Hava Durumu

Kaybederken kazanan siyasetçi Muharrem İnce

Yazının Giriş Tarihi: 26.06.2018 18:43
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.06.2018 18:43

Nasıl zor, nasıl yorucu ve nasıl tuhaf bir seçim süreciydi...

Ve şimdi böyle bir seçimin sonucunu tek bir yazıda analiz etmeye çalışmak nasıl da zor.

Hatta nasıl da imkansız.

O yüzden sırayla gidelim.

Bu yazıyı da CHP ve onun Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce'ye ayıralım.

Öncelikle, her açıdan helal olsun Muharrem İnce'ye...

CHP'yi Abdullah Gül gibi bir siyasi intihardan kurtardığı için...

Seçim süresince sergilediği inanılmaz performans ile sadece CHP'ye değil, toplumun önemli bir kesimine umut olduğu için...

CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı'nın oyunu yüzde 30'ların üzerine çıkarabildiği için...

15 milyondan fazla insanın oyunu alabildiği için...

CHP'nin, makus talihini döndürebildiği için...

Daima yenilmek dışında başka bir ihtimalin de var olduğuna 15 milyonu inandırdığı için...

Ve en önemlisi de, seçim sonuçlarının ardından yaptığı o muhteşem açıklamada, CHP ezberinin dışına çıkıp, kaybederken kazanmayı başaran reel bir siyasetçi portresi çizebildiği için...

İnce'nin şu ifadesine önemle dikkatinizi çekerim:

"Görevlilerimizin bize ulaştırdıkları tutanaklarda, YSK'nın açıkladığı oranlar ve rakamlar arasında anlamlı bir farklılık yoktur. Olan farklılıklar toplam sonucu değiştirecek nitelikte değildir. Dolayısıyla seçim sonuçlarını kabul ediyorum. Eldeki tutanaklarda yenilmişseniz yenilmişsinizdir. 'Bunu kabul etmiyorum, sokaklara çıkalım' bu demokrasi değil ki. Açık ara bir durum var, bu demokrasiye saygısızlıktır. Ben o noktada değilim. Galip gelmiştir, yapılacak bir şey yoktur. Galip geldiğinde kutlayamıyorsan yarışa girmeyeceksin" "

Bu tavır siyasi tarihimizin ilklerindendir...

Başka hiçbir şeyin ardına gizlenmeden, bahaneler üretmeden, ürettiğin bahanelerden medet ummadan, "kaybettik" demeyi bilmektir.

Helal olsun Muharrem İnce'ye...

Açıklamasının devamı daha da muhteşem:

"Sosyal medyada dolaşan asparagas haberlerin hepsi yalandır. Böyle bir şey yoktur. Beni tehdit edecek adam da henüz yeryüzüne gelmedi. Yok eşimi kaçırmışlar, yok albaylar beni rehin almışlar. Yok ben saraya gitmişim... Bunlar birkaç şizofrenin hasta insanların işidir."

Akıl diyor, izan diyor, mantık diyor...

Hazımlı olmak, hazmetmeyi bilmek lazım diyor.

En nihayetinde de, aklınızı bi başınıza toplayın artık diyor.

Gerçeklik duygunuzu yitirmeyin.

Realiteden sapmayın, kendinizi kandırmayın diyor.

Bu sebeple de helal olsun ezber bozan Muharrem İnce'ye.

***

Pekii ya bundan sonrası?

"30 barajını yıktık, 50 barajını da yıkacağız. Bana 'Yürü önümüzden' derlerse ben varım, hazırım."

Diyen Muharrem İnce şu saatten sonra geri çekilir mi?

Sanmam.

Çekilsin mi?

Asla!

Zira yüzde 50 barajından önce yıkılması gereken en önemli şey CHP'nin kurultay duvarlarıdır.

Bu işin, her seçimden sonra sonuç ne olursa olsun çıkıp, "biz başarılıyız" diyen... Diyebilen...

Ve bu sanrıyla CHP'yi oyalayan Kemal Kılıçdaroğlu ile bir adım dahi öteye gidemeyeceği çok açık ve nettir.

Artık Kılıçdaroğlu fanatikleri bunu

Bu koşullar altında çare de çözüm de fevkalade bariz.

Önce CHP'nin kurultay barajı aşılacak.

Ancak ve ancak ondan sonra yüzde 50 barajı için gerçek ve samimi bir umut yeşerebilir.

Ya da, 15 milyonun oyunu alan Muharrem İnce marazi CHP yapısıyla hiç uğraşmayıp kuracak yeni bir parti.

Cumaydı, namazdı, "bakın benim kardeşim de başörtülüydü" lüzumsuz atraksiyonunu bırakıp yüzünü gerçekten sola dönecek.

Ve bu makus talih bir umut değişecek...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.