Hava Durumu

KABUK KIRILINCA

Yazının Giriş Tarihi: 12.11.2021 09:33
Yazının Güncellenme Tarihi: 12.11.2021 09:33

Sanırım yapılması en zor işlerden biridir iyi bir belgesel çekmek. İzleyicinin filme entelektüel ve
duygusal bir bağı olmalıdır çünkü. Yapımcısı tarafsız ve açık fikirli olmalıdır. Gazeteci - yazar Barış
İnce bu tanımlamaya uyan bir çalışmayla sesini duyuruyor bu kez. Belgeselin ismi "Kabuğu Kırmak"
Bugün Bursa'ya yaşamımı sürdürdüğüm İzmir'in gözde lezzetlerinin birinden yola çıkarak yapılan bu
belgeselden söz etmek istiyorum. Bursa'da da midye sevdalıları var, biliyorum. Bursa'da da
tutunmaya çalışanlar var...


İzmir'in seyyar lezzetlerinden biri olan midyenin hikâyesi, kalabalık seyircisiyle 7 Kasım'da buluştu.
Ahmet Adnan Saygun Kültür Merkezinde yani İzmir'in tam ortasında, bu kente çoğumuza basit
görünen bir yemek sayesinde tutunan, İzmirli olmayan ama İzmirlileşmiş insanları izledik. Geçimini
midyeden sağlayan babalar, oğullar tanıdık." Midyeciler Mardinli olur" klişesinin geçmişte kalmadığını
gördük. Bu uğurda yaşanan trajedilerden de belgeseli izlerken haberdar olduk.
Sarsıcıydı.


İzmirli gazeteci, Mardinli midyecilerle göçü, yoksulluğu, hüznü konuşup izleyicisini sosyal bir
gerçeklikle yüz yüze getiriyor. Köşe yazılarında, öykülerinde, romanlarındaki tavrını korurken,
belgeseliyle tanıştırdığı, aslında pek çoğumuzun da gözüne aşina olan midyeci gençlerden biri
yüzümüzde kocaman bir gülümsemenin de sebebi oluveriyor.


En çok Mardinli ustaların elinden çıkıp satılan midyelerin öyküsünün içine girince fark ettik ki onlar
sermaye istemeden yapılabilen bu işe dört elle sarılmışlar. Bir meslekleri olmadan, sehpalarını
tepsilerini alarak başlamışlar. Şimdi isimleri ün yapmış olanlar var. Midyenin tutunma öyküsünün
belgeselde karşımıza çıkan insanların tutunma öyküleriyle ilişkisini bir edebiyatçı zihni ve gözüyle
izliyor olmak ayrıca etkileyici.


Belgesel gösteriminin ardından konuşan Barış İnce, midyenin İzmir için önemini vurgulayarak;
"Bir kenti kent yapan nedir? Rengârenk duvarlar mı? Cumba balkonlar mı? Kadınların kadeh tutuşları
mı? Yoksa duvarı yapan ustalar mı? Cumba balkonları yapanlar mı? Kadehi dolduranlar mı? Belki
hepsi... Birçok ülkeye gittim, birçok şehir gezdim. İzmir kadar insanı kendine benzeten bir şehir daha
görmedim. Bunda birçok şeyin payı vardır ama kalanı ve gideniyle bu kente herkesin emeği vardır. Biz
pek çok şeyin kıymetini yeni anlıyoruz. Cumhuriyet gibi, laiklik gibi... Hala değerini fark edemediğimiz
şeyler var. Gündelik yaşantımızda fark etmediğimiz farklılıklarımızla beraber yaşamak ve alın teri.
Bunu da fark edince daha güzel günler yaşayacağız"" sözleriyle hepimizi duygulandırdı. Atölyesinde
öğrenci olma mutluluğunu paylaştığım arkadaşlarım adına da söyleyebilirim ki bir kez daha gurur
duyduk onunla.


Müthiş bir gözlemci Barış İnce. Anlattığı hikâyenin büyük bir emeğin hikâyesi olması onu yakın
tanıyanlar için şaşırtıcı değil. Doğup büyüdüğü kente midye dolma üzerinden bakıp Mardinli göçmen
ailelerle Giritli mübadillerin Kadifekale semtinde kurduğu dostluk, onları kente bağlarken, büyük
emekle üretilen bir yiyeceğin "kentli" kimliğin oluşumuna nasıl katkı sağladığını gözümüzün önüne
seriyor.


Görüntü yönetmenliğini ödüllü yönetmen Metin Kaya'nın yaptığı belgeselin müziklerinde Erdal Güney
imzası var. Senaryo asistanlığını Can Uğur üstlenmiş. Danışmanlık Nejat Yentürk'ün uzmanlığıyla,
tasarım Serkan Yolcu farkıyla karşınızda olacak. Ercan Kesal'ın ve Zeynep Altıok Akatlı'nın desteği
belgesele güç vermiş. İzmir Büyükşehir Belediyesi çatısı altında kurulan İzmir Sinema Ofisi yine

belgesele kurumsal destek veren yapılardan. Bu çalışmanın bir de kadın kahramanı var. Bu emeğe ilk
andan itibaren yürekten inanan yapımcı Sevil Gemici İnce hikâyeyi ve süreci kapsayan güçlü biri.
Bu bir tutunma hikâyesi.


Hikâye hepimize anlatıldı. Bursa, benim için hikâyelerin kıymetini bilecek şehirlerin en başında
geliyor. Şehirlerin, insanların, yolların, yolculukların ve elbette göçün...
Kabuğu Kırmak gösterime girmeden önce fragmanıyla da çok ilgi gören bir belgesel. Festival
gösterimlerinde ilgi çekeceğinden kuşkum yok. Barış İnce hikâye toplamaya devam ettiği sürece biz
yaşama dair gözümüzden kaçan pek çok şeyle yüzleşeceğiz.
Midyenin kabuğunu kırınca içinde olanla yüzleştiğimiz gibi...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.