Kemal Kılıçdaroğlu hırslarıyla ittifakı dağıttı dağıtacak...

Sonbahar yaklaştı.
Havalar soğuyacak ama siyaset daha çok ısınacak.
Henüz tatil falan yapmasam da yaz rehaveti benim de üzerime çöktü.
Rehaveti bırakıp sahaya inelim o halde...
***
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2023 veya öncesinde yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri için kolları sıvadı. Ama öyle adımlar atıyor ki, muhtemelen bin bir güçlükle kurulan ve zor ayakta duran kurulan Millet İttifakı, Kılıçdaroğlu'nun hırsları nedeniyle dağılıp gidecek...
Neden mi böyle düşünüyorum?... Anlatayım...
Kemal Kılıçdaroğlu cesaretini topladı ve yıllar sonra Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısına aday olarak çıkabilmek için neredeyse seferberlik ilan etti...
Ama İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'den onay almadan... Alacak gibi de görünmüyor.

Ama olsun, Kılıçdaroğlu önünde koyduğu hedefe doğru hızla yol alıyor.
Hatta bunun için önündeki Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş engellerini bile kaldırdı... İş kaldı Meral Akşener'i ikna etmeye... Fakat bu pek mümkün görünmüyor.

***
Şimdi öncelikle son günlerde olan bitenleri bir hatırlayalım... Hatırlayalım ki, ne anlatmak istediğimiz daha kolay anlaşılsın.
Başlayalım o halde...
Kılıçdaroğlu'nun adaylığı için ilk hamleyi CHP Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu yaptı.
Kuşoğlu, Çankaya Belediyesi'nin düzenlediği açılış töreninde yaptığı konuşmaya Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun selamı ileterek başladı. 6 Temmuz'da yapılan o törende, Bülent Kuşoğlu aynen şu cümlelerle başladı konuşmaya;
"Sayın genel başkanımız, Cumhurbaşkanı adayımız(!!!)  Kemal Kılıçdaroğlu'nun sevgi ve saygılarını iletiyorum...
Peki, Ana muhalefet partisinin genel başkan yardımcısı, genel başkanına danışmadan, haberi olmadan böyle bir konuşma yapar mı sizce?
Bence yapmaz.
Böyle bir açıklamayı, sormadan etmeden, izin almadan; bırakın deneyimli bir siyasetçi olan Bülent Kuşoğlu'yu, kasaba siyasetçileri bile yapmaz...
Kemal Kılıçdaroğlu'nun önüne koyduğu hedefe giden yolda atılan bu ilk adım sonrasında siyasi kulisler önceden planlandığı gibi hareketlendi haliyle...
Bu açıklama sorasında da planın ikinci aşamasına geçildi.
Kemal Kılıçdaroğlu Sözcü Gazetesi'nden Emin Çölaşan'a şunları söyledi.
"Sayın Kuşoğlu zamansız bir açıklama yapmış, üzülerek haberim oldu. (!!!) Biz Cumhurbaşkanlığı seçimine Millet İttifakı olarak diğer partilerle birlikte gireceğiz. Onlara danışmadan, onların onayı alınmadan, birlikte karar verilmeden, şu veya bu kişinin aday olacağını açıklaması yanlış oldu."
İnansak mı ki?... Bu cümleleri duyan da Kemal Kılıçdaroğlu'nun Millet İttifakı'nın diğer adaylarına sormadan adım atmadığını zanneder. Haydi, bunlara inanmış gibi yapalım... Bülent Kuşoğlu, güya sormadan danışmadan böyle bir açıklama yapmış olsun... İyi de Kemal Kılıçdaroğlu 27 Mart'ta Bursa'ya geldiğinde bu kez de Bursa'nın Büyükşehir Belediye Başkan adayını üstelik kendisi ilan etmişti. Ortada fol yokken, yumurta yokken Mustafa Bozbey'in elini hava kaldırıp Millet ittifakının ortak adayı ilan etmişti.
Kılıçdaroğlu o zaman da Meral Akşener'e sormamıştı, şimdi de sormadı... İyi Parti'yi çantada keklik mi görüyor acaba?...
Pekiii, planlı olduğu gün gibi aşikâr olan bu hareketler karşısında İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ne düşünüyor acaba?
Ben söyleyeyim mi?... Hiç iyi düşünmüyor...
Zira Merak Akşener 12 Temmuz'da Tunceli'de esnaf ziyareti yaptığı sırada gazetecilerin sorusuna öyle bir cevap verdi ki, Kemal Kılıçdaroğlu muhtemelen, "Acaba ittifak dağılır mı?" diye hop oturup hop kalktı. Kılıçdaroğlu'nun yüreğini ağzına getirdiği kesin olan o açıklamasında Akşener şunlar söyledi:
"Biz 24 Haziran'da CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti olarak gittik ama 31 Mart'a sadece CHP ve İYİ Parti olarak gittik.(!!!) Millet ittifakı nasıl olacak, biliyor muyuz? Hayır. (!!!) Kimler dâhil olacak, biliyor muyuz? Hayır. (!!!) ... Şimdi ne var? Millet İttifakı kaç partiden oluşacak, onu biliyor muyuz? (!!!) Ben İYİ Parti Genel Başkanı olarak bilmiyorum. (!!!) Bu telaşı anlayabilmiş değilim ben. Biz, Gelecek Partisi ve Deva Partisi'nin Genel Başkanları aday mıdır değil midir ben bilmiyorum, (!!!) sonra belediye başkanlarımız aday olacak mı bilmiyoruz. (!!!)

İşte bu cümleler Kemal Kılıçdaroğlu'na ciddi bir uyarıydı aslında. Anlayana...

Ama Kemal Kılıçdaroğlu önüne koyduğu hedeften vaz geçmeyeceğini yine gösterdi.
Nitekim 2 Ağustos'ta Sözcü Gazetesi'nden Ruhat Mengi'ye konuşan Kılıçdaroğlu, "Millet İttifakı derse ki 'Siz aday olun', kabul ederim. (!!!) Çünkü onurlu bir görev Cumhurbaşkanlığı ve onurlu görevin çok ötesinde Türkiye'ye gerçek anlamda demokrasiyi getirecek kişi olacak." diyerek hedefine doğru bir adım daha attı. Bununla da yetinmedi Kılıçdaroğlu. 6 Ağustos'ta Habertürk TV canlı yayınına katıldı. Orada kendisine yöneltilen bir soru üzerine, "Büyükşehir belediye başkanları bir dönem daha devam etmeli.(!!!) Başarılarının sürekli olmasını isteriz.(!!!)" diye cevap verdi. İşte Kemal Kılıçdaroğlu bu açıklama ile zımnen, "Aday benim, İmamoğlu ve Yavaş boşuna heveslenmesin" demiş oluyor..(!!!)
Kısacası, Kemal Kılıçdaroğlu bu kez Cumhurbaşkanlığı adaylığı için var gücüyle çalışıyor. Yapılacak ilk seçimde Millet İttifakı'nın ortak Cumhurbaşkanı olmak için yanıp tutuşuyor.
Bilmem anlatabildim mi?
***
Bu arada bu gelişmeler gösteriyor ki, Bursa'da Mustafa Bozbey'in Millet İttifakı'nın ortak adayı olması pek kolay olmayacak.  Bunu da sonraki yazıda kaleme alalım...