Hava Durumu

#Konteyner

Lodoshaber.Com - Konteyner haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Konteyner haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Malatya'da deprem sonrası prefabrik evlere ilgi arttı Haber

Malatya'da deprem sonrası prefabrik evlere ilgi arttı

Kahramanmaraş merkezli depremlerin vurduğu ve ağır yıkımların olduğu illerden olan Malatya'da depremden sonra konteyner evlere ilgi arttı. Malatya'da konteyner ev ve prefabrik yapı üreticileri ise talep yoğunluğu nedeniyle ham madde sağlamadaki sorunlar, malzeme ücretlerindeki artış ve işçilik maliyetleri nedeniyle konteyner fiyatlarının deprem öncesine göre arttığını ve siparişlere yetişmekte güçlük çektiklerini söyledi.    Konteyner ev ve prefabrik yapı üreticisi Mustafa Doğru, konteyner yapımının deprem öncesine göre on kat arttığını belirterek, siparişlere yetişmekte güçlük çektiklerini söyledi. Doğru, “Konteyner yoğunluğumuz eskiye oranla on katı arttı. Malzemede de yüzde 400 oranında şuanda artış var. 21 metrekare olan bir konteyner depremden önce yaklaşık 25 bin lirayken şuanda yaklaşık 90 bin TL civarında o da malzemeye yoğun talep olduğundan dolayı. Şuanda konteyner kente gitmek istemeyen vatandaşlar da kendilerine gelip buradan konteyner alıyorlar” dedi.    Doğru, “ Metrekaresi 4 bin TL civarında. Konteynerlerimiz izolasyonlu malzeme kullandığımızdan dolayı yazın serin tutar sıcağı keser, kışın da soğuğu keser. Şuanda Malatya'ya üretim oluyor. Dışarda da talep olursa satış yaparız. Taleplere yetişmede sıkıntı oluyor ama yine de yetiştirmeye çalışıyoruz. Bir tanesinin yapılışı 2 günde bitiyor” ifadelerine yer verdi.    Konteyner ev ve prefabrik üreticisi Özkan Özdemir de malzeme tedarikinde sıkıntı çekildiğini ifade ederek, “ Konteyner fiyatları depremden ilk bir hafta 10 gün güzeldi hiçbir değişiklik yoktu. Sonrasında fiyatlarda patladı. Depremin ilk 10 gününe kadar metrekaresi 280 lira olan ürün şuanda 400 lira, 280 liraya malzeme varken 400 liraya malzeme yok. Sıkıntılı bir süreç bu süreçte çok uzun sürecek” şeklinde konuştu.        “Depremden dolayı personellerimiz il dışında olduğu için yüzde 40 kapasite ile çalışabiliyoruz”    Depremden sonra prefabrik konteyner imalatındaki taleplere patlama yaşadıklarını belirten üretici Zafer İnce, “Yaklaşık 10 senedir bu sektördeyim. Prefabrik konteyner imalatı yapıyorum. Depremden öncede işlerimiz iyiydi ama depremden sonrada işlerimizde acayip bir şekilde artış var. Şuanda yetiştiremiyoruz. Vatandaş biran önce başını sokacak bir yer arıyor. Ama hava şartları buna el vermiyor. Yağmurdan dolayı işler yetişmiyor. Bir de personel sıkıntımız var. Personellerimizde şuanda il dışında olduğu için kapasitemizin yüzde 40 ile anca çalışabiliyoruz. Yine de kaldığımız yerden faaliyetlerimize devam ediyoruz” dedi.        “İyi bir konteynerin yaklaşık 50 senelik ömrü var”    Depremden sonra daha önce konteyner işiyle uğraşmayan birçok kişinin sektörde atıldığını ve yapılan konteynerlerin kaliteli olmadığına da dikkat çeken İnce, “ Şuanda iyi bir konteynerin yaklaşık 50 senelik ömrü var. Ama bizim bu sektöre yıllarımızı vermemize rağmen Malatya'da kaldırım üstlerinde herkes konteynerce oldu. Bundan önce Malatya'da konteynercı çok fazla yoktu.  Şimdi insanlar konteyner yapıyor tabanlarında sunta, çatısız konteyner, içinde soba yakamıyor, elektrik tesisatı yok” ifadelerini kullandı.    Konteyner alınırken dikkat edilecek hususlara da değinen İnce, “ Vatandaş konteyner alırken, aldığı firmaların bu işte tecrübesine bakacaklar. Tecrübesi var mı yok mu? Ama hiçbir tecrübesi olmayan firmalar şuanda parayı görüp konteynerci oldular. Bundan 5-6 ay sonra Malatya'da bir konteyner çöplüğü olacak” diye konuştu.

Hatay'da depremzedeler konteyner kentlere yerleşiyor Haber

Hatay'da depremzedeler konteyner kentlere yerleşiyor

Kahramanmaraş merkezli depremlerin büyük yıkıma neden olduğu Hatay’da, depremzedeler ilk konteynerlere yerleşmeye başladı. Ev ortamına kavuşan afetzedeler ve çocuklarının yüzlerinin güldüğü görüldü.    Hatay Büyükdalyan’da İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından daha önce kurulumu yapılan konteyner kente depremzedeler yerleştirilmeye başlandı. Etap etap 918 konteynere yaklaşık 4 bine yakın depremzede taşınacak. Konteyner kentte okul öncesi eğitimin yanı sıra depremzede çocuklar için çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Cami ve marketin de yer aldığı konteyner kentte depremzede vatandaşların yemek ihtiyacı da 3 öğün karşılanıyor. Mahalle ortamının oluştuğu kentte, kadınların konteynerlerin önünde oturup sohbet ettikleri misafirlerine kahve ikram ettikleri görüldü.      "Sıcak suyu bile var"    Kuzeytepe Mahallesi’nde 3 katlı evinin yıkılmasıyla eşini ve çocuklarını kaybeden Mehmet Öztürk, "Büyük bir felaket yaşadık. Gece çalıştığım için ben ayaktaydım ama ailemi kaybettim. Eşim, kızım ve oğlumu kaybettim. Torunlarımı kurtardım. Kısa süre önce konteynere yerleştik, alışmaya çalışıyoruz. Şu an iyiyiz. Konteynerde mutfağı, odası, tuvaleti banyosu sıcak suyu var. O nedenle rahatız. Genel ihtiyaçlarımızı karşılayabiliyoruz. Yiyecek giyecek her türlü ihtiyacımız karşılanıyor. Bu süreci böyle atlatacağız" dedi.      "İnsana bir konteyner de yetiyormuş"    Narlıca Mahallesi’nde depreme yakalandıklarını anlatan Şekip Yiğit ise, "Panikle heyecanla çocuğumu tuttum hemen eşimle dışarı çıktık. Hayal gibi geliyor ama çok etkilendik. 10 gün çadırda yaşadık. Şu an çadır sıkıntısı da yok. Şansımıza konteyner de çıktı. Konteyner güzel hiçbir eksiğimiz yok. Beyaz eşyası dahil her şey içinde var. Çocuklarımız için etkinlik alanı var. Güvenli bir yer, aile ortamı güzel oldu. İnsana bir konteyner de yetiyormuş. Devletimizi Allah’ımız başımızdan eksik etmesin" dedi.      "Huzurluyuz, mutluyuz"    Ev ortamına kavuşan Fadime Yiğit de depremden çok korktuklarını ve günlerdir uyuyamadıklarını söyledi.    Her dakika deprem olacakmış gibi bir hissin içinde olduklarını anlatan Yiğit, "Çok şükür çadırın ardından konteynere geçtik. Şu an çok mutluyuz, huzurluyuz. Üç öğün yemeğimiz çıkıyor. Kadınlar Günümüz dahi kutlandı. Konteynerde beyaz eşyamız, halımız var. Mutfak dolabımız, sıcak suyumuz, buzdolabımıza kadar her şeyi düşünmüşler. Bizi düşünen herkese teşekkür ediyoruz" diye konuştu.

Bakan Çavuşoğlu: Türkiye'ye 15 bin 725 konteyner geliyor! Haber

Bakan Çavuşoğlu: Türkiye'ye 15 bin 725 konteyner geliyor!

Adıyaman'da incelemelerde bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin dünyada yaşanan bir afette yardıma ilk koşan ülke olması dolayısıyla 11 ili etkileyen deprem felaketinde herkesin Türkiye'ye yardım etmek için koştuğunu söyledi. Çavuşoğlu, "90 ülkeden 11 bin 500'e yakın arama kurtarma ekibi geldi" dedi.      Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen asrın felaketinde yaralar sarılıyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Adıyaman'ın Gölbaşı ilçesindeki kurulma çalışmaları devam eden konteyner kentte incelemelerde bulundu. Bin 400 kişilik konteyner kentteki incelemelerin ardından açıklamalarda bulunan Bakan Çavuşoğlu, "Depremle ilgili faaliyetlerin koordinasyonuna katkı yapmaya çalışıyoruz. Biliyorsunuz yurt dışından gelen yardımlar var, ziyaretler var. Ayni yardımlardan tutun da konteyner gibi Türkiye'ye maddi yardım yapmak için girişimler var. Bunların koordinasyonunu yaparken fırsat buldukça fedakarca çalışan bakanlarımıza, valilerimize, belediye başkanlarımıza, AFAD'a, Kızılay'a destek olmak için bölgeye geliyoruz. Bugün Gaziantep'e indikten sonra Kahramanmaraş'ın Türkoğlu ilçesine gittik. Koordinatör valimizin kontrolünde tüm çalışmalarını nizam içinde yapıldığını gördük. Aynı şekilde Kahramanmaraş merkezde çadır kentleri dolaştık. Kırgızistan ve Kazakistan'dan kurulan çadır kentleri ziyaret ettik. Halen daha kardeşlerimiz oradalar. Diğer taraftan Türkoğlu'nda İngilizlerin bizim ilçe sağlık müdürlüğümüzle birlikte hastanemizle görevli arkadaşlarımızla birlikte kurdukları sahra hastanesini ziyaret ettik. İngiltere'den gelen uzman, askeri hekimlere de teşekkür ettik. Daha sonra Pazarcık'a gittik. Şimdi de Adıyaman Gölbaşı'ndayız. Geçenlerde yine Gaziantep'ten yola çıkan bazı köy ve kasabalarımızı ziyaret ettik. Besni'ye aynı şekilde gitmiştik. Adıyaman merkezde çalışmaları yürütmüştük. Cumhurbaşkanımız da birinci turu tamamladı. İkinci tura başladı. Yarın da yine Cumhurbaşkanımız deprem bölgelerinde ziyaretlerine devam edecek. Vatandaşlarımızla beraber oluyoruz, dertlerini dinliyoruz. Varsa eksiklik onları gidermek için arkadaşlarımızla birlikte çalışıyoruz. Gerçekten gittiğimiz yerlerde çadır kentlere ilaveten konteyner kentlerin kurulduğunu görüyoruz" dedi.    İlk etapta 1400 kişilik olacak    Gölbaşı'nda da 1500 konteynerin kurulacağı merkezde de belli bir nizam içerisinde adeta bir yaşam alanı oluşturulduğunu söyleyen Bakan Çavuşoğlu, konteyner kentlerde sadece konteynerler değil ağaçlandırma çalışmalarının da devam etiğini kaydetti. Bakan Çavuşoğlu, " Sosyal donatı alanları da planlanmış. Mescidi, çocuklar için oyun alanı, eğitim alanı, çok şükür okullarımızda çok fazla hasar yok. Bazı okullarda hasar var ama genel anlamda söylüyoruz. Sosyal donatı alanları, sosyal marketler. Esenler Belediye Başkanımız Tevfik beye de teşekkür etmek istiyorum. Farklı illerden koordinatör valilerimiz buradalar. Bu konteyner kentlerde ve çadır kentlerinde aşhanelerin kurulduğunu ve işlediğini görüyoruz. Özellikle çocuklarımız için psikososyal alanlar kuruluyor. Sahra hastanelerimiz vatandaşlarımız için yerinde hizmet veriyor. Biraz önce Pazarcık ilçesinde bazı çocuklarımızı kontrol ettikten sonra hastaneye ilave tetkikler için gönderdiler. İlk müdahaleler buralarda yapılıyor. Sosyal marketlerde tüm ihtiyaçların karşılandığını görüyoruz. Gıdaya ilaveten giyecek ve diğer ihtiyaçlardan bahsediyoruz. Esenler Belediyemizin kurduğu sosyal market gerçekten örnek nitelikte. Vatandaşlarımız ne istiyorsa burada bulabiliyorlar.  Gölbaşı'nda kırsal kesimde de 1400 konteyner talebini ilk etapta karşılıyoruz. İlave talepleri de karşılayacağız. Vatandaşlarımızı çadır kentlerden konteyner kentlere taşıyoruz. Cumhurbaşkanımız 'Milletimize sözümüz var. Bir yıl içerisinde vatandaşlarımıza kalıcı konutları yapıp teslim edeceğiz' dediler. Ama o bir yıl içerisinde kalıcı konutlar yapılıncaya kadar vatandaşlarımızın yaşadığı yerlerde bu şartları geliştirmek de bizim görevimiz. O yüzden çadır kentlerden konteyner kentlere taşıyoruz" dedi.    "20 sahra hastanesi bölgede aktif"    Uluslararası yardımlara ilişkin açıklamalarda da bulunan Bakan Çavuşoğlu, "Diğer taraftan vatandaşlarımızın elbette burası tarım bölgesi, deprem bölgesinin geneline baktığımızda bu var. Tarım alanlarının hasarının tespiti devam ediyor. Aynı şekilde telef olan büyükbaş küçükbaş hayvanlarımız var. Onların tespitleri yapılıyor. Vatandaşlarımıza yine bu anlamda ayni yardım, yem desteği veriliyor. Arazilerdeki tespitler yapılıyor. Tüm bölgelerde binaların tespitleri hummalı bir şekilde yapılıyor. Vatandaşlarımız itiraz ederse o da kayda geçiriliyor ve tekrar inceleme yapılıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımıza, gönüllülerimize, mimarlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Etüt çalışmaları yeni konutların yapılacağı yerlerde hızlı bir şekilde yapılıyor" diye konuştu.   90 ülkeden 11 bin 500'e yakın arama kurtarma ekibi geldi    Yurt dışından gelen destekleli ilgili de detaylı bilgi veren Bakan Çavuşoğlu, "Yurt dışından gelen desteğin koordinasyonunu yapıyoruz. Deprem bölgesindeki şehirlerimize bu koordinasyonunu sahada da yapmak için büyükelçi ve diplomatlarımızı da görevlendirdik. Adana'ya iki havaalanı olduğu için dört arkadaşımızı, diğer şehirlere ikişer büyükelçimizi görevlendirdik. Sahadalar. Diğer kurumlardan arkadaşlarımızla koordinasyonlu şekilde çalışıyorlar. 90 ülkeden 11 bin 500'e yakın arama kurtarma ekibi gelmişti. Bu sabah 4 ülke kaldı demiştim. Gürcistan ve Özbekistan arama kurtarma çalışmalarını tamamlayarak döndüler. Can Azerbaycan ve Filipinliler yaklaşık 700 kişi. Şu anda yine bazı yerlerde vatandaşlarımızdan ihbarlar geliyor. Henüz daha ulaşamadığımız vatandaşlarımızın yakınları var. Antakya'da görev yapan büyükelçimiz   Devrim Öztürk dahil ulaşamadığımız kimseler var. Arama kurtarma ekiplerimiz sahada ama yurt dışından da iki ekip şu anda sahada. 27 ülkeden 30 sahra hastanesi gelmişti. Bunlardan bazıları bu arama kurtarma ekipleri ile ekip halinde geldi. Bunların şu anda 10 tanesi döndü ama 20 tanesi aktif. Fransızların sahra hastanesi olduğunu görüyoruz. Yurt dışından konteynerle beraber kırsal kesimde çadır talepleri de devam ediliyor. Çadır ihtiyacının karşılanması için yurt dışından çadırların gelmesi konusunda çalışıyoruz.  Kargo uçaklarının ayarlanması ile 125 binden fazla çadır gelmiş durumda. 42 bin civarında çadırın Türkiye'ye intikali için planlamalar yapıldı. Konteyner için yurt dışından da bulabildiğimiz konteynerleri getiriyoruz. Katar'dan da 10 bin civarında konteyner gelecek. Gemilerle yola çıkmaya başladı. Süveyş Kanalı'na gemiler ulaştı. Birkaç gün içerisinde gemiler İskenderun limanına gelmiş olacak. 15 bin 725 civarında konteynerin Türkiye'ye gelmesi için planlamaları yaptık" dedi.    "NATO'dan 4 bin kişilik yaşam alanı desteği"    NATO'nun ilk etapta 4 bin kişilik yaşam merkezi projesini de hatırlatan Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:  "NATO'nun biliyorsunuz Türkiye'ye tüm uluslararası kuruluşların da desteği olduğu gibi NATO'nun ilk etapta 4 bin kişilik yaşam merkezi projesi vardı. İlk etap malzemeler İskenderun'a geldi. 2 bin 400 kişilik Antakya'da merkez kurulacak bin 600 kişilik İskenderun'da kurulacak. Bu anlamda NATO'un ilave malzemeleri İtalya'dan yarın ve salı günü yola çıkmış olacak. Ayrıca dün NATO ikinci bir dört bin kişilik bir yaşam alanı daha kurabileceklerini söylediler ve sessizliğe bıraktılar yan herhangi bir üyeden itiraz olmazsa da ikinci bir dört bin kişilik yaşam alanı da arkadaşlarımızla istişare edeceğiz. Cumhurbaşkanımıza da arz ettik. Bakanlarımızla da istişare ettikten sonra ihtiyaç olan yere bunlar kurulmuş olacak. Dünyadan mali yardım önerileri de geliyor. Ülkelerin resmi taahhütleri var. Diğer taraftan o ülkelerde sivil toplum kuruluşları ve iş dünyasının kampanyayla Türkiye'ye yardım için aktarmak istedikleri kaynakları ilgili AFAD'ın, Kızılay'ın hesap numaralarına yönlendiriyoruz. Önümüzdeki süreçte üç aylık olarak BM'nin acil yardım çağrısı çerçevesinde bu toplanacak miktarın nerelere harcanacağını da ilgili kurumlarımızla koordine ediyoruz. Biliyorsunuz bir de AB Brüksel'de konferans düzenlemek istedi. Biz bu arada da BM Kalkınma Programı ve Dünya Bankası ile önümüzdeki süreçte nerelere ihtiyaç duyulacak bunun raporlamasını da yapıyoruz. Strateji ve Bütçe Başkanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve diğer kurumlarımızla birlikte bu üzün ve orta vadede bu anlamda da atabileceğimiz adımlar. Yurt dışında büyükelçiliklerimizde vatandaşlarımızın ve o ülkelerin vatandaşların talebi doğrultusunda AFAD ve Kızılay hesapları açtık. Burada da birçok ülkeden 40 milyon dolar civarında kaynak. Birinci sırada Japonya var. Hep şunu söylüyorlar 'Bizde deprem oldu siz geldiniz. Bir de İran, Irak savaşında Tahran'dan vatandaşlarımızı siz kurtardınız. Şimdi sıra bizde' diyorlar. Aslında baktığımız zaman tüm dünya niye yardıma koşuyor. İki sebebi var. Birincisi görülmemiş bir afet. İkincisi Türkiye nerede bir afet olduysa ilk koşan ülke olmuştur. Dolayısıyla herkes zor günlerde Türkiye'ye yardım etmek için koşuşturuyor. Amacımız bir an önce yaraların sarılması, ihtiyaçların karşılanması ve deprem bölgelerinin ihya edilmesi. Tüm gönüllerle de teşekkür ediyoruz. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz. Bu dönemde bize her türlü desteği veren arama kurtarmadan tutup da ayni, nakdi yardımlarda uluslararası toplumlara da teşekkür ediyoruz."

Demonte konteynır evler depremzedeler için hazırlanıyor    Haber

Demonte konteynır evler depremzedeler için hazırlanıyor   

Bursa'da Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi (NOSAB) Yönetim Kurulu Başkanı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Yönetim Kurulu Üyesi Erol Gülmez, "İlk etapta 100 adet konteyner hazırladık. Demonte olarak hazırlanan konteynır evler, bir tır ile 25 adet gönderebilecek şekilde özel planlandı. Böylelikle bölgeye daha hızlı ve daha çok miktarda konteynır gönderebilme imkanı yakaladık” dedi.      Cumhuriyet tarihinin en büyük felaketlerinden olan ve toplam 11 ilde 13,5 milyon insanı doğrudan etkileyen Kahramanmaraş depremlerinin ardından depremzedelerin yaralarını sarmak için başta devlet kurumları olmak üzere tüm ülke seferber oldu. Ülke genelinde başlatılan yardım seferberliği ile bölgeye ihtiyaç duyulan malzemeler ulaştırılırken, sanayiciler de bölgede yaşayanlar için harekete geçti. NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı ve OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi Erol Gülmez, bölge sanayicileri olarak depremi haber aldıkları ilk andan itibaren yardım seferberliği başlattıklarını söyledi. İlk etapta gıda, giyim ve hijyen başta olmak üzere bölge halkının acil ihtiyaç duyduğu malzemeleri hızlıca toparlayarak bölgeye ulaştırdıklarını belirten Gülmez, "Maddi manevi bölge halkının her zaman yanında olacağız. Öncelikli olarak çadır, ısınma, gıda, giysi, tuvalet ve hijyen gibi temel insani ihtiyaçlarını karşıladık. Ancak daha da önemlisi kalıcı barınma ve güvenlik ihtiyaçlarının giderilmesidir. Barınma ihtiyacını karşılamak üzere NOSAB olarak ilk etapta 100 adet konteyner hazırladık. Demonte olarak hazırlanan konteynır evler, bir tır ile 25 adet gönderebilecek şekilde özel hazırlandı. Böylelikle bölgeye daha hızlı ve daha çok miktarda konteynır gönderebilme imkanı yakaladık” şeklinde konuştu.     Böylesine büyük bir felaketi yaşamış insanların korkuya kapılmasının ve ilk panikle bölgeyi terk etmeye çalışmasının gayet insani bir refleks olarak görülmesi gerektiğini söyleyen Gülmez, ancak orta ve uzun vadede herkesin bölgeyi terk etmesi halinde bölgenin tıpkı tarihteki Pompei kenti gibi hayalet bir bölgeye dönüşmesi riski olduğunun altını çizdi. Afete maruz kalan 11 ilin 2022 yılında 20,1 milyar dolar gibi bir rakamla ülke ihracatının yaklaşık yüzde 10’unu gerçekleştirdiğini hatırlatan Gülmez, bu şehirlerdeki sanayici meslektaşlarının ve OSB yönetimlerindeki tanıdıklarının bu göç sebebiyle fabrikalarını kapatmak ya da taşımak zorunda kalacaklarını kendilerine ilettiklerini söyledi. Gülmez, OSBÜK Yönetim Kurulu’nda da gündeme gelen bu konu hakkında OSBÜK’ün tersine göçün başlatılması için çalışmalar yapılması gerektiği kararı alındığını hatırlattı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.