Hava Durumu

ANISI GÜZEL

Yazının Giriş Tarihi: 11.08.2021 10:43
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.08.2021 10:43

Sadece insanoğluna özgü bir zaaftır farklı olmayı istemek. Farklı olmak için hiçbir çaba göstermemek de ayrı bir zayıflıktır.

Elbette bir zorunluluktan söz etmiyorum. Kimileri farklıdır kimileri değil.

Yaşadığımız ömürden neler hatırladığımıza baksak...

Hayatımızı ne kadar özel ne kadar önemli yaşadığımızı gösteren anılarımıza...

 Bize sunulmuş bu ömürden neler hatırlıyoruz?

Bunca kalabalığın içinde sadece bize ait olan yaşanmışlıklar...

Bazı anılarımız birbirine benzer. Nişanlar, düğünler, çocuklarımızın doğumu, geçirdiğimiz bir kaza, askere gidiş, işe ilk başladığımız gün, ilk maaş... Bunlar hep birbirine benzerler.  Benzer anıların dışına çıkanlar hayatımızın ne kadar doyurucu yaşandığının göstergesidir. Ne kadar çok ya da ne kadar az yaşadığımızın belirtisidir onlar.

Farklı olmak zorunda değiliz elbette. Kimileri farklıdır, kimileri değil.

Farklı olamamanın tadını çıkarıp sünnet, düğün, askerlik, diploma anılarımızla mutluysak da güzel. Yeter ki mutlu olalım. Mutlu olmamız gerektiğini düşündürsün bize anılar.

Bir astronotun, bir itfaiyecinin, bir savaş muhabirinin, bir bilim adamının diğer insanlardan farklı anıları vardır elbette. Onların anıları da kitap olur, filmler yapılır, belgeseller izleriz.

Aydınlık insanlar insanlığın ortak bahçelerine şiirler, öyküler, romanlar, müzikler, heykeller, filmler hediye ederek geçerler bu dünyadan. Uzanan elleri ellerinin arasına alırlar, konuşmadan anlaşırsınız onlarla.

Aydınlık insanlar kimseye kendilerini kötü hissettirmezler, aksine özgüvenlerini tazelerler, yüzlerini güldürürler, zor durumda olanlar için ellerinden gelen ne varsa yapmaktan bir an geri durmazlar. Onlar kendilerinin bile bilmediği kadar çok insanın anılarında yaşarlar. Ölümsüzlüklerinin sırrı budur.

*Hidayet Karakuş' un dediği gibi "Anısı güzel" deriz biz de onlara. Arkalarından devam etmeye çabalarken, yanımızda hissettirmeye devam edenlerdir onlar.

Kapkaranlık insanların yaşamları da anıları da kepazelikten başka bir şey değildir. Onlar yakarlar, yıkarlar, yok ederler. O yüzden yaşarlarken de ölümlerinin ardından da geride kalanlara hatırlamak bile ayrı bir yüktür.

Köşe başlarında karşımıza acı ve ölüm çıkıyor biliyorum.

Zor zamanlardan geçiyoruz.

Bir eski dostla, belki okunmuş kitaplar satan bir sahafta elimize aldığımız bir kitabın ilk sayfasındaki tarihle, düşülmüş bir notla, altı çizilmiş birkaç satırla, duyduğumuz bir melodiyle, çocukluğumuzdan tanıdık gelen bir ağaç görünce, yorgun ruhlarımız yeniden heyecanlanabilir. Güzel bir zeytinyağlı yemek, sabah kokusuna uyandığınız börek, içinize dolan bir sütlaç kokusunda kuytularından çıkıp karşımıza geçiverirler. Yeter ki aydınlık olsun içimiz yeter ki aydınlık olsun dünya.

*Şair /Yazar Sivas Katliamından eşi ile birlikte sağ kurtulan gönül insanı. Emekli Türkçe Öğretmeni. Romanları ödüllerle taçlandırılmış kıymetli usta.  Son kitabı "Şeytan Minareleri"

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.