CHP seçime değil, 1 Nisan'a hazırlanıyor!

Hazin ama gerçek olan şu ki, CHP Genel Merkezi başta olmak üzere partideki tüm yapılar, 31 Mart Seçimi'ne değil, seçimin ardından gelecek olan olağanüstü kurultay talebine-sürecine hazırlanıyor.

Aday belirlemeden tutun, belirlememeye... Yani bazı potansiyel adayları ekarte etmeye kadar sürecin belirleyici kriteri 31 Mart Seçimi değil. Seçim sonrası yaşanılması kaçınılmaz olan kurultay...

Daha doğrusu, CHP Genel Merkez Yönetimi tüm stratejisini, seçim sonrası gündeme gelecek olağanüstü kurultay talebini bertaraf etmek üzerine kurguladı.

Hedef seçim başarısı değil, kurultay bertaraf etme!

Tek dert, Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibini mevcut koltuklarda daha fazla oturtabilmek...

Nitekim, daha fazla dayanamayıp isyan edenler kervanına katılan CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin de tam olarak bunu ortaya koyuyor: "Üzülerek söylüyorum, adayların objektif kriterlere göre belirlendiğini söylemek mümkün değil. Her seçim çevresinde adeta farklı bir kriter, farklı bir standart ortaya koyuldu. Bir çok büyükşehirde, kamuoyu anketlerinde en çok destek bulan arkadaşlar aday gösterilmedi. Bugün CHP'nin oy kazanmasından ve başarısından başka ölçütler de devreye girmiş durumda. Kişisel, şahsi ölçütler ve keyfilik ne yazık ki maliyetsiz değildir. 31 Mart'ta bu maliyet ile partimizin karşılaşmamasını umut ediyoruz!"

Yani özet ve kibarca diyor ki Gürsel Tekin, "Genel Merkezin derdi yerel seçim değil. Partinin yerel seçimde iyi oy alması değil. Koltuklarını kurtarmak! E bunun da bir seçim maliyeti olur."

Bahsi geçen seçim maliyetini net olarak hesaplamak şu gün için kabil değil elbet, ancak CHP içindeki herkes de şunu biliyor ki, 31 Mart sonrası tufan.

CHP önüne geçilemez bir hızla yeni bir seçim hezimetine daha hazırlanıyor.

CHP Genel Sekreteri Akif Hamza Çebi'nin istifası da, Muharrem İnce ve Gürsel Tekin'in çıkışları da, peş peşe isyan ederek istifayı basan parti örgütlerinin tavrı da ne yazık ki bunu ortaya koyuyor.

Peki bu realite dahilinde CHP'nin Bursa örgütünde durum ne?

9 ilçeyi İYİ Parti'ye veren ve İYİ Parti'nin de o ilçelerde çıkardığı (haliyle) sağ ve ülkücü kökenli adaylar karşısında büyük bir travma yaşayan CHP Bursa örgütü şimdi de, meclis üye listelerinin dağılımını ve bu listelere kimlerin gireceğini ya da giremeyeceğini bekliyor.

Acaba bu kez örgütlerin, tabanın dediği mi olacak?

Yoksa belediye meclis aday listeleri de, tıpkı ilçe paylaşımında olduğu gibi yine örgüt uyutularak bir kaç kişinin keyfine göre mi şekillenecek?

Şayet parti tabanı, belediye meclis üye aday listelerinin belirlenme sürecinin dışında tutulursa...

Parti örgütlerinin talepleri bir kez daha görmezden gelinirse, CHP'yi Bursa'da da kaçınılmaz bir şekilde büyük bir hezimet bekliyor olacak.

Bu kez...

Tıpkı Genel Merkez Yönetimi gibi, parti örgütleri de 31 Mart Seçimi'ni bir kenara bırakıp rövanşa hazırlanacak!