Hava Durumu

Bir babanın uyuşturucu çetesi karşısındaki ibretlik mücadelesi!

Yazının Giriş Tarihi: 18.04.2018 20:54
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.04.2018 20:54

Telefonda, yazılarımı uzun yıllardır takip eden duyarlı, mücadeleci ve son derece cabbar bir baba...

"Çocukların, gençlerin başına bela olan uyuşturucu ile ilgili yazınızı ve çağrınızı okudum.

Çocuğunu, uyuşturucu çetesinin elinden son anda kurtarabilmiş bir baba olarak bu konudaki mücadelenizde sonunu kadar yanınızdayım. Bu desteğe de oğlumun başına geleni ibret olarak anlatarak başlamak istiyorum. Anlatacaklarımı toplumun ve anne babaların bilmesi için lütfen yazın" dedi.

Ve insanı gerçekten kahreden o korkunç süreçte oğlunu uyuşturucu çetesinin elinden nasıl son anda alabildiğini anlattı.

***

Varlıklı bir aile bahse konu olan.

Hem okurum hem de eşi gayet iyi eğitim almış, çocuklarıyla son derece ilgili, aklı başında insanlar.

Okurum bundan bir yıl kadar önce, lisede okuyan oğluna limitini kendi belirlediği sınıra kadar düşürttüğü kredi kartını veriyor:

"Delikanlısın... Al bunu yanında bulunsun. Yarın bir gün cebinde para olmazsa kimseye karşı mahcup olma!"

Varlıklı bir aile için belki makul kabul edilebilecek, bana kalırsa lise çocuğu için son derece yüksek bir limiti var bu kartın.

Hatta yine bana kalırsa, ebeveynlerin lise çağındaki çocuklarına kredi kartı vermesi daha en başından çok ama çok (netekim bu olayda da ortaya çıkacak ki) tehlikeli!

Okuduğu okulun birincisi olan, fevkalade başarılı bir çocuk okurumun oğlu.

Haytalıkla, serserilikle zerre kadar ilgisi yok.

Buna rağmen, çocuğun bir yıl kadar önce sigaraya başlamaya kalkışması son derece dikkatli ve duyarlı bir insan olan okurumu işkillendiriyor ve o günden sonra oğlunu çaktırmadan yakın takibe alıyor.

Nereye gidiyor, kimlerle gidiyor? Kaçta geliyor, kaçta gidiyor?

Daima takipte.

Derken, okulda son derece başarılı olan ve üniversitede hedefi olan bölümü kazanabilmek uğraşan çocuk Nilüfer'deki bir butik dershaneden özel ders almaya başlıyor.

Zaten ne oluyorsa da işte bu süreçten sonra oluyor.

Okurumun oğlunun da aralarında olduğu öğrenciler, dershane çıkışında "hava almak, kafayı dağıtmak için gittikleri" bir parkta yaşıtları olan başka gençlerle tanışıyor.

Ama ne gençler...

Ellerde tesbih!
"Buraların kralı biziz. Başınıza bir iş gelirse anında hallederiz"
ayağındaki ziyadesiyle avantür tipler...

Ve arkadaş oluyorlar.

(Bu arada, okurum olan baba tüm bunları, bu çocukların ne menem tipler olduğunu falan sonradan, olay patladığında öğreniyor.)

Derken bir gün, oğluna kredi kartını verdiği bankadan babaya bir mesaj geliyor:

"ATM'den limit aşımı bir miktar çekmek istediniz! Onun yerine şu kadar çektiniz!"

Okurum derhal oğlunu arıyor:

"Hayırdır evladım? N'apıcan o kadar parayı?"

Arkadaş zannettiği çetenin eline düşen ve tehdit altında olan (Tabii çocuğun tehdit altında olduğu da sonradan öğreniliyor) çocuk babasına yalan söylemek zorunda kalıyor:

"Kartımı kaybettim. Kimin ne kadar para çekmeye çalıştığından haberim yok!"

Ahhhh.

Ah ki ne ah...

O esnada korkuların en büyüğünü yaşıyor çocuk.

Ne bela tipler olduklarının geç de olsa farkına vardığı, ancak ellerindenn kurtulmayı başaramadığı o çetenin annesine ya da kardeşine bir kötülük yapmasından korkuyor ve bu yüzden de yalan söylüyor.

Ve fakat...

Dediğim gibi, dikkatine ve mücadelesine hayran olduğum baba kül yutmaz bir ebeveyn...

"Bu işte bir iş var" deyip dedektif gibi araştırmaya başlıyor.

Ulaştığı sonuç ise korkunç!

Büyük mücadeleler sonucunda eline geçen görüntülerde oğlu ve "serseri bir tip" diye betimlediği bir genç, bankanın mesajla uyardığı o saatte ATM'den para çekiyor!

Üstelik, yine aynı görüntüde oğlunun tehdit edildiği ve parayı korkuyla istemeden çektiği de gün gibi ortada!

***

Sonrası çorap söküğü gibi geliyor.

Zira artık oğlu tüm korkusuna rağmen daha fazla yalan söyleyemiyor babasına.

Hem eline düştüğü çeteyi hem de kendisini nasıl tehdit ettiklerini tek tek anlatıyor.

Ve tabii bu çetenin uyuşturucu sattığını!

"Erkek adamsınız!" Goygoyuyla kendilerini önce sigaraya sonrasında da uyuşturucuya alıştırmaya çalıştıklarını da anlatıyor.

***

Okurum oğlunu dikkati ve mücadelesi sayesinde o bela çetenin elinden başına bir şey gelmeden kurtarabilen şanslı bir baba...

Ya diğer çocuklar?..

"Ben oğlumu kurtardım ama kurtulamayan çocuklar var ve bu gidişle daha çok çocuk bu uyuşturucu çetelerinin eline düşecek!"

Diyen okurumun, benimle ve siz okurlarımla başından geçen bu korkunç ama ucuz atlatılmış olayı paylaşmasının sebebi de zaten bu çetelerin hedefindeki başka çocuklar.

Bir önceki yazımda da vurguladığım gibi, tehlike zannettiğimizden, edebildiğimizden çok daha vahim boyutta!

Bunu bana ulaşan benzer durumdaki çok sayıda anne babanın çaresiz feryadından, biliyorum.

Ve onlara da söz verdiğim gibi, asla pes etmeden bu konuyu elimden geldiğince gündemde tutacağım.

Onlar izin verdiği ölçüde, uyuşturucu çetelerinin çocuklarını nasıl hedef aldığını, nasıl pençesine düşürdüklerini aktaracağım.

Tabii hiçbir çocuğu mimlemeden, ifşa etmeden, asla incitmeden....

Taaa ki ses gelene kadar!!!

*****

Yazarın notu:

Bana oğlunun başına gelen bu korkunç olayı tüm detayıyla anlatan (okurumla karşılıklı aldığımız karar gereği bir çok şeyi muğlak bırakarak sadece ana temayı aktardık) o dikkatli ve mücadeleci babaya ve bana verdiği desteğe çok teşekkür ederim.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.