Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı
Haber Giriş Tarihi: 05.03.2022 23:56
Haber Güncellenme Tarihi: 05.03.2022 23:56
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.lodoshaber.com
TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi'ne göre, nükleer zararın tazmini şekli ve tutarı kusursuz ve münhasır sorumluluk ilkesi esas alınarak Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tayin edilecek.
Nükleer zarar gören kişiye sosyal sigortalar, özel sigortalar ve genel sağlık sigortasına ilişkin mevzuat uyarınca ayrıca yapılan ödemeler nükleer zarar görenin bu bölümde yer alan hükümler uyarınca alacağı tazminat tutarından düşülecek.
Nükleer zarar gören kişiler, zararlarının tazminini, sorumluluk sınırları içinde doğrudan işletenden talep edebilecekleri gibi sigortacıdan, nükleer sigorta havuzundan ve diğer teminat verenlerden de talep edebilecek.
Nükleer zararın belirtilen sorumluluk miktarı sınırlarını aşmasının beklendiği durumlarda nükleer hadisenin meydana geldiği tarihten itibaren en geç 2 ay içinde Cumhurbaşkanınca nükleer hadise sonucu meydana gelen nükleer zararların tazmini için nükleer zarar görenler tarafından yapılan başvuruları değerlendirmek ve başvurular hakkında karar vermek üzere Nükleer Zarar Tespit Komisyonu kurulacak. Komisyonun giderleri Bakanlık bütçesinden karşılanacak.
NÜKLEER ZARAR TAZMİNİ
Komisyon kurulması halinde, nükleer hadise sonucu meydana gelen nükleer zararlar komisyon marifetiyle tazmin edilecek.
İşletenin sorumluluk sınırına giren tutar, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından işletenden veya onun sigortacısından ya da işleten tarafından gösterilen teminatın paraya çevrilmesi suretiyle tahsil edilecek.
Komisyon, yapacağı ilanlarla en az bir yıllık bir süre tanıyarak ve sürenin bitiş tarihini belirleyerek, nükleer zarar gören kişilerin komisyona veya belirleyeceği diğer makamlara başvurmalarını isteyecek.
Nükleer zarar gören kişiler tarafından komisyon kurulmadan önce nükleer zararların tespiti veya tazmini amacı ile açılmış olan davalarda, mahkemece karar verilmesine yer olmadığına ve tarafların yaptıkları masrafların üzerinde bırakılmasına dosya üzerinden kesin olarak karar verilecek, vekalet ücretine hükmedilmeyecek.
Bu dosyalar yeni bir başvuru şartı aranmaksızın incelenmek üzere komisyona gönderilecek.
Usulüne uygun başvuru yapanlara ödenecek tazminatların toplam tutarının sorumluluk miktarı sınırı aşan durumlarda komisyon, sorumluluk miktar sınırını teşkil eden meblağı paylaştıracak bir ödeme planı yapacak. Ödeme planında, can kaybı veya kişilerin sağlığına verilen zararlar öncelikle tazmin edilecek. Sorumluluk miktarı sınırının aşıldığı kısım için Cumhurbaşkanı uygun göreceği tedbirleri alacak.
Komisyon tarafından verilen kararlara karşı Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabilecek.
Komisyon, yedi üyeden oluşacak, üyeler, kamu görevlileri arasından cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek.
İşleten, sigortacı, nükleer sigorta havuzu, diğer teminat verenler ve devlet, nükleer zararı ortaya çıkaran nükleer hadiseye kasıtlı olarak sebep olan gerçek kişiye karşı rücu hakkına sahip olacak.
İşletenin, aralarındaki sözleşmede açıkça belirtildiği takdirde, sözleşmede belirtilen kapsam ve şekilde sözleşme yaptığı kişiye karşı da rücu hakkı bulunacak.
Nükleer zararların karşılandığı haller hariç, tazminat talepleri nükleer zarar gören kişinin zararı ve sorumlusunu öğrendiği tarihten itibaren belirlenen zaman aşımı süresi henüz tamamlanmamışsa 3 yıl geçmekle zaman aşımına uğrayacak.
Can kaybı ile kişilerin sağlığına verilen zararlarla ilgili tazminat talepleri, nükleer hadisenin gerçekleştiği tarihten itibaren 30 yılın, diğer nükleer zararlarla ilgili tazminat talepleri nükleer hadisenin gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımı olacak.
Rücu hakkı, rücu hakkına sahip kişinin rücu edeceği kişiyi öğrenmesinden ve tazminatı ödemesinden itibaren 3 yılın ve her halde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacak.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ MAHKEMELERİ YETKİLİ OLACAK
Türkiye Cumhuriyeti egemenlik alanında gerçekleşen bir nükleer hadiseyle ilgili olarak veya Paris Sözleşmesi ve Türkiye'nin tarafı olduğu Viyana ve Paris Sözleşmelerinin Uygulanmasına İlişkin Ortak Protokol uyarınca Türk mahkemelerinin yargılama yetkisinin söz konusu olduğu hallerde sadece Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri yetkili olacak.
Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin yetkili olması halinde Ankara mahkemeleri kesin yetkili olacak. Nükleer Zarar Tespit Komisyonu kurulmaması halinde mahkeme, belirlenen sorumluluk sınırını aşmayacak şekilde, nükleer zarar gören kişilere geçici ödeme yapılmasına karar verebilecek.
Nükleer Düzenleme Kurumuna düzenleyici faaliyetlerini zafiyete uğratacak, bu faaliyetlerle çelişecek veya faaliyetlerini etkin bir şekilde yürütmesini engelleyecek yükümlülükler verilemeyecek.
Kurum, Kurul kararı ile 5 yıla kadar yıllara sari yüklenmelere ait sözleşmeler yapabilecek.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Nükleer Düzenleme Kanunu Meclis'ten geçti
Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı
TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi'ne göre, nükleer zararın tazmini şekli ve tutarı kusursuz ve münhasır sorumluluk ilkesi esas alınarak Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tayin edilecek.
Nükleer zarar gören kişiye sosyal sigortalar, özel sigortalar ve genel sağlık sigortasına ilişkin mevzuat uyarınca ayrıca yapılan ödemeler nükleer zarar görenin bu bölümde yer alan hükümler uyarınca alacağı tazminat tutarından düşülecek.
Nükleer zarar gören kişiler, zararlarının tazminini, sorumluluk sınırları içinde doğrudan işletenden talep edebilecekleri gibi sigortacıdan, nükleer sigorta havuzundan ve diğer teminat verenlerden de talep edebilecek.
Nükleer zararın belirtilen sorumluluk miktarı sınırlarını aşmasının beklendiği durumlarda nükleer hadisenin meydana geldiği tarihten itibaren en geç 2 ay içinde Cumhurbaşkanınca nükleer hadise sonucu meydana gelen nükleer zararların tazmini için nükleer zarar görenler tarafından yapılan başvuruları değerlendirmek ve başvurular hakkında karar vermek üzere Nükleer Zarar Tespit Komisyonu kurulacak. Komisyonun giderleri Bakanlık bütçesinden karşılanacak.
NÜKLEER ZARAR TAZMİNİ
Komisyon kurulması halinde, nükleer hadise sonucu meydana gelen nükleer zararlar komisyon marifetiyle tazmin edilecek.
İşletenin sorumluluk sınırına giren tutar, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından işletenden veya onun sigortacısından ya da işleten tarafından gösterilen teminatın paraya çevrilmesi suretiyle tahsil edilecek.
Komisyon, yapacağı ilanlarla en az bir yıllık bir süre tanıyarak ve sürenin bitiş tarihini belirleyerek, nükleer zarar gören kişilerin komisyona veya belirleyeceği diğer makamlara başvurmalarını isteyecek.
Nükleer zarar gören kişiler tarafından komisyon kurulmadan önce nükleer zararların tespiti veya tazmini amacı ile açılmış olan davalarda, mahkemece karar verilmesine yer olmadığına ve tarafların yaptıkları masrafların üzerinde bırakılmasına dosya üzerinden kesin olarak karar verilecek, vekalet ücretine hükmedilmeyecek.
Bu dosyalar yeni bir başvuru şartı aranmaksızın incelenmek üzere komisyona gönderilecek.
Usulüne uygun başvuru yapanlara ödenecek tazminatların toplam tutarının sorumluluk miktarı sınırı aşan durumlarda komisyon, sorumluluk miktar sınırını teşkil eden meblağı paylaştıracak bir ödeme planı yapacak. Ödeme planında, can kaybı veya kişilerin sağlığına verilen zararlar öncelikle tazmin edilecek. Sorumluluk miktarı sınırının aşıldığı kısım için Cumhurbaşkanı uygun göreceği tedbirleri alacak.
Komisyon tarafından verilen kararlara karşı Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabilecek.
Komisyon, yedi üyeden oluşacak, üyeler, kamu görevlileri arasından cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek.
İşleten, sigortacı, nükleer sigorta havuzu, diğer teminat verenler ve devlet, nükleer zararı ortaya çıkaran nükleer hadiseye kasıtlı olarak sebep olan gerçek kişiye karşı rücu hakkına sahip olacak.
İşletenin, aralarındaki sözleşmede açıkça belirtildiği takdirde, sözleşmede belirtilen kapsam ve şekilde sözleşme yaptığı kişiye karşı da rücu hakkı bulunacak.
Nükleer zararların karşılandığı haller hariç, tazminat talepleri nükleer zarar gören kişinin zararı ve sorumlusunu öğrendiği tarihten itibaren belirlenen zaman aşımı süresi henüz tamamlanmamışsa 3 yıl geçmekle zaman aşımına uğrayacak.
Can kaybı ile kişilerin sağlığına verilen zararlarla ilgili tazminat talepleri, nükleer hadisenin gerçekleştiği tarihten itibaren 30 yılın, diğer nükleer zararlarla ilgili tazminat talepleri nükleer hadisenin gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımı olacak.
Rücu hakkı, rücu hakkına sahip kişinin rücu edeceği kişiyi öğrenmesinden ve tazminatı ödemesinden itibaren 3 yılın ve her halde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacak.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ MAHKEMELERİ YETKİLİ OLACAK
Türkiye Cumhuriyeti egemenlik alanında gerçekleşen bir nükleer hadiseyle ilgili olarak veya Paris Sözleşmesi ve Türkiye'nin tarafı olduğu Viyana ve Paris Sözleşmelerinin Uygulanmasına İlişkin Ortak Protokol uyarınca Türk mahkemelerinin yargılama yetkisinin söz konusu olduğu hallerde sadece Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri yetkili olacak.
Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin yetkili olması halinde Ankara mahkemeleri kesin yetkili olacak. Nükleer Zarar Tespit Komisyonu kurulmaması halinde mahkeme, belirlenen sorumluluk sınırını aşmayacak şekilde, nükleer zarar gören kişilere geçici ödeme yapılmasına karar verebilecek.
Nükleer Düzenleme Kurumuna düzenleyici faaliyetlerini zafiyete uğratacak, bu faaliyetlerle çelişecek veya faaliyetlerini etkin bir şekilde yürütmesini engelleyecek yükümlülükler verilemeyecek.
Kurum, Kurul kararı ile 5 yıla kadar yıllara sari yüklenmelere ait sözleşmeler yapabilecek.
En Çok Okunan Haberler