Şahsen ben, Nilüfer Belediyesi'nin festivalinden 7 kasa bira yürütenlere duacıyım!

Lüzumlu, lüzumsuz sansasyonel ve aykırı festivalleri ile namlı Nilüfer Belediyemiz, yine bir festival sansasyonuyla kent ve ülke gündeminde.
Ne mutlu size!
Dünyayı pert eden Kovit Pandemisi, tüm zalimliği ile sürerken, Nilüfer Belediyesi, yine yeniden sansasyonel bir festival hadisesine imza attı!
Festivale çağırılan-katılan başta çocuklar olmak üzere gençlere bol keseden (beleş) alkol ikram eden bir alkol-bira markası tüm alicenaplığıyla bu emsal festivalin sponsoru oldu. 
Çoluk çocuk da dahil olmak üzere gençler, yine hem müziğe, hem de belli ki alkole doydu! (Ki ne münasebet! Ki ne hakla?..)
Derken sosyal medya, Nilüfer Belediyesi'ne ait bir resmi aracın-kamu hizmeti için çalışsın diye orada olan bir aracın, janti bir kırmızı (Kimine göre Mercedes, kimine göre BMW...) araca kasa kasa bira yüklerken gördü ve yıkıldı!
Ve yine derken...
Bu "kabul edilemez" görüntü üzerine büyük bir teessürle harekete geçen Nilüfer Belediyesi, resmi araçtan, kırmızı janti araca 7 kasa bira nakleden insanların peşine düştü.
Kimdi o, gençler ve hatta çocuklar içsin diye sunulan kasa kasa beleş biraları fevtival alanından aşırıp kaçıranlar kimdi?
Bu hainliğ kimler yaptı?
Bu melun olay üzerine perişan olan Nilüfer Belediyesi, çocukların ve gençlerin içmesi gereken kasa kasa biraları aşıranların peşine düştü.
Düşerken de, kamuoyunun içine su serpti: 
"Hiç merak etmeyin. Çocuk ve gençlere içsinler diye sunulan, çocuk ve gençlerin hakkı olan biraları aşıranları, (İddia o ki, ticaretini yapıp haksız kazanç sağlayanları....) Bulup, edip... Vıdı vıdı vıdı!"
Bu ne ya?..
Bu ne???
***
Geçmiş festivallerinizi her ne yönüyle eleştirdiysem, aynı yerdeyim.
Yemişim yedi kasa birayı!
Kim aldı, nasıl aşırdı, kime sattı?
Bana ne!
Mevzumuz bu değil.
Ya da, benim mevzum bu değil.
Sen bir kamu kurumusun. Kamusal hizmet üretmek için oradasın. 
Ve sen...
Bu kentin çocuklarına alkol sunamazsın! (Türkiye Cumhuriyeti kanunları, 18 yaşından küçük tüm bireyleri çocuk kabul eder.) 
Festival alanına 18 yaşından küçük çocuklar giriyor mu?
EVET!
Onlara da alkol servisi yapılıyor mu?
EVET!
E yapamazsın! Ya-pa-maz-sın! (Yapmamalısın gibi iyi niyetinden gebermiş bir ifadeyi salaklaşmamak için yazmıyorum elbet.)
Sen insanların çocuklarını, alkolle tanıştıramazsın!
Sen insanların çocuklarına alkolü alıştıramazsın!
Yıllarca yazdık, çizdik... Aynı noktadayız.  (Geri vites yapanlar aldatmasın. Sen, 18 yaşından küçük çocuklara alkol servisi yapamazsın!)
Bu korkunç hakikat çerçevesinden bakınca, Allah razı olsun, o kasa kasa birayı festival alanından çıkarıp, o kırmızı janti arabaya yükleyenlerden.
İddia o ki, aşırdılar!
Aşırdılarsa da, Allah razı olsun.
İddia o ki, sattılar.
Sattılarsa da, Allah razı olsun.
Kamu hizmeti üretmekle mükellef olan bir yapı, çocuk çocuğa alkol servisi yapamaz!
Siz ki, yıllar yılı Nilüfer'in her bakımdan altını üzerine getirmiş bir ekibin neferlerisiniz. Bira markasından başka sponsor mu bulamadınız?
Ya da, bula bula bira markasını mı buldunuz?
Yıllar önce nereden eleştirdiysem, aynı noktadayım.
Yüksek ranttan kalabilen iki gıdımlık ormanda festival yapıyorsun. 
Hadi temkinli gitmiş olalım. Yaş sormuyorsun, sınır getirmiyorsun. (Yoksa getiriyor musun? 18 yaş altındaki çocukları festival alanına kat-i surette sokmadığınızı ispatlayın, tüm bu eleştrilerimi geri alırım.) Gelen geliyor, gelen alkolle tanışıyor. Ya da muhabbetini arttırıyor!
Yahu, bu normal mi?
Ya da, bir tek bana mı anormal geliyor?..
15 ya da 16 yaşındaki çocuklara, alkolün su gibi, kasa kasa akıtıldığı bir ortam, bu kentte artık bir tek bana mı anormal geliyor?
Eyyyy.
Gezi'ye sövenler...
Eyyyy mazinin mütedeyyinleri...
Amiyane tabirle, e hani marjinal bizdik?..
Neyse...
Toplumun geneliyle, genel anlamda uyumsuzluk yaşayan bir gazeteci olarak, infial noktanızla yine büyük bir uyumsuzluk içerisindeyim.
Vay efendim, "o 7 kasa birayı kim aşırmış?"
Niye aşırmış?

***
Vay vay vay vay...
Yahu, Nilüfer'den aşırılan şey yeter ki bira olsun!
Tüm derdiniz de bu olsun.
...da.
Ben yeniden evlat sahibi olan, (Allah sağlıkla büyütmeyi nasip etsin) Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem'i sormuş olayım.
Beni ona buna şikayet etmeyi bırakın da, soruma içtenlikle yanıt verin.
Gelecekte birileri, yeni doğmuş evladınız diyelim ki, 15-16 yaşına geldiğinde...
O'nu, onun ilgi duyacağı, asla eksik kalmak istemeyeceği son derece cazip bir ortama "ille de gel" diye çekse.
Ve orada evladınıza kasalarla bira ikram etse?..
Orada evladınızı alkolle tanıştırsa, ya da, yaşı ve tücrübesi hasebiyle kaldırabileceğinden fazlasını sunsa?..
Ortam da bunu tetiklese?..
Ne hissedersiniz?..
"Büyük bir memnuniyet duyarım" diyorsanız, size sözüm yok.
Yok, şayet yanıtınız farklıysa, mevzu derin!
O derin mevzu da şu ki:
Hiç görmediğimiz, hiç tanımadığınız ve tanışmayacağımız insanların çocuklarını da en az kendi çocuklarımız kadar kollamak esirgemek zorundayız.
Hadi ben sıradan fani olan bir vatandaşım. Ama siz, kamuya hizmet etmekle görevli olan bir belediye başkanısınız.
Bırakın o saçma sapan, "araştırıyoruz, kovuşturuyoruz, gereğini yapacağız" minvalli, özrü kabahatinden büyük açıklamanızı. 
Nilüfer'de çalınan 7 kasa bira olsun!
Hatta, mümkünse bir ebeveyn olarak şu saatten sonra benimle birlikte şükredin ki, iyi ki o kasa kasa biralar aşırıldı!
Aksi halde, çocuklara sunulacaktı!
Ki, değil sunmak...
O çocuklara bira satmak dahi bu ülkenin kanunlarına göre yasak!
Ha, siz diyorsanız ki, bana ne milletin çcocuğundan ve dahi kanunların yasağından...
Kuvvetle muhtemeldir ki şaşırmam.
Ama bu kez şaşırtın beni.
Eğitime katkı verin.
Okumak isteyen, ortada kalmış çocuklara yer, yurt bulun.
Festivalin sponsoru, kasa kasa bira değil, burs versin.
Sosyal demokrat belediyesiniz ya...
Hatta, sabaha karşı "Üç Fidan Anıtı'nda" nöbetler falan tutuyorsunuz sizin Şemsi falan hepiniz.
Faraza, Şemsi Bey'e deyin ki, "bırak tüm diğer işleri... Bu milletin okumak isteyen ama olanaksızlıklar yüzünden okuyamayan çocuklarına yer, yurt ve burs ayarla."
***
Vay efendim neymiş?
"Kasa kasa biraları, resmi araçtan, janti araca kim aktarmış?"
"Yok sorumlular bulunup gereği yapılacakmış..."
"Yok, kabul edilemezmiş."
Yok, "Zafer Yıldız Bey, vaziyeti teessürle  öğrenir öğrenmez gereğinin yapılacağını kamuoyuyla paylaşmış."
Zafer Yıldız Bey...
Kendi küçük çocuğuna alkol ikram etseler ne yaparmış?!?
Geçiniz bu işleri...
Malum...
Biz gitmedik, buradayız. 
Hep aynı yerde!
***
Uyumaz da o bebek şimdi. Gazı vardır.
Al sağ omzuna, sabaha kadar gezdir.
Bebeğini gezdirirken de, unutma!
Tüm çocuklar kıymetli...

Yazarın notu 1:
Nilüfer Belediyesi ve alkollü sponsoru marifetiyle 7 kasa birayı, çocuklardan aşıran, kaçıran her kimseniz... Allah sizden razı olsun. Çoluk çocuk içecekti. Aşina olan yetişkine gitti belli ki...

Yazarın notu 2:

Dindarları, işini bilen, paragöz ve dahi hareket kaabileyeti yüksek ilan edem Bülent Arınç Bursa'ya gelmiş. Cemalettin Torun felan... Hayrola?..

Arıınç betimlememi kısa tuttum.

Uzatsam mı? 

O nasıl güzel karşılama ekibi...

Tatlım benim...

 RANT-mant iddiaları havada uçuşurken...

Ya da, uçuştuğu için destek kuvvet kabilinden?..

Siz en özgülünden mutluluğun resmini mi çizdiniz?

Anketler o kadar mı karamsar?

Dönülüyor mu?..

Üç Fidan Anıtı'nda sabahın köründe .. ku yalandan donanlar hesabı...

Siz ne yapıyorsunuz?

Bir İstanbul'a gittim geldim. 

Alayı yürek yemiş!