Nezir Asaroğlu: Bursa'da Muhalif Medya Yok!

AK Parti Genel Merkez yönetiminin politikaları dışında neredeyse her şeye karşı muhalif olması ve Cemaat yapılanmasına açtığı savaşla dikkat çeken Şehir Medya Sahibi Nezir Asaroğlu,  HaberinAdresi.com'a yaptığı açıklamada, Bursa medyasının muhalif bir duruş sergileyemediğini söyledi. Medyanın muhalif duruş sergileyememesinin altında Büyükşehir Belediyesi'nden alınan reklamların önemli oranda pay sahibi olduğunu öne süren Asaroğlu, “reklam verenin ayağına basmak pek işlerine gelmiyor!” Bu düzen değiştiğinde Bursa'nın yaşanılabilir bir kent olması yönünden çok büyük bir mesafe alacağını düşünüyorum" diye konuştu.

İşte Asaroğlu'nun o röportajı:

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ'NİN YATIRIMLARI YANLIŞ! Asaroğlu, Bursa'nın bütün kaynaklarının yapımı devam eden stadyuma aktarıldığını kaydetti. 15 şehirde stadyumların devlet eliyle yapıldığına dikkat çeken Asaroğlu, “Büyükşehir'in bu yatırımı kendisinin üstlenmesinin çok yanlış olduğunu” vurguladı. Büyükşehir'in yanlış yatırımları devam ettirdiğinin altını çizen Asaroğlu, Bursa'da yerel iktidara karşı, muhalif yerel medyaya ihtiyaç olduğunu bir kez daha vurguladı.

AK PARTİ MUDANYA'YI NEDEN KAYBETTİ? Asaroğlu, “AK Parti'nin Bursa'da Mudanya'yı kaybetmesindeki başarısızlığın, AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun'un beceriksizliğnden kaynaklanıyor.” dedi. Mudanya'ya Girit kökenli bir adayın verilmesi gerekirken, avukat bir adayın gösterilmesinin doğru olmadığını vurgulayan Asaroğlu, “Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'in çok fazla alt yapı sorunu olmayan bir yerde kendini sevdirdi ancak önemli olanın Büyükşehir'in kimde olduğudur” dedi.

CEMAAT BÜYÜK DARBE ALDI!

Cemaate karşı yapılan mücadelenin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mücadelesi gibi göründüğünü kaydeden Asaroğlu, paralel mücadeleyle ilgili hala hiç bir açıklama yapmamış, bakanların olduğunu kaydetti. Cemaatin çok büyük bir yara aldığını vurgulayan Asaroğlu, cemaate ait okul ve dershanelerin yüzde 60'nın boşaldığını, yüzde 40'lık kısmında, büyük indirimler yaparak kayıt aldıklarını ifade etti. Cemaatin Nilüfer Okulları'nı satılığa çıkardığını, Bank Asya'nın Türkiye'deki şubelerinin yarısının kapatıldığını belirten Asaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'nın bu mücadelesine vatandaşın da destek verdiğini, bunun da Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarından anlaşıldığını kaydetti. BELKİ DE 4 BAKAN TUTUKLANACAKTI... 17 Aralık operasyonuna adı karışan 4 bakanla ilgili konuşan Asaroğlu, “belki bakanlar rüşvet aldılar ancak eldeki veriler hukuka uygun olmadığı için mahkemelerin takpsizlik kararı verdi.”dedi. Bir dinlemenin yapılabilmesi için hakim kararının gerektiğini hatırlatan Asaroğlu, sahte isimlerle, sahte adreslerle başbakanla-bakanların konuşmasının dinlendiğini kaydetti. Çarpıcı açıklamalarını sürdüren Asaroğlu, “tuzaklar olmasaydı, hukuk sistemi hemen harekete geçseydi, eldeki veriler hukuka uygun olsaydı belki de 4 bakanın tutuklanacaktı.” dedi. AK PARTİ ŞEYTANLA BİLE İŞBİRLİĞİ YAPARDI! Cemaatle AK Parti arasındaki tartışmanın nereden başladığıyla ilgili sorumuzu çok konuşulacak ifadelerle yanıtlayan Asaroğlu, “ 2002'den 2010 yılına kadar AK Parti,askeri vesayetle mücadele konusunda değil cemaatle şeytanla bile işbirliği yapardı” dedi. Askeri vesayet kırıldıktan sonra AK Parti'nin cemaat tehlikesinin farkına vardığını açıklayan Asaroğlu, AK Parti'nin bürokrasinin içindeki cemaatle mücadelede ilk adımı İç İşleri Bakanlığı Müsteşarı Şahabettin Harput'un Bursa Valiliği'ne atayarak attığını belirtti.

DERSHANELERİN KAPATILMASI BATAKLIĞIN KÖKÜNÜ KURUTMAK İÇİN! AK Parti'nin cemaatle mücadele konusunda adım adım ilerlediğini kaydeden Asaroğlu, “cemaat dershanelerde sürekli taze kan yetiştiriyordu, bataklığın kökünü kurutmak için dershane mücadelesi başladı.” dedi. Devletin elinde çok geniş bir veri havuzunun olduğunun altını çizen Asaroğlu, örgütten ayrılıp devlete bilgi verenlerin de olduğunu söyledi.. Asaroğlu, “bu mücadeleyi devletin kazandığını düşünüyorum.”dedi. FUAT AVNİ KİŞİ DEĞİL, ORTAK HESAP! Asaroğlu, cemaate yönelik operasyonları attığı twetlerle önceden haber veren Fuat Avni'nin, “devletin içinde kalmış paralelcilerin bilgi aktardıkları ortak bir hesap olduğunu” söyledi. Bu hesabı kimi zaman Önder Aytaç'ın kimi zaman Emre Uslu'nun ve başkalarının kullandığını belirten Asaroğlu, artık buradaki bilgilerin çok dikkate alınmayacağını kayddetti. CUMHURBAŞKANI YETKİSİNİ KULLANIYOR 15 yıl aradan sonra bir Cumhurbaşkanı'nın Bakanlar Kurulu'na başkanlık yapmasıyla da ilgili görüşlerini ifade eden Asaroğlu, Cumhurbaşka'nın yürütmenin başı olduğunu, ancak bazı cumhurbaşkanlarının anayasa rağmen tarafsızlık adına yetkilerini kullanmadığını kaydetti.

Röportajın tamamı için buraya tıklayınız.