını devam ettirmesi. Sırtlarını PKK/PYD'ye dayadıklarını söylediler. Bebek katili terör örgütü elebaşının, önderleri olduğunu, heykelini diyeceklerini söylediler. Yeter, bu devlet ve millet düşmanlarından biz de bıktık milletimiz de bıktı. Geleceğimizi belirleyecek seçimlerin, Türkiye'ye savaş açan, binlerce şehidimizin, on binlerce masum insanın katili bir terör örgütü tarafından manipüle edilmesine izin verilemez, verilmemeli. Bu yönde hukuk doğrultusunda bir karar çıkacağına inanıyorum. Anayasamız çok açık; hiçbir siyasi parti terör örgütüyle iltisaklı olamaz, terör örgütlerinin savunucusu olamaz. Bunlar her gün Mecliste, her yerde, her ortamda PKK'nın sözcülüğünü ve savunuculuğunu yapıyor. Bununla da kalmayıp bizzat içlerinde geçmişte teröristlik yapanlar var. Bugün de terörle ve teröristle yan yanalar. Bunun için kapatılmaktan başka bir yol yok, bunun dışında çıkacak her karar millet vicdanında karşılık bulmayacak ve kötü örnek olacak" şeklinde konuştu. Seçim tarihine ilişkin konuşan Destici, “Bu tarih güncellemesini, Anayasa'mıza göre 5'te 3 çoğunlukla Meclisimizin yapması halinde memnun olacağımızı ifade ettik. Meclis'teki bütün gruplara çağrımız, bu kararın Meclis tarafından alınması yönünde. Şayet Meclis, Cumhur İttifakı dışında kalan partiler kendi siyasi çıkarlarını öne koyarak bu kararı almazlarsa elbette yine Anayasa'mıza göre Cumhurbaşkanı'mızın Türkiye'yi seçime götürme yetkisi var ve Cumhurbaşkanımız elbette bu yetkisini kullanır. 2023 seçimlerinde aday ve seçim süreciyle ilgili herhangi bir ihtilafımız ya da tereddüdümüz yoktur. Safımız da tarafımız da belli. Adayımız Cumhurbaşkanı'mız, safımız da Cumhur İttifakı'dır. Çalışmalarımızı istişare ve fikir birliğiyle sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.