Faruk Çelik: Bursa'dan aday olmam neden sorun oluyor!

null

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.lodoshaber.com
AK Parti'deki üç dönem kuralına düzenleme getirilmesinin ardından, 1 Kasım seçimleri için Bursa'dan milletvekili aday adayı olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Faruk Çelik, Olay TV'de yayınlanan ve Gazeteci Mustafa Özdal'ın hazınlayın sunduğu, Gündemin Getirdikleri programında soruları yanıtladı. [dropcap type="3"]T[/dropcap]üzük değişikliğinin ardından, adaylığının önündeki engellerin kalktığını ve bu nedenle de, "kendi şehrim" dediği Bursa'dan milletvekilliği için aday olduğunu belirten Faruk Çelik, "Bursa’dan başvuru yapmam çok doğal. Zaten başka şehirden başvurmam söz konusu olmazdı. Herkesin kendi şehri var ve ben 3 dönem Bursa’dan milletvekili oldum. Bir başvuru söz konusuysa herkesin kendi ilinden müracaat yapması gerekiyor. Ben de biraz gecikmeli de olsa Bursa’dan adaylığımı koydum" diye konuştu. 4 bin aday var neden bizimki sorun oluyor! Programda yöneltilen bir soru üzerine, Bursa'dan aday olması ile ilgili muhalif tutum sergileyen partililerin yürüttüğü propagandaya da değinen Faruk Çelik şunları söyledi: "Başvuru yapan 4 bin aday sorun olmuyor da, bizim başvurumuz neden sorun oluyor? Herkes tanıdığı, bildiği kişinin aday olması için gayret gösterebilir. Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok, diğer arkadaşların da yok. Terörün olduğu ortamda bunlar çok önemli konular değil. Bu tür bireysel konuları konuşmaktan Bursalılar da hoşnut değildir. Önemli olan bizim vekil olmamız değil, ülkenin sorunlarının üstesinden gelecek bir vizyonu ve bakış açısını siyasi partiler olarak ortaya koymamız, 1 Kasım’dan sonra istikrarlı bir yönetimin iş başına gelip, terör ile ekonomik gelişmelere vaziyet etmesini sağlamaktır. Dileyen dilediği yere başvuru yapar. Kimin nereye aday olacağını veya kimin aday olacağını, değerlendirme kurulları belirler. Sivil toplum kuruluşlarının istediği adayı desteklemesi, en tabi haklarıdır. Kimi destekleyecekleri de onların bileceği bir iştir. ‘STK’lar istemesin’, ‘gitmesin’, ‘gelmesin’ şeklindeki bir anlayış, hiçbir özgürlük anlayışıyla bağdaşmaz."