Hava Durumu

#Mahkeme

Lodoshaber.Com - Mahkeme haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mahkeme haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Mahkeme, Murat Hazinedar'la ilgili kararını verdi Haber

Mahkeme, Murat Hazinedar'la ilgili kararını verdi

Beşiktaş Belediyesine yönelik ‘rüşvet’ ve ‘irtikap’ suçlarına ilişkin 17 sanığın yargılandığı davada mahkeme eski Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar'a tahliye kararı verdi.       Beşiktaş Belediyesi çalışanlarının ‘irtikap' ve ‘rüşvet' suçlarını işlediği iddiasıyla aralarında eski Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar'ın da bulunduğu 17 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 31. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşma 4 gün sürdü. Tutuklu sanık Murat Hazinedar, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmalara bağlandı. Bazı tutuksuz sanıklar ile aralarında Hüseyin Avni Sipahi'ni de bulunduğu bazı tutuklu sanıklar ise taraf avukatlarıyla birlikte duruşma salonunda hazır bulundu.  harcamaların her biri yönetim kurulu üyelerine belgeleriyle onaylatıldı. Onaylanmadık hiçbir şeyi de yapmadım. Belediye başkanları temsili görev yapar. Ortada bir suç yok" şeklinde konuştu.      Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, aralarında Murat Hazinedar ile Hüseyin Avni Sipahi’nin de bulunduğu tutuklu sanıkların tutuklu kaldıkları süre, mevcut delil durumu ve suçun vasıf ile mahiyeti de dikkate alınarak tahliye edilmelerini talep etti.      Ara kararını açıklayan mahkeme, sanıklar Murat Hazinedar, Çetin Kırışgil ve Hüseyin Avni Sipahi’nin yurt dışına çıkış yasağı şeklindeki adli kontrol şartıyla tahliyelerine karar vererek duruşmayı erteledi.      "Bugün hukuk konuştu"    Duruşmanın ardından sanık Hazinedar’ın eşi Özlem Hazinedar ve oğlu Yaşatan Hazinedar, birbirlerine sarıldı. Daha sonra Özlem Hazinedar basın mensuplarına, "Bugün gerçekten uzun zamandır büyük bir mağduriyet yaşarken aldığımız tahliye kararıyla büyük bir sevince ulaşmış durumdayız. Aslında söyleyebilecek çok şey var ama bugün hukuk konuştu. Herkese ve her şeye rağmen iyi ki adalet var, iyi ki bu kürsülerde değerli hakimler var. Hala var bu, çok şükür’’ ifadelerini kullandı.      İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şüpheli Murat Hazinedar'ın "irtikap suçuna teşebbüs etmek", "irtikap", "rüşvet" ve "görevi kötüye kullanmak" suçlarından toplamda 70 yıl 6 aydan 154 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şüpheli Hüseyin Avni Sipahi'nin aynı suçlardan 43,5 yıldan 96 yıla kadar, şüpheli Rifat Örnek'in 29 yıldan 62 yıla kadar, Çetin Kırışgil'in 10 yıldan 20 yıla kadar, diğer sanıkların ise 4 yıl ile 37 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Grammy ödüllü müzisyen Ed Sheeran mahkemede şarkı söyledi! Haber

Grammy ödüllü müzisyen Ed Sheeran mahkemede şarkı söyledi!

Müzik listelerinde uzun süre zirveden düşmeyen “Shape of You” şarkısını kopyaladığı iddia edilen ve açılan telif davasını kazanan İngiliz şarkıcı Ed Sheeran, bir başka çalıntı söylentisiyle gündemde. 2014 yılında büyük bir başarı yakalayan “Thinking Out Loud” şarkısının Martin Gaye’in 1973 tarihli “Let’s Get In On” şarkısından kopyaladığı öne sürülen İngiliz şarkıcı, mahkemeye çıktı. 100 milyon dolarlık telif davası ile karşı karşıya olan Sheeran’in, Gaye’in şarkısını kopyaladığı belirtildi.  Şarkının kendisine ait olduğunu iddia eden Sheeran, dün mahkemeye gitarıyla katıldı. Tartışma konusu olan "Thinking Out Loud" şarkısını mahkemede canlı bir şekilde seslendiren ve şarkıyı nasıl yaptığını adım adım anlatan Sheeran, "çalıntı şarkı" suçlamasını reddetti. Sheeran "Hayatımdaki birçok şeyden ve ailemden sürekli ilham alıyorum" ifadelerini kullanırken şarkıyı 2014 yılında arkadaşı Amy Wadge ile yazdığını söyledi. New York'taki mahkemeye katılan şarkıcı, "Şarkı sözleri bana ait. Onları nasıl yazdığıma dair bilgi verebilirim" ifadelerini kullandı. Sheeran "Eğer beni suçladığınız şeyi yapmış olsaydım, 20 bin insanın önünde bu şarkıyı söyleyecek kadar akılsız olurdum" dedi. 32 yaşındaki şarkıcının X adlı albümünden çıkan “Thinking Out Loud” Grammy Ödülleri’nde Yılın Şarkısı ve En İyi Pop Şarkı Performansı ödüllerini kazandı.

Bursa'da annesini boğan sanık mahkemede susma hakkını kullandı Haber

Bursa'da annesini boğan sanık mahkemede susma hakkını kullandı

Olay, geçen yıl haziran ayında Nilüfer ilçesi Konak Mahallesi'nde meydana geldi. Yıldız Yazıcı ve oğlu Halil İbrahim Yazıcı'nın yaşadığı daireden gelen gürültüyü duyan komşuları polise haber verdi. İhbar üzerine adrese gelen polis ve sağlık ekipleri, boynunda ip olan Yıldız Yazıcı'yı dairenin girişinde yerde hareketsiz yatarken buldu. Sağlık ekibinin yaptığı kontrolde Yıldız Yazıcı'nın hayatını kaybettiği belirlendi. Olayın ardından polis tarafından gözaltına alınan Halil İbrahim Yazıcı, "Annemle anlaşamıyorduk. Ben, Samsun'a taşınmak istiyordum. O ise bu teklifime karşı çıkıyordu. Bu yüzden tartıştık. Elime geçirdiğim iple kendisini boğdum" dedi. Mahkemeye çıkarılan Yazıcı, tutuklandı. Halil İbrahim Yazıcı'nın 2 yıl önce temmuz ayında, balkondan tüfekle ateş açıp kahvehane önünde çay içen Aydın Yıldız'ı (47) sırtından vurduğu ortaya çıktı, bu suçtan tutuksuz yargılandığı belirtildi. Halil İbrahim Yazıcı hakkında annesini öldürdüğü gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Bursa 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya tutuklu sanık Halil İbrahim Yazıcı ve avukatıyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı katıldı. Sanığın babası ve kardeşleri de duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşmada söz verilen sanık Halil İbrahim Yazıcı, susma hakkını kullanacağını ifade etti. Sanığın babası Adem Yazıcı ve ağabeyi Anıl Yazıcı ise şikayetçi olmadıklarını dile getirdi. 'UYUŞTURUCU YÜZÜNDEN ANNEMİ ÖLDÜRDÜ' Sanığın diğer ağabeyi Recep Yazıcı ise kardeşinden şikayetçi olduğunu belirterek, olayın, kardeşinin uyuşturucu bağımlılığı yüzünden gerçekleştiğini anlattı. Kardeşinin madde bağımlılığın son zamanlarda arttığını aktaran Recep Yazıcı, "Birine zarar verebileceği gerekçesiyle defalarca karakola gidip şikayet ettim. En son 27 Mayıs gecesi şikayette bulundum. Aradan 1-2 hafta geçmeden olay gerçekleşti. Olaydan bir gün önce balkonda hayaller görüyordu. Sabahında anneme dikkat etmesi için mesaj atmıştım" diye konuştu. AKIL SAĞLIĞI RAPORU İSTENDİ Davaya katılma talebi mahkemece kabul edilen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ise sanığın üst sınırdan cezalandırılmasını istedi. Mahkeme heyeti, sanığa 'akıl hastalığı' yönünden rapor alınması için belirlenen randevu tarihinin beklenmesine ve tutukluğunun devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

Yine İsveç, yine gerilim... Polis yasakladı, mahkeme iptal etti! Haber

Yine İsveç, yine gerilim... Polis yasakladı, mahkeme iptal etti!

Aşırı sağcı Stram Kurs partisi lideri Rasmus Paludan'ın 21 Ocak'ta Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde kutsal kitabımız Kur'an-Kerim'i yakarak gerçekleştirdiği çirkin eylem Türkiye ve İsveç arasında tansiyonu yükseltmişti. Türkiye, İsveç'te Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan çirkin saldırılar ve Paludan'ın skandal eylemi sonrası NATO müzakerelerini bir süre askıya almış, daha sonra görüşmelerin 20 Şubat’ta yeniden başlayacağı duyurulmuştu. İSVEÇ MAHKEMESİNDEN SKANDAL KARAR NATO üyeliği için Ankara’nın onayını bekleyen Stockholm yönetimi, Türkiye-İsveç-Finlandiya arasında imzalanan 3'lü mutabakatta yer alan taahhütleri yerine getirdiğini ve Türkiye'nin güvenlik endişelerine yönelik adımlar attığını iddia etse İsveç İdari Mahkemesi bugün bir skandal karara daha imza attı. KUR'AN-I KERİM YAKILMASINI YASAKLAYAN KARAR İPTAL EDİLDİ İsveç polisi geçtiğimiz ay, İslam aleyhindeki eylemlerin ülkenin uluslararası çıkarlarına zarar verebileceği ve güvenlik endişesi oluşturabileceği gerekçesiyle 'Kur'an-ı Kerim yakma' eylemlerinin yasaklanmasına karar vermişti. İsveç İdari Mahkemesi bugün polisin Kur'an-ı Kerim yakma eylemini yasaklayan kararını iptal etti. Mahkeme 'güvenlik riski endişelerinin' gösteri yapma hakkını sınırlamak için yeterli olmadığını belirtti. Yargıç Eva-Lotta Hedin, Stockholm'deki Türk ve Irak büyükelçilikleri önünde planlanan protestolara atıfta bulunarak "Polisin kararına yeterli destek sağlanamadı" dedi. 5 KİŞİ TUTUKLANDI Öte yandan İsveç İç Güvenlik Teşkilatı (Säpo) bu sabah 'terör eylemi' planladığından şüphelenilen 5 kişinin tutuklandığını duyurdu. Tutuklanan kişilerin Ocak ayında İsveç büyükelçiliği önünde gerçekleştirilen Kur'an-ı Kerim yakma eylemi ile bağlantılı olduğu belirtildi. Säpo terörle mücadele birimi başkan yardımcısı Susanna Trehorning, "Mevcut dava, İsveç Güvenlik Servisi'nin Paludan'ın Kur'an-ı Kerim yakma olayıyla bağlantılı olarak üzerinde çalıştığı birkaç vakadan biri" ifadelerini kullandı.

ABD tarihinde bir ilk: Trump mahkemeye çıkıyor! Haber

ABD tarihinde bir ilk: Trump mahkemeye çıkıyor!

Eski ABD Başkanı Donald Trump hakkında yürütülen "sus payı" ödemesi soruşturması kapsamında New York Büyük Jürisi oylama yaptı. Jüri, eski başkana yöneltilen suçlamaları kabul etti.  Hakkında iddianame hazırlanan Trump'ın 4 Nisan'da mahkemeye çıkması bekleniyor. CNN'e konuşan dava hakkında bilgisi olan iki kaynağa göre, Trump'ın salı yerel saat ile 14.15 sularında Manhattan ceza mahkemesine çıkması bekleniyor. Salı öğleden sonra adliye binasında yaya trafiğini azaltarak güvenliği sağlamak için tüm diğer konuların ertelenmesinin planlandığı, Trump'ın mahkemeye çıkacağı süre boyunca diğer tüm dava faaliyetlerinin durdurulacağı bilgisi paylaşıldı. Associated Press (AP) de Trump'ın bugün gelmesinin istendiğini ancak avukatlarının eski başkanın güvenliğinden sorumlu Gizli Servisin güvenlik hazırlıkları yaparken ek zamana ihtiyacı olduğunu söylediğini yazdı. Trump hakkındaki iddianamede, porno yıldızı Stormy Daniels’e “sus payı” ödeme dahil seçim kampanyası ve iş kayıtlarında ihlal eylemlerini içeren 30'dan fazla suçlama bulunduğu belirtiliyor. Suçlama dosyasının şu an mühürlü olması nedeniyle, açılması için mahkeme kararı gerektiği ve salı yapılacak ilk duruşmaya kadar iddianamenin kopyasının Trump’ın hukuk ekibi ile paylaşılmasının beklenmediği ifade ediliyor. "TRUMP MALİKANESİNDE SAKLANAMAYACAK" Bu sabah NBC’ye konuşan Trump’ın avukatı Joe Tacopina, eski başkanın hakkındaki iddianame üzerine savcılıkla suçlu olduğuna dair herhangi bir pazarlık yapmayacağını, iddianameye karşı “önemli yasal itirazlar” sunmayı planladığını söyledi. Tacopina, eski başkana salı “kelepçe vurulmayacağını” belirterek, Trump’ın “kesinlikle” gönüllü olarak Manhattan’daki kolluk kuvvetlerine teslim olacağını kaydetti ve “Mar-a-Lago’daki malikanesinde saklanamayacak.” ifadesini kullandı. CNN’e açıklama yapan Trump’ın diğer avukatı Jim Trusty de Trump’ın hukuk ekibinin, hakkındaki suçlamalarla ilgili duruşma potansiyel olarak başlamadan önce iddianameyi reddetmek için karşı bir başvuru yapacakları bilgisini paylaştı. Trusty, iddianame kendilerine ulaşmadığı ve henüz bir dava numarası olmadığı için karşı başvuruyu ne zaman yapabilecekleri konusunda "kesin zamanı" bilmediğini ancak "yakında" olacağını belirtti. NEW YORK'TA OLAĞANÜSTÜ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ Diğer taraftan, büyük jurinin Trump’ı suçlanmasıyla birlikte, mahkeme binası ve Trump Tower civarı başta olmak üzere New York şehrinde de güvenlik önlemleri olağanüstü şekilde artırıldı. New York Polis Departmanında (NYPD) bütün memurlar, rütbesine bakılmaksızın bugünden itibaren göreve çağırılırken, şimdilik şehirde kaydadeğer herhangi bir güvenlik tehdidi bulunmadığı ifade edildi. New York Belediye Başkanı Eric Adams’ın basın sözcüsü Fabien Levy, üst düzey yöneticilerin şehrin güvenliği için birbiri ile sürekli iletişim halinde olduğunu belirterek, “Başkan emniyet yetkilileri ile irtibat halinde ve NYPD, sahada meydana gelen olaylara yanıt vermeye, New Yorkluları güvende tutmaya her zaman hazır.” ifadelerini kullandı. Trump'ın güvenliğinden sorumlu Gizli Servis üyelerinin, bugün NYPD, bölge savcılığı ve mahkeme yetkilileri ile bir araya gelerek 4 Nisan’daki tarihi duruşmanın lojistiğini gözden geçireceği belirtildi. Görüşmelerde, konvoyunun gelişinden başlayarak Trump'ın gözaltına alınma sürecinde neler yapacağı, parmak izinin nasıl alınacağı, sabıka fotoğrafı çekimi ve ardından mahkemeye çıkarılması gibi süreçleri detayları ile değerlendirecekleri ifade edildi. Trump, Amerikan tarihinde kendisine yöneltilen bir suçlama nedeniyle hakim karşısına çıkacak ilk eski başkan olacak. ABD'de 2024 başkanlık seçimlerine aday olan Trump, 18 Mart'ta Manhattan Bölge Savcısı'nın soruşturmasıyla ilgili tutuklanmasını beklediğini duyurmuş ve bu nedenle protesto çağrısında bulunmuştu. Trump, dün jürinin hakkında verdiği suçlanma kararını "siyasi" olarak nitelemiş ve bunun "seçimlere müdahale" olduğunu savunmuştu. Porno yıldızı Stormy Daniels’ "SUS PAYI ÖDEMESİ" Yetişkin filmleri yıldızı Stormy Daniels, Trump ile cinsel ilişkiye girdiği iddiası konusunda sessiz kalması için 2016 yılında 130 bin dolar ödeme karşılığında bir anlaşmaya imza attığını ancak Trump tarafından imzalanmadığı için bunun geçersiz olduğunu savunmuştu. Trump, Daniels'in iddialarını yalanlarken, Trump'ın 2016'daki seçim kampanyasından önce avukatlığını yapan Michael Cohen, Daniels'a Trump adına kendi hesabından 130 bin dolar ödeme yaptığını doğrulamıştı. Cohen, Trump şirketleri tarafından daha sonra kendisine ikramiyelerle yaklaşık 420 bin dolar geri ödeme yapıldığını iddia etmişti. Trump'ın seçim kampanyasına yönelik yürütülen soruşturmada "yalan söyleme" ve "vergi kaçırma" suçlamalarıyla Aralık 2018'de gözaltına alınan Cohen, mahkemede 3 yıl hapis cezasına çarptırılarak Mayıs 2019'da cezasını çekmek üzere Otisville'deki federal hapishaneye gönderilmişti. O yıllarda federal savcılar Trump'a yönelik herhangi bir inceleme başlatılmasına gerek duymazken, Manhattan Bölge Savcılığı "sus payı" ödemesi olarak bilinen soruşturmayı başlatmıştı. Savcılığın, söz konusu ödemenin seçim kampanyası çerçevesinde yasal durumu ve ödeminin şirket kayıtlarına nasıl yansıtıldığı üzerinde inceleme yaptığı ifade edilmişti.

Büyükada davasında mahkeme bozma kararına uydu Haber

Büyükada davasında mahkeme bozma kararına uydu

Kamuoyunda ‘Büyükada’ davası olarak bilinen ve haklarında verilen kararın bozulmasıyla yeniden yargılanan 4 sanığın davasında mahkeme, bozma kararına uyarak dosyanın mütalaasının hazırlanması için savcılığa gönderilmesine hükmetti.      Büyükada'da 5 Temmuz 2017 tarihinde yapılan toplantıya ilişkin davada haklarında hapis cezası verilen sanıklar Taner Kılıç, İdil Eser, Özlem Dalkıran ve Günal Kurşun’un Yargıtay’ın bozma kararının ardından yeniden yargılanmasına devam edildi. İstanbul 35.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, tutuksuz sanıklar Taner Kılıç ile Günal Kurşun, sanık avukatlarıyla birlikte hazır bulundu. Duruşmada sanıkların savunmaları alındı.     Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, Yargıtay’ın bozma kararına uyulmasını, varsa eksik hususların giderilmesini, yoksa esas hakkındaki mütalaanın açıklanması için dosyanın Savcılığa gönderilmesini talep etti.      Bozma kararına uyuldu    Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Yargıtay’ın bozma ilamına uyulmasına, sanık Taner Kılıç’ın ‘yurt dışına çıkış yasağı’ şeklindeki adli kontrol tedbirinin devamına karar verdi. Bylock kullanılıp kullanılmadığının tespitine ilişkin bilirkişi raporu da alınmasına hükmeden heyet, raporun celse arası gelmesiyle dosyanın esasa ilişkin mütalaasının hazırlanması için Savcılığa gönderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.      Olayın geçmişi    Büyükada'da 5 Temmuz 2017 tarihinde yapılan toplantıya ilişkin Ali Ghravi, Günal Kurşun, İdil Eser, İlknur Üstün, Nalan Erkem, Nejat Taştan, Özlem Dalkıran, Peter Frank Steudtner ile Uluslararası Af Örgütü Onursal Başkanı ve eski Direktörü Taner Kılıç, Muhammet Şeyhmus Özbekli ve Veli Acu'na dava açılmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Taner Kılıç hakkında, ‘silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenirken, diğer sanıklar için ise ‘silahlı terör örgütüne yardım etme' suçundan 7,5 ile 15'er yıl arasında hapis cezası talep edilmişti.    3 Temmuz 2020’de kararını açıklayan mahkeme, sanık Taner Kılıç'ı ‘silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Sanıklar Günal Kurşun, İdil Eser ve Özlem Dalkıran'ın ‘silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan 5 yıl hapse çarptıran mahkeme, sanıkların eylemlerinin ‘silahlı terör örgütüne yardım etme' suçu olarak kabul edildiğini belirterek, 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmasına hükmetmişti. Mahkeme heyeti ayrıca, sanıklar Ali Ghravi, Nejat Taştan, Veli Acu, İlknur Üstün, Nalan Erkem, Peter Frank Steudtner ve Muhammed Şeyhmus Özbekli'nin ‘silahlı terör örgütüne yardım etme' suçunu işlediklerinin sabit olmadığı gerekçesiyle beraatlerine hükmetmişti.    Daha sonra 4 sanığa verilen karar, yapılan itiraz sonucu Yargıtay tarafından bozulmuştu. Söz konusu bozma ilamında ise sanık Taner Kılıç hakkında eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulduğu, diğer sanıklar İdil Eser ve Özlem Dalkıran'ın PKK/KCK ve DHKP/C silahlı terör örgütlerine, sanık Günal Kurşun'un ise FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım ettiklerine dair dosyada her türlü şüpheden uzak kesin delil bulunmadığı ve atılı suçtan beraatlerine karar verilmesi gerektiği kaydedilmişti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.