Hava Durumu

İktidar hatta dükkan sizin ama memleket bizim!

Yazının Giriş Tarihi: 12.10.2016 18:41
Yazının Güncellenme Tarihi: 12.10.2016 18:41
Yok, olmayacak.

Bizim gibi sıradan faniler, bu ülkede ne döndüğünü? Kimin kiminle döndürdüğünü asla anlayamadan öylece kuruyup gidecek.

Mevzuyu ilk duyduğumda şaka zannettim.

Hani sırf "yok artık! Daha neler!" Densin diye masuzcuktan söylenen şeyler vardır ya...

Sen söylersin, millet abartıdaki isabete tav olup yerlere yatar gülmekten. Sonra biri, bir tık üzerine çıkabilmek için abartıya gaz verir. Ya harbiden daha komik olur, ya da lüzumsuz yere ziyan...

Hasılı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ile BTSO Başkanı İbrahim Burkay'ın iyice dünürleşeceği o düğüne katılma ihtimali, (Bu arada, geçenlerde rüyamda iki kere bizim eve gelip, giderken de elini öptürdü.) Nasıl desem... Misal, hakikaten çat kapı bizim eve gelme ihtimalinden çok daha düşüktü bana göre.

Yok artık! Dı...

Daha neler? Di..

Taaa ki, Şehir Gazetesi Yazarı Mahmut Çakmak, bu melun ihtimali "O Tuzak Düğüne Gelme Reis" başlığı ile ciddi ciddi köşesine taşıyıncaya kadar.

O zaman durum değişti.

Kapı gibi bir, "nasıl yani?" Sorusu gündeme geldi.

***

Allah sizi inandırsın, bundan sonrasını en safiyane hislerimle, bildiğiniz saf saf, ziyadesiyle şaşkın, hatta bilgisayar ekranına melul melul bakarak yazıyorum.

Şimdi durum şu mu yani?

Yanı yöresi, önü, arkası, sağı solu FETÖ'cülükten sobelenmiş!

Envai çeşit FETÖ'cü iddiasının ta magmasında olan...

Hala ulvi görevlerinin başında olmaları bile kamuoyunun hatırı sayılır kesimine dert olan bu iki ismin yavruları (bu arada Allah mesut bahtiyar etsin) hayatlarını birleştirirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan o düğüne gelecek!?!?!

Gelmekle, yalnızca o iki gencin en mutlu günlerine tanık olmakla kalmayıp, her iki isim ve yapıyı da envai çeşit iddiadan çekip çıkaracak, aklayıp, tertemiz edip, cilalayıp gidecek?

Tamam...

Parti, iktidar, hatta dükkan sizin!

De...

Üzerine çökülmeye çalışılan memleket de bizim.

Sizler gibi gerçeklik duygumuzu yitirmeye, salağa yatmaya, yatırmaya mecbur muyuz?

Ülkenin başına açtığınız tüm belalara ahir ömrümüzce katlanmak zorunda mıyız?

Sizin çıkarlarınızla semiren kaideniz tatlı diye, biz sebep olduğunuz kepazelikleri dünya değiştirene kadar çekmek zorunda mıyız?

***

Bu arada, gerçekten gönülden sevenleri tenzih ederim, lakin bilhassa 15 Temmuz sonrasında sıfır hata payıyla gördük ki...

En azından ben yüzde yüz gördüm.

AK Parti içinde, "öl de, ölelim Reis!" Diye yıllarca ahkam ve teatral poz kesen... Bu mahareti karşısında da dünya nimetlerinin dibini gören, samimiyetsiz, çıkarcı, fena yalaka, iğrenilecek ölçekte dalkavuk bir çete var!

Biraz Yılmaz Güney filmi repliği gibi olacak ama, bu gruptakiler ne ağzından düşürmedikleri "dava" larını, ne de kula kulluk etmekte beis görmeyecek oranda abartarak lanse ettikleri gibi "Reis" lerini sevmiş.

Sevilen, kendi tatlı canlarına gani gani sundukları iktidar nimetleriymiş.

Net!

Bir başka gün bu minvaldeki zübükleri daha net bir şekilde ele almak üzere, "FETÖ'cü aklama konseptiyle" kotarıldığı iddia edilen düğün-dernek işine gelecek olursak...

Tayyip Erdoğan, her iki isim de bahse konu iddialardan önce hukuk nezdinde ardından da kamuoyu vicdanında aklanmadan...

Haklarındaki iddialarının alayının isnatsız olduğu nete gelmeden...

Mesela ben, bu yazıyı yazdığım için fena halde mahcup olmadan...

Değil o düğüne, bahse konu yapıların hileyle kotarılmış her hangi bir organizasyonuna dahi getirilirse!

Samimi olduğuna inanmak istediğimiz FETÖ ile mücadele meselesi o dakika kadük olur, yalan olur!

Net!

İlaveten, toplum olarak zaten bir tutam kalan aklımızın sınırlarındayız. Artık hepten güvensiziz, vesveseliyiz, işkilliyiz! Sağlam temellerin emeği olan paranoid hezayanlardayız!

Üzerine bir de, yenilir yutulur gibi olmayan o iddialar, bizzat Cumhurbaşkanı tarafından yerle yeksan ettirirlerse!

Şayet Tayyip Erdoğan, totalde bu ülkeyi, demokrasiyi ve bağımsızlığımızı...

Ve fakat özelde bizzat kendisini hedef alan FETÖ'cü kalkışmanın, Bursa'daki en mimli iddia muhataplarının o organizasyonuna gelirse, yani getirilirse...

Cümleten büyük geçmiş olsun.

Daha da bu ülke iflah olmaz!

***

Vesileyle, şimdi Erdoğan sevginizi görelim.

Hakiki mi, şov mu?

Gönülden mi, cüzdandan mı?

Öncelikle, tonla para alan danışmanlarınınkini görelim.

Sonra, yakınındakileri görelim.

Ardından AK Parti teşkilatlarını...

En çok da Bursa'yı...

Fomara'daki müsamerede çay, çorba dağıtmaya benzemiyor gelinen nokta.

Hile var. Desise var!

Siz gerçekte "Reis"inizi ne kadar sevdiniz, hadi finalde bilemiyor olalım.

Lakin biz bu memleketi, sizin ve türevlerinizin başımıza açtığı belalardan bir gün kurtulmak umuduyla, yalnızca helalinden ve insan gibi yaşamaya tav olarak hakiki bir samimiyetle sevdik.

Size göre Reis, bana göre bu ülkenin (elbette hiç bir dahlimiz olmadan) seçilmiş Cumhurbaşkanı...

Yanıltılmasına, hatta daha açık bir dille ifade edecek olursak, hileyle yönlendirilmesine izin verirseniz, benim ve benim gibi, gelinen nevrotik noktada zerre kadar sorumluluğu, hatası olmayan insanların demokratik bir ülkede yaşama umudunu, ihtimalini yok etmiş olursunuz.

Dediğim gibi:

İktidar sizin, güç sizin hatta dükkan sizin!

Ama layıkıyla yaşamak istediğimiz memleket de bizim.

 
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.