Sağ, milliyetçi ve sünni zihniyetin siyasi MEHDİ ilan ettiği Mansur Yavaş!

CHP'li (ülkücü) Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı, bir nevi SİYASİ MEHDİ kontenjanından, HDP hariç, 6'lı masa başta ve dahil olmak üzere tüm muhalefetin, vatanın, milletin, vatan sathındaki herkesin ama en çok da vatanını sevenlerin "kurtarıcı, birleştirici" potansiyel cumhurbaşkanı adayı ilan eden Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'la ilgili bu yazıyı yazmak için, Özdağ'ın Ahmet Hakan'ın programına da katılmasını bekledim. 
Şimdi fikrimdekini yazabilirim.

Mansur Yavaş'ı, "Kurtarıcı" cumhurbaşkanı aday adayı  ilan eden Ümit Özdağ genel toplamda ve tabii ki özetle diyor ki:
* Biz, Türkiye'nin içinde bulunduğu bu çok kritik dönemde, iç barışı sağlayacak isim olduğuna inandığımız Mansur Yavaş'ı göreve davet ediyoruz. Bu milli bir meseledir! (İç barış derken? Farkına varamadığımız bir iç savaş ortamı mı var? Ya da, Mansur Yavaş'ın cumhurbaşkanı adaylığı neden, nasıl bir milli mesele oluyor? Yoksa, yine farkına varamadığımız bir milli mücadele durumu mu var? Hayrola? Hayırdır?)

* Türk halkının çok geniş bir kesimi Mansur Yavaş isminin etrafında toplanıyor. Tüm anketler Sayın Yavaş'ı gösteriyor. (Nedenini asla anlayabilmiş değilim.)
* Bizim parti olarak da adayımız Mansur Yavaş'tır. Mansur Yavaş aday gösterilirse, biz arkasında dururuz. 
* Şayet, Millet İttifakı Mansur Yavaş'ı aday göstermezse biz gösteririz.
* Mansur Yavaş, bağımsız aday olarak çıkarsa (ve buna rağmen) Millet İttifakı da desteklerse yüzde 65-70 oranında oy alır. (NEDEN?)
* Cumhurbaşkanlığı adaylığı için adı Mansur Yavaş'tan sonra yüksek oranda geçen Ekrem İmamoğlu'nun siyasetini oportünist buluyoruz ve siyaseten Ekrem İmamoğlu'na güvenmiyoruz. (Tuhaf! Ancak bu noktada aynı fikirdeyiz.)
* Mansur Yavaş formel olarak CHP'lidir ancak biz kendisinin (ülkücü) çizgisini 1970'lerden bu yana biliyoruz. Mansur Yavaş Türk milliyetçisi bir isimdir. (Yüzde yüz katılıyorum.)
* Mansur Yavaş bizim kendisine çağrımızdan sonra yaptığı açıklamada, "aday değilim ya da olmayacağım" demedi. Yarın bir gün iş ciddiye binerse ve kendisine ciddi bir teklif giderse, "aday değilim" demeyecek. (Kesinlikle ve kesinlikle katılıyorum. Mansur Yavaş şu ana kadar inatla ve ısrarla aday değilim-olmayacağım demedi. Demiyor. Şartların olgunlaşmasını bekliyor.)
* Ahmet Hakan soru sormasa, CHP Genel Merkezi tarafından birçok kere aday olduğu ilan edilen, parti örgütleri ve hatta tabanı tarafından bu adaylık pozisyonu kabullenilen, benimsenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu pozisyonunu program anına kadar ısrarla yok sayan Ümit Özdağ, ancak ve ancak soru üzerine şunu diyor: Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday olacağını düşünmüyorum. Kafasındaki  adayı son aşamada açıklayacaktır. (Yine Ekmeleddin İhsanoğlu dönemindeki gibi emrivaki yapacak) Şayet Mansur Yavaş gibi bir aday varken Kılıçdaroğlu kendisini tercih ederse bu, hem CHP'ye, hem de Türkiye'ye yapılan bir kötülük olur. Kılıçdaroğlu'nun aday olması halinde Türkiye çok ciddi bir kutuplaşma içine girer ve bu kutuplaşma Recep Tayyip Erdoğan'ın lehine olur. (Ümit Özdağ burada üzeri kapalı olarak, benim de aylar önce açık açık yazdığım ve yazdığım için de bir dünya hakaret işittiğim Alevi-Sünni kutuplaşması ihtimalini üzeri kapalı olarak, bir nevi kaçak güreşerek anlatıyor. Ve diyor ki: Bu ülke Alevi bir Cumhurbaşkanı seçmez! Hele ki karşısında, ne olursa olsun muhafazakar kesimin desteklemekten vazgeçmediği Recep Tayyip  Erdoğan gibi bir isim adayken!) 

Demek ki neymiş?

"Bu ülkenin sandıklarından Alevi bir cumhurbaşkanının çıkabilmesi, günümüz koşullarında farazi bir ihtimaldir" yazmak, tatsız, sevimsiz ve hatta çok utanç verici bir ifade olsa da, bir temenni falan değil, bal gibi bir siyasi ve sosyolojik analizmiş! 
Ha bunu Ümit Özdağ ve Kılıçdaroğlu'nun adaylığına ısrarla karşı çıkan diğer siyasi liderler popülist davranarak, kaçak güreşerek söylüyor. Biz takır takır nete getirmişiz. O  kadar. 

Bu arada, uzadıkça uzayan parantez ısrarla devam ediyor:
(Ben Kemal Kılıçdaroğlu'nun bari bu kez, Ekmeleddin İhsanoğlu ya da Abdullah Gül gibi isimleri aday göstermek isteyebileceğini düşünmüyorum. Aslında zaman zaman düşünüyorum, ancak, düşünmek dahi istemiyorum! "O kadar da olmaz!" diyorum. "Mümkün değil!" diyorum. Daha başka şeyler de diyorum ancak onları buraya yazmak olmaz.)
* Bizim Mansur Yavaş ismini gündeme getirmemizin ardından HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş bir çıkış yaparak, Yavaş ismine soğuk baktığını ortaya koydu ve Ekrem İmamoğlu'nu işaret etti. (Doğru. HDP'nin öncelikli tercihi Ekrem İmamoğlu. İkinci sırada Kemal Kılıçdaroğlu var.)
* Biz bu milli görev için Yavaş ismini önermekle, HDP'nin dayatmalarının Türk siyasetine yön vermesinin önüne geçtik.

***
Durum böyleyken böyle.
Ümit Özdağ, gerçekten de strateji konusunda hoca olduğunu ortaya koydu.
Ve muhalif siyaseti tam anlamıyla kilitledi! 
Bunu, Millet İttifakı'nın ortak adayı olmaya hazırlanan-öyle olacağını uman Kemal Kılıçdaroğlu'nu, bana göre, nezaketsizce yok sayarak yaptı. (Kılıçdaroğlu seçilemez demek başka şey. Kemal Kılıçdaroğlu adaylık meselesine hiç yönelmemiş gibi yaparak, Kılıçdaroğlu'nun deklare edilmiş bu niyetini tamamen görmezden gelmek başka şey.)
Bunu, vatanı sevenler, iç barışı isteyenler, şu milli mücadele sürecinde (siyasi bir pozisyon değil de mehdi mübarek) ülkesini düşünenler Mansur Yavaş'ı cumhurbaşkanı adayı olarak göstermelidir, manipülatif yaklaşımıyla yaptı. 
Bu durumda, Mansur Yavaş'ı cumhurbaşkanı adayı olarak göstermemek bir nevi vatan hainliği! 
Bunu, Ekrem İmamoğlu ihtimalini tamamen "HDP'nin adayıdır kendisi" algısını çok ajitatif bir şekilde sunarak ve pazarlayarak yaptı.
Hasılı Ümit Özdağ, son derece mahir bir stratejist olarak 6'lı masayı bir güzel trolledi!
Algının, olgudan üstün olduğu teziyle hareket etti. Şu ana kadar da gayet başarılı bir  şekilde yol aldı.
...Da!
Bu konuyla ilgili başka yazılara da halim kalsın diye şimdilik tek bir şey sormak istiyorum.
Ve bunu da, cidden anlamadığım için sormak istiyorum.
Toplumun genelinden, genelinin yöneliminden, o genelin vatan millet sevgisinden, milli mücadele (!) azminden azade olarak sormak istiyorum.
Kamuoyu araştırmalarının çoğunda açık ara farkla Mansur Yavaş'ı Cumhurbaşkanı adayı ve tabii finalde Cumhurbaşkanı olarak görmek isteyen o çoğunluk...
Eyyy o çoğunluk...
Şahsen ben Mansur Yavaş'ı çok az tanıyorum. 
Ya da, cumhurbaşkanı olmasını isteyebilecek kadar çok tanımıyorum.
Mesela, insan haklarına, hukuk devletine, demokratik hak ve taleplere, özgürlüklere nasıl bakan bir isimdir? Bilmiyorum. 
Yanı sıra, kadın haklarına, kadına yönelik şiddete, cinsiyet eşitsizliğine, tek bir cinsin diğer cins üzerindeki edepsiz zorbalığına nasıl baktığını bilmiyorum?
Ekonomik açıdan fena halde dardayız. Maydanoz alırken düşünüyoruz!
Ben Mansur Yavaş'ın bu ülkeyi ekenomik refaha nasıl kavuşturacağını bilmiyorum. Kurtuluş reçetesi var mı? Varsa nedir? Bilmiyorum.
Gelir dağılımındaki eşitsizliği nasıl çözer? Çözer mi? Ne yapar? Bilmiyorum.
Dış politika konusunda yönelimi, önceliği nedir? Hiç bilmiyorum.
Hasılı, ben Mansur Yavaş hakkında iki şeyi biliyorum.
Bir: Sağcı ve Türk Milliyetçisi bir isimdir.
İki: Ankara'da başarılı işlere imza atmıştır. Bunu yaparken de, akçeli işlerden uzak durduğu için Ankara halkının sevgisini kazanmıştır.
Ötesi yok benim için. Bilinmez!
Vatanı olduğu kadar Allah'ını seven Türk halkı...
O anketlerde Mansur Yavaş ismini (İddia o ki) açık ara farkla ilk sırada söyleyen herkes... İnsaniyet namına bana-bize de anlatın. 
Siz benden, bizden farklı olarak ne biliyorsunuz?
Neye güveniyorsunuz?
Neden Mansur Yavaş diyorsunuz?