Hava Durumu

ÜMİTLERİMİZ ORTAK

Yazının Giriş Tarihi: 25.02.2022 13:19
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.02.2022 01:19

Savunma hakkımız var. Ümitlerimizi savunmamız gerek…

Biliyorum ki hayat felaketler gibi üstümüze gelirken ümidimizi kaybedersek geleceğimizi kaybederiz.

Gelecek, ne pırıltılı bir kelime.

Bir hazine gibi karanlığın içinde onu bulmamız için bekliyor. Ona gitmemizin tek yolu ümitlerimiz.

O geleceğin içinde ne mutluluklar, acılar, unutulmayacak anlar, sürprizler, coşkular var.

 Hamlet’in ünlü satırı:

“Çürümüş bir şeyler var Danimarka’da.

Önce ümitlerinizi öldürmek isteyecekler.” Çünkü her zaman ilk hedef ümitlerdir.

Pek çoğumuzun içi karardı. Zorlanıyoruz.

Bizi geleceğe taşıyacak olan köprü ümitlerimizden oluşur. O köprüyü yıkmak bizi içinden geçtiğimiz günlerin ağır yükü altında bırakır. Çok ağır.

Çocuklar ölüme gönderilir.

Bombalar patlar.

İnsanlar birbirlerinden ayrıştırılır.

Doğa yok olur, umut yok olur.

Parasızlığın ne demek olduğunu bilmeyen bazıları parasızlığı yüzünden hayatını kaybedenlerin var olduğunu bile bilmezler.

Yüzlerce yıl sonra, bizi kimse hatırlayıp bilmese de bilinecek olan bir salgın hayatlarımızı değiştirebilir.

Ruhumuza sevinç sızmaz.

 Yepyeni bir hayat bizi çağırırken, bu dünya bize ait olduğu halde vaz mı geçeceğiz?

Kimseden korkmadan konuşabileceğimiz, espriler yapabileceğimiz, depremde yıkılmayacak evlerimizin olduğu, güzel okullarımızla dolu, tertemiz hastanelerimizin güvenimizi her ihtiyaç duyduğumuzda daha da tazelediği, tüm canlıların huzur içinde yaşadığı bir yerden bahsediyorum.

Cinayetlere de haksızlığa da bizim ümitsizliğimiz onları daha da ümitlendirdikleri için devam ediyorlar. İzin vermeyeceğiz.

İçinde huşu içinde ibadet edenlerin olduğu camilerimiz, gençlerin semah yaptığı cemevlerimiz, çocukların doldurduğu kütüphanelerimizi düşünün. Gayrimüslim arkadaşlarımızın  “nerelisiniz” sorusunun sorulmadığı, isimlerinin neden “öyle” olduğunun merak edilmediği ülkelerindeki mutluluklarını hayal etsenize. Şurası burası dediğimiz yerler hep bizim, hepimizin. Nasıl farklı olabiliriz ki zaten. Biz zor zamanlarda gülmeyi başarırız. Biz bir tabak yemeği paylaşırız. Komşumuzun evinde hasta varsa sessiz oluruz, dumanı tüten bir çorba yapmak ilk aklımızdan geçen olmaz mı bir yakınımız hasta olsa? Düğünü derneği varsa da halayın başına geçeriz. Ev taşıyan birinin kapısını elimizde bir çaydanlık dolusu çay fırından yeni çıkmış mis kokulu bir kekle çalarız. Ev alan bir arkadaşımızın ihtiyaçlarını bölüşürüz aramızda. Yemin töreninde de hastane bahçesinde de gelin alayında da oluruz.

Ortak yaşamayı biliriz ve ümitlerimiz ortak bizim. Onları savunma hakkımız var.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.