Hava Durumu

#Bekir Bozdağ

Lodoshaber.Com - Bekir Bozdağ haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bekir Bozdağ haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bekir Bozdağ: Sorumlular hesap verecek Haber

Bekir Bozdağ: Sorumlular hesap verecek

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Diyarbakır'da deprem soruşturmalarındaki son durumla ilgili açıklamalarda bulundu. "Sorumlular yargı önünde hesap verecektir" diyen Bakan Bozdağ, "Bugüne kadar hakkında işlem yapılan şüpheli sayısı 245, tutuklanan 54, adli kontrol verilen 47, yakalama kararı çıkarılan 7, gözaltı talimatı verilen 45, gözaltında olan kişi sayısı 27. Yurtdışında olduğu tespit edilen şüpheli sayısı 4" şeklinde konuştu İşte Bakan Bozdağ'ın açıklamalarından satır başları: Diyarbakır'da bugüne kadar enkazdan çıkarılan vatandaşlarımızdan 397'si vefat etmiştir. 902 yaralı çıkarılmıştır. 863'ü taburcu edilmiştir. 39 yaralı hastanelerde tedavi görmektedir. Kurduğumuz 9 çadır kentte ve başka kapalı alanlar olmak üzere 200 bin civarında vatandaşımıza barınma ihtiyacı sunduk. 675 konteynerden oluşan konteyner kent kurma çalışmaları yürütüyoruz. Diyarbakırımızda açıkta kalan hiçbir insanımız yoktur. Türkiye'nin her bir ilinde de aynı hassasiyet yürütülmektedir. Bugüne kadar barındırdığımız insanlarımızın günlük yeme içme giyinme ve ihtiyaçlar bizzat karşılanmıştır. İlgili kurumlarımız, büyük bir gayret içerisinde çalışılmaktadır. Diyarbakır merkezdeki konutların önemli bir kısmı hasar tespit çalışmaları tamamlanmıştır. Diğer çalışmalar ise 8 gün içerisinde tamamlanacaktır.  "SORUŞTURMALARLA İLGİLİ ÖZEL BÜROLAR KURULDU" Adli işlemlerin gecikmeksizin yapılması için gönüllü 478 cumhuriyet savcısı görevlendirilmiştir. Kamuoyundaki sadece müteahhitlere dönük Soruşturma yapıldığı iddiaları gerçeği yansıtmamaktır. Sorumluluğu olan herkesin kusuru ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Kimler sorumlu olduğu, hangi binada kim kolon kesti ve başkaca hatalar olduğunun tespiti zaman almaktadır. Bilinmektedir ki, resen soruşturmalar başlatıldığı gibi delil toplanması da sürdürülmektedir. Sorumlular yargı önünde hesap verecektir. Yanan can, herkesin canı. İhmal kusur neyse titiz çalışma yürütülmektedir. Binaların eski tarihli olduğu gibi az da olsa yeni binalar da var tespiti zaman alacaktır. Gecikmeksizin işletilmesinde fayda olduğunu görüyor soruşturmalarla ilgili özel bürolar kuruldu. Bugüne kadar hakkında işlem yapılan şüpheli sayısı 245, tutuklanan 54, adli kontrol verilen 47, yakalama kararı çıkarılan 7, gözaltı talimatı verilen 45, gözaltında olan kişi sayısı 27. Yurtdışında olduğu tespit edilen şüpheli sayısı 4. "DELİLLERİN TOPLANMAMASI YA DA KARARTILMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR" Deliller titizlikle toplanmaktadır. Adana, Diyarbakır, Urfa, Kilis illerinde delil tespit işlemleri tamamlanmıştır. Deliller enkaz kaldırma çalışmalarına engel olmadan toplanması yapılmaktadır. Delillerin toplanmaması ya da karartılması söz konusu değildir. İddialar kocaman yalandan ibarettir. Türkiye bir hukuk devletidir. Deliller hukuka uygun şekilde toplanmaktadır. Aksini iddia eden delilini ortaya koymalıdır. Yalanlarla toplumu manipüle etmeye kimsenin hakkı yoktur. Hem kolon kestiği iddia edilenler, hem statiği değiştirilen binalar, imara aykırı en ufak iş yapanlar, belediyelerde görevliler, müteahhitler binayla ilgisi olan ve işlem nedeniyle yıkımda eksikliği tespit edilenler yargı önünde hesap vereceklerdir.  Hırsızlık olayları ve yağma hadiseleriyle ilgili sanki Türkiye'de bu alanda yağma var gibi Haberler yapılıyor. İstatistiki veriler, haberlerin doğru olmadığını ortaya koyuyor. Yağma yok ama yalan çok. Sanki Türk halkı böyle bir zamanda insanlık dışı işi yapacak bir algıya hizmet eder bu. Tedbirler en üst düzeydedir. Hırsızlık vaka sayısı 319. Şüpheli sayısı 235. tutuklanan 149, adli kontrol verilen 27. Gözaltı sayısı 8 olduğunu ifade etmek isterim. Kimliklendirilmesi yapılamayan kardeşlerimiz bulunmaktadır. Deprem nedeniyle enkaz olduğunu değerlendirdiği yakını olduğunu bilenler bilgi alamamışlarsa, kimliklendirilme yapılabilmesi için referans olarak kullanılacak numunelerin alınmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Kolluk güçlerine, hastanelerimize, şubelerimize lütfen müraacat etsinler.

Bakan Bekir Bozdağ'dan 'seçim yasası' açıklaması Haber

Bakan Bekir Bozdağ'dan 'seçim yasası' açıklaması

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, katıldığı televizyon programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bakan Bozdağ, seçim kanunuyla ilgili bir soru üzerine, seçimlerle ilgili önemli düzenlemelerin Anayasa’da ve seçim kanunlarında yer aldığını belirtti. Anayasa'nın 67. maddesinin son fıkrasını hatırlatan Bozdağ, “Bazıları buradan hareketle onun seçim tarihi değil de, seçim sürecinin başlangıcını kastettiğine dair değerlendirmeler yapanlar oluyor. Ama Anayasa çok açık. Seçim sürecinin başlangıcını kastetmiyor. Yapılacak seçimlerde uygulanmaz, diyor. Bir yıl içinde yapılır. Yani burada kasıt seçimin yapıldığı tarihe göre bu hesaplama yapılır ve o tarihe göre bir yıl önce yapılan değişiklikler eğer bir yılın öncesinde seçim yapılıyorsa orada uygulanmaz. Anayasamızın hükmü bu. Geçmişte de bu tartışılmış. Örneğin 2010 yılında Seçim Kanunlarında yapılan değişiklikler var. Bu değişikliklerden sonra da 2011 seçimleri yapıldı, 12 Haziran 2011’de. O dönemde de bu YSK’nın gündemine geldi. YSK da tartışıldı. Oradan bir karar çıktı. O karar çok net bir şekilde ifade ediyor, ben yanımda da getirdim. Orada 12 Haziran 2011 tarihi esas alındığında 298 ve 2839 sayılı kanunlarda yapılan değişikliklerin yürürlük tarihi üzerinden bir yılı aşan süre geçmiş olduğundan, anılan kanunlardaki değişikliklerin uygulanmasına oy çokluğuyla karar veriyor. Şimdi buradaki üyelerden 3’üde de buna muhalefet şerhi yazıyor. Şu anda muhalefette olanların dile getirdiği husus bu muhalefet şerhini sanki YSK’nın görüşü Anayasaya uygun kanaat karar ya da kanunlara uygun gibi bir değerlendirme yapılıyor. Muhalefet şerhi yazan sayın üyeler de diyorlar ki ‘İşte 12 Haziran 2011 günü yapılacak olan 24. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde uygulanmaz, diyor. Çünkü seçim süreci takvimi esas alınır’ diyor. ‘Sürecin başlangıcı esas alınır.’ Burada sürecin başlangıcı değil, seçimin tarihi esas alınır, diyen YSK’nın kararı var. Sadece bir tane değil. Bu konu değişiklikten sonra defalarca gündeme gelmiş, her defasında Yüksek Seçim Kurulu bu konuda kararını vermiş, tartışmayı kapatmış. Ama her değişiklikten sonra bu konuyu tekrar tekrar gündeme getiriliyor. Anayasanın 67. maddesinin lafzı çok açık" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanının Anayasa’nın verdiği yetkiyi Cumhurbaşkanı Seçim Kanunu'nda aynı şekilde ifade edildiğini aktaran Bozdağ, "Bu çerçevede seçimlerin yenilenmesine karar verdiği takdir Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimi ile cumhurbaşkanı seçimi birlikte aynı gün yapılır" ifadesini kullandı. Bozdağ, Anayasa’nın seçimlerin yenilenmesi kararının iki organa verdiğini dile getirerek, "Birisi yasama organına veriyor. Yasama organı Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tam sayısının 5’te 3 çoğunluğuyla yani 363’le bu kararı alabilir. İkincisi ise Sayın Cumhurbaşkanı'na veriyor. Cumhurbaşkanımız yürütme organının başı, devlet başkanı olarak Anayasanın verdiği bu yetkiyle seçimlerin yenilenmesine karar verebiliyor. Dolayısıyla hem Cumhurbaşkanımızın seçimlerin yenilenmesi kararı Anayasaya uygundur hem de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin seçimlerin yenilenmesi kararı Anayasaya uygundur. Bu konuda herhangi bir ihtilaf yok. Şimdi önümüzde seçim var. Muhalefet çok net bir şekilde açıklıyor. 'İşte 6 Nisan'dan sonra yapılacak bir seçim için biz destek vermeyiz' diyor. Yani çünkü onlar yeni Seçim Kanununun uygulanmasına karşılar. Karşı oldukları için de böyle bir şeyi vermeyeceğini ifade ediyor. Kaldı ki onlar destek vermediğinde seçimin yenilenme kararı alınmasını engel bir hal yok. Anayasa Sayın Cumhurbaşkanı'na böyle bir yetki vermiştir" dedi. Cumhurbaşkanının Anayasa’nın verdiği yetkiyi Cumhurbaşkanı Seçim Kanununda da aynı şekilde ifade edildiğini aktaran Bozdağ, "Bu çerçevede seçimlerin yenilenmesine karar verdiği takdirde Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimi ile cumhurbaşkanı seçimi birlikte aynı gün yapılır" ifadesini kullandı. Bakan Bozdağ, burada hiçbir sorun olmadığını vurgulayarak. "Şu anda onlar destek vermediğinde seçim kararı alınabilir mi? Alınabilir. Bu durumda seçim kararı alındığı takdirde, seçim takvimi neye göre başlayacak? Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu'na göre başlayacak. Çünkü Cumhurbaşkanı Seçimi Kanununda yapılan değişiklik çok açık bir şekilde diyor ki ‘Yenileme kararı alındığı takdirde veya normal vaktinde yapıldığı takdirde cumhurbaşkanı seçimiyle, Meclis seçimi birlikte aynı gün yapılır. Eğer takvim normal zamanda yapılma şeklinde işliyorsa o seçimin yapılacağı günden geriye doğru 60. günü sayarsınız. Takvimi o günden geri doğru sayarsın’ diyor. 'Sonraki pazara denk gelecek şekilde takvim orada ayarlanır.' 'Cumhurbaşkanı seçimlerinin yenilenmesi kararı aldığı takdirde bu karar 48 saat içinde Resmi Gazete'de yayınlanır. Resmi Gazete'de yayınlanmasından itibaren 60. günü takip eden ilk pazar Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimiyle cumhurbaşkanı seçimi aynı günde yapılır diyor" dedi. "60 günlük süre mı uygulanacak tartışması yersiz bir tartışmadır" Burada o yüzden Milletvekili Seçimi Kanunu'nun uygulanma imkanının olmadığını anlatan Bozdağ, şunları kaydetti: "Çünkü çok açık bir şekilde Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu burada ikisinin birlikte aynı gün yapılacağını ifade ediyor. 'Seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde bu karar 48 saat içinde Resmi Gazete'de yayımlanarak ilan olur. Bu kararın verildiği günden sonra gelen 60. günü takip eden ilk pazar günü cumhurbaşkanı ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Seçimi birlikte yapılır. O yüzden burada Milletvekili Seçimi Kanunu mu uygulanacak? Yoksa Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu mu uygulanacak? 90 günlük süre mi uygulanacak? 60 günlük süre mi uygulanacak tartışması yersiz bir tartışmadır. Kanun çok açık. Dolayısıyla Milletvekili Seçimi Kanunu'nda şu anda yazılı olan o süre ölü süredir. Artık o fiilen mülga hüküm haline gelmiştir. Onun hukuk aleminde sadece yazılı olması dışında icra edeceği hiçbir hüküm yoktur. Burada açıkça yazdığı için birlikte yapılması gerekir. Bu açıdan bir tartışma yok." "Mart ayı başı gibi olur" Bozdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim kararı açıklaması tarihi ve takvimi ile ilgili soru üzerine, "Siz bakarsanız tarihe ona göre 60. günü takip eden pazar. Çünkü şu anda tarihle ilgili herkes bir değerlendirme yapıyor. Bir işaret aldık gibi de bakıyorlar. Ama Sayın Cumhurbaşkanımız muhtemelen Mart ayında bu yönde bir karar alacağını ben de tahmin ediyorum. Yani gününü şu anda takdir ona aittir. Ama seçim kararı muhtemelen Mart ayı başı gibi olur diye değerlendiriyorum" cevabını verdi.

Bakan Bozdağ: Sözlerini tutmazlarsa NATO'ya giremezler! Haber

Bakan Bozdağ: Sözlerini tutmazlarsa NATO'ya giremezler!

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Eğer İsveç, NATO'ya girmek istiyorsa sözünde durmalıdır. Çünkü Türkiye, Cumhurbaşkanımız verdiği sözde durur. Bizim sözümüzle bize verdiğiniz taahhütleri yerine getireceksiniz. NATO'ya girişinize vize vereceğiz. Eğer sözlerini yerine getirmezlerse NATO'ya giriş vizesini Türkiye'den alamazlar” dedi.      Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası ziyaretinde basın mensuplarının İsveç’in NATO üyeliği ile ilgili sorularını cevapladı.        “Üçlü bir mutabakat metni imzalandı”    Bakan Bozdağ, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği için müracaat ettiğini hatırlatarak, “Madrid'de yapılan zirvede Türkiye, Finlandiya, İsveç arasında üçlü bir mutabakat metni imzalandı. Hem Finlandiya hem İsveç, bu mutabakat metni çerçevesinde Türkiye'yle iş birliği ve dayanışma içinde olmaya, Türkiye'nin terörle mücadelesine destek vermeye ülkelerinde teröristleri barındırmamaya, hukuk sistemlerini terörle mücadeleye etkin bir şekilde yürütecek şekilde revize etmeye ve Türkiye'ye dönük savunma ambargolarını kaldırmaya dair sözleri oldu. Tabii sadece suçluların iadesi değil pek çok konuda Türkiye'ye söz verdiler. Bir de bu sözlerin yerine getirilip getirilmeyeceğini takip eden bir takip mekanizması da kuruldu ve karşılıklı ziyaretler, görüşmeler yapıldı” dedi.        “Bu olay Türkiye açısından kabul edilemez”    İsveç'in başkenti Stockholm'de terör örgütleri tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, maketinin asıldığı olayı hatırlatan Bozdağ, bu olayın Türkiye açısından kabul edilemez olduğunu söyledi. Bakan Bozdağ, “Son yaşanan olaylar gösterdi ki İsveç hükümeti verdiği sözleri gereğini yerine getirmedi. Çünkü İsveç'te Sayın Cumhurbaşkanımızın maketini asan teröristler bunu İsveç polisinin müsaadesi ve seyrederken gözleri önünde yaptı. Bir terör grubu eylem yapıyor ve Türkiye Cumhurbaşkanı'na hakaret ediyor ve orada iğrenç bir gösteri yapıyor. Hem İsveç polisi buna müsaade ediyor. Hem de bu olup biteni seyrediyor. Bu Türkiye açısından kabul edilemez. İsveç hükümeti bununla ilgili gerekli girişimleri yapmalıdır. Bu eyleme katılan teröristleri tespit edip yakalamalı, yargıya teslim etmeli ve bunların hesabını yargıya vermesini sağlamalıdır.” şeklinde konuştu.        “Türkiye'ye verdiği sözü tutmaya bir kez daha davet ediyoruz”    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik olaylarla ilgili soruşturma başlattığını da belirten Bozdağ, “Biz istinat yoluyla adli yardım talebinde bulunduk. Ve bu çerçevede de Türkiye'de bu konunun takipçisi olacaktır. Tabii teröristleri de, İsveç hükümeti iadesini istediklerimizi de bugüne kadar maalesef iade etmedi. Sayın Cumhurbaşkanımızın bizzat isim vererek istediği teröristler oldu. Buna rağmen iade yönünde kararlar çıkmadı. Biz İsveç hükümetinden çok net bir şekilde teröre karşı Türkiye'nin yanında tutum almaya, terörün finans kaynaklarını kesmeye ve teröre müsamaha gösteren uygulamalara son vermeye, teröre karşı yasaları etkin bir şekilde uygulamaya eğer yeteri yasal düzenleme yoksa yasal düzenlemeleri terörle mücadele etmeye elverişli hale getirecek biçimde değiştirmeye, teröristleri iade etmeye en nihayetinde Türkiye'ye verdiği sözü tutmaya bir kez daha davet ediyoruz. Bu olup bitenler, Türkiye-İsveç ilişkilerine zarar vereceği tartışmasızdır. Eğer İsveç NATO'ya girmek istiyorsa sözünde durmalıdır. Çünkü Türkiye, Cumhurbaşkanımız verdiği sözde durur. Bizim sözümüzle bize verdiğiniz taahhütleri yerine getireceksiniz. NATO'ya girişinize vize vereceğiz. Eğer sözlerini yerine getiremezlerse NATO'ya giriş vizesini Türkiye'den alamazlar. Teröristler de dayanışma içinde olanlar işbirliği içinde olanlar ya da onların eylemlerine göz yumanlar Edenler ya da polisin gözetiminde eylem yapmasına izin verenler Türkiye'den NATO üyeliğine izin vermesini beklememelidir. Bunları düzeltmek istiyorlarsa bundan sonra bu tür hadiselerin tekrarına izin vermemeleri gerektiği gibi Türkiye'nin taleplerini yerine getirmeye özen göstermeliler” ifadelerini kullandı.

Bakan Bozdağ’dan Sinan Ateş cinayeti açıklaması Haber

Bakan Bozdağ’dan Sinan Ateş cinayeti açıklaması

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Sinan Ateş cinayetine ilişkin, “Karanlıkta kalan hiçbir yön olmayacaktır. Ve konu her yönüyle aydınlatılacaktır. Bundan da kimsenin şüphesi olmamalıdır. Yargı işliyor” dedi. Bozdağ, medya kurumlarının temsilcileri ile bir araya geldi. Bakanlık ve bakanlığın çalışmaları hakkında bilgiler veren Bakan Bozdağ, daha sonra soruları yanıtladı.   Sinan Ateş cinayetine ilişkin bir soru üzerine Bakan Bozdağ, “Yani şu ana kadar bana arkadaşlardan intikal ettirilen bilgilerde 13 kişi hakkında tutuklama kararı verildi ve şu anda tutuklandılar. Üç kişi hakkında adli kontrol kararı verildi. Bir kişi hakkında da ifadesi alındı. Şu anda bir kişi de daha henüz aranıyor, yani adı geçenlerde. Şu an iddia edilen kişi aranıyor. Ama kimlik bilgileri net ve onunla ilgili kolluk kuvvetleri, Cumhuriyet Başsavcılığı birlikte çalışıyorlar. İnşallah yakın bir zamanda o da kolluk güçlerimiz tarafından yakalanıp adalete teslim edilecek. Bu konuda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ve kolluk güçleri büyük bir titizlik ve itinayla soruşturmayı yürütmektedir. Kısa süre içerisinde soruşturmayla ilgili adı geçenlerin tamamına ulaşıldı. Birinin de ismi tespit edildi. Şu anda biri hariç ulaşılmayan da yok. O birine de yakın bir zamanda ulaşacaklarını tahmin ediyorum. Bu konu bütün boyutlarıyla soruşturuluyor. Karanlıkta kalan hiçbir yön olmayacaktır ve konu her yönüyle aydınlatılacaktır. Bundan da kimsenin şüphesi olmamalıdır. Yargı işliyor. Araştırılması gereken her konu araştırılır ve elde edilen delillere göre de soruşturma yürüyor. Önümüzdeki günlerde de inşallah bu tetikçide olduğu iddia edilen kişi de yakalanıp adalete teslim edilecektir” dedi.  HDP'NİN KAPATILMASI DAVASI HDP’nin kapatılmasına ilişkin soru üzerine Bozdağ, görülen bir davada Adalet Bakanı'nın görüş bildirmesinin yanlış olacağını belirterek, "Adalet Bakanı olarak görülen davalarda ne tür karar çıkar konusu üzerine bugüne kadar görüşüm olmadı, bundan sonra da olmayacak. O hakimin işi, yargının işi. Biz süreçlerle ilgili bir değerlendirme yapabiliriz. Kapatma iddiası var. Savcı dün sözlü mütalaasını vermiş. Adalet Bakanının konuşması fevkalade yanlış olur” dedi.     HDP’nin kapatılması için açılan davanın ne kadar süreceği sorusu üzerine Bozdağ, bu konuda savcının mütalaa verdiğini hatırlatarak, “Şimdi savunma sunacak. O savunma için ne kadar süre istedi, ne zaman yapacak ve davanın görülme gününü de, gündemini de mahkeme başkanı belirler. Yani bizim bir tahminimiz olsa bile mahkeme başkanı görüşme gününü kendi tayin ettiği için onu ondan başkası bilemez. Bu tamamen mahkeme başkanının takdirinde. Onun için bir takvimlendirme yapmak, o da ayrı bir sıkıntı. Yapamayız da zaten” dedi.  KARAR SEÇİM ÖNCESİ ÇIKARSA...   HDP’nin kapatılmasına ilişkin kararın seçim öncesi çıkmasının adil bir seçim süreci geçirme bakımından sakıncalar oluşturacağının ifade edilmesi üzerine Bakan Bozdağ, “Şimdi değerli arkadaşlar Mithat Sancar öyle diyor, öbürü böyle diyor. Yani davayla bağlantı kurulmayacak olsa konuşurum diyorum ama bu davayla ilgili konuşmam benim doğru değil. Yargı süreci devam ediyor. Bu konuda bizim söyleyeceğimiz şey o. Mahkemenin kararı her ne yönde olursa olsun bizim yapmamız gereken o karara saygı duymaktır. Bundan daha fazla söylememiz de yanlış olur” ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.