Hava Durumu

CANIMIZ YANIYOR

Yazının Giriş Tarihi: 03.08.2021 09:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.08.2021 09:57

Canı yanan bir ülkeyi can sıkmadan nasıl anlatmalı?

Günlerdir ateşler içindeyiz. Yangın haberleri içimizi yakıp kavuruyor.

Binlerce ağacı ve hayvanı "can" olarak görmeyenleri gördük, sarsıldık.

Canını hiçe sayan, ölüme koşmayı göze alanları, kaybettiğimiz o yüce gönüllü insanları gördük. Duygularımız deniz dalgalarına benzedi.

Çaresizliğinden yitip gidenleri gördük, eksildik.

Kabarıp şişen bir üzüntüyle doluyuz, çok yıkıcı.

Bir gün toplum olarak çatlayacağız, acıyla üzüntüyle iltihaplanmış kanlarımız fışkıracak gibi hissediyorum.

Bu acıları yaşamak zorunda mıydık?

Bu yangınlar, bunca canın yitip gitmesi kaçınılmaz bir kader miydi?

 Nerelisiniz,  neredesiniz, kaç yaşındasınız, nasıl görünüyorsunuz bilmiyorum. Umutlarınızı ve beklentilerinizi bilmiyorum. Sizler için de bu böyle. Bilmediğimiz milyonlarca insan var. Tek ortak tarafımız şu aslında; Yeryüzünün belirlenmiş bir zamanında yaşayan canlılarız biz. Ortak özelliğimiz insan olmamız. En geç yüz yıl sonra bugün doğan bir bebek de şu anda yaşayanlardan hiç biri de dünyada kalmayacak...

Dedenizin babasının ismini biliyor olabilirsiniz. İhtimaldir. Ya dedenizin dedesinin? Ya onun dedesinin adını biliyor musunuz?

Bilinmezliklere uzanan bir geçmiş... Gelecek için de bu böyle.

Çocuğunuzun ismini bilirsiniz, torununuzun. Yaşam şansınız olmuşsa torununuzun çocuğunun ismini de bilirsiniz. Ya onun çocuğunun ismi?

Sizin hatırlamadıklarınızı sizden sonra gelecek olanlar da hatırlamayacaklar. Nesiller içinde bir ömür boyu süren rollerimiz var. Denk düştüğümüz bu zamanla ilgili hatırlanacak güzel şeyler de var elbette ama büyük bir kötülük kuşatması altındayız. İsimlerimizi değilse de yaptıklarımızı, kattıklarımızı, çoğalttıklarımızı bıraksaydık onlara.

Yaşadığımız mahalle, şehir, ülke. Evren o kadar büyük ki. Asırlar içinde ne kadar yoksak, evrenin içinde de o kadar yokuz. Işığı bize ulaşmayan başka dünyaları düşünün.

Bu dünyada geçirdiğimiz ortak zamanın bizi birbirimize yakın etmesi gerekir.

Neden yakıp yıkıp yok ediyoruz?

Bize emanet edilenlere sorumluluklarımız var.

Kimseye kızmadan, kimseye saygısızlık etmeden, özgürce yaşamak bu kadar zor olmamalı.

Utanarak yaşamak, yaşıyor olmanın bedeli sanki.

Hırsları boylarından daha büyük insanlardan, içinden geçmeye çalıştığımız bu zamandan korkuyorum.

Canım çok sıkkın.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.