Aday listeleri "YÜZSÜZLER LİSTESİ"ne dönüşürse işiniz zor!

Bi kere şunu kesin kesin demiş olalım.
24 Haziran Seçimi sadece Türkiye için bir dönüm noktası değil!
Aynı zamanda, AK Parti'nin de FETÖ ile mücadelesinin, ne oranda mücadele ettiğinin, hatta gerçek anlamda edip etmediğinin de ciddi ciddi sınandığı bir seçim olacaktır!
Çok kesin bilgi!
Hiçbir mavalı...
Hiçbir nümayişi...
Hiçbir mesire halini, vatan-millet-demokrasi mücadelesi kontenjanından kabul etmeyen biri olarak, AK Parti'nin ve AK Partililer'in bu FETÖ denen illetle gerçek anlamda mücadele edip etmediği noktasında kafasında tonla soru işareti ile gezerken...
Üzerine aday adaylığı listesinde gördüğüm bazı isimler...
Hele ki o en bazıları...
Bu isimlerin AK Parti saflarından aday adaylığı başvurusu yapabilmiş olması (!)
O başvuruların da kabul edilmiş olması...
Kafamdaki mevcut soru işaretlerini çok deli soruların peşine takmamı gerektiriyor.
Daha da fenası...
O listelerin muhteviyatı insanın bizzat içine oturuyor!
Üstelik ki ben dış kapının mandalıyken durum böyle.
AK Parti seçmeni değilim.
Sempatizanı değilim.
Hatta (sırf şirine görünüp vaziyeti idare etmek için) nötr takılan tavşan bi şeysilerinden bile olmayıp bariz muhalifim.
Buna rağmen:
"Nasıl yani?!?"
Diyorum...
En sağlamından:
"Nasıl yani?!?"
***
Ben bile böyleyken...
Bu ülkenin doğuştan ballı mı yoksa bahtsız mı olduğu görece olan...
Bana soracak olursanız, Rabbim'in hakikatli bir kıyağı sonucunda iktidar partisini gerçekten seven, destekleyen tabanı, seçmeni ne hissediyor?.. (Bakınız burada, evlat olsa sevilemeyecek türdeki o çıkarcı, o yapış yapış dalkavuk tayfayı kast etmiyorum. Netekim onlar, tüm yazılarımın kadrolu yerden yere vurulacaklar güruhudur. Nazarımda da un tanesi kadar kıymetleri yoktur.)
Hadi diyelim taban, seçmen "cepte" diyorsunuz...
O yapıyı, yine yeniden Tayyip Erdoğan sevgisi-hayranlığı ile elinizde tutar, kimseciklere kaptırmazsınız.
...Da,
Benden duymuş olun, aday adaylarınız resmen su kaynatmış durumda.
Ve aynen şunları hissediyor:
Her şeyden önce "acaba?" diyor.
Hemen akabinde de "aldatılmışlık duygusu" hissediyor!
Hemen hemen hepsi, o isimleri o listelerde gördükçe çok ama çok fena saydırıyor!
"Bizim bu adamlarla aynı listede-aynı safta ne işimiz var?" diyor.
O insanların, aday adayı olarak dahi partiye başvurusunun kabul edilmiş olmasını asla ama asla içine sindiremiyor!
Ve istisnasız hepsi, parti teşkilatlarının bu minvaldekilere:
"Adaylık başvurunu da al git!" 
Diye net tavır göstermesi-göstermiş olması gerektiğine inanıyor.
"Yok kardeşim!
Sen kendini şaşırıp da bizim partimize adaylık için başvuru falan yapma!
Al şimdi o boş yere dolduğun formu ..... ...... !"
Diye çok net bir tavır gösterilmesini-gösterilmiş olmasını istiyor.
***
Aksi halde ne oluyor?
Bütün dediklerim teeeek teeeek gerçek oluyor.
Acabalar yerini kandırılmışlık duygusuna bırakıyor.
Kandırılmışlık duygusu da isyana sebep oluyor.
Ki, yerden göğe kadar haklılar.
Zira, AK Parti'nin milletvekili aday adayı listeleri, YÜZSÜZLER LİSTESİ'ne dönüşürse...
Bu kez pabuç harbiden pahalı diye...
Hem tabanınız, hem de seçmeniniz FETÖ ile hakikatli mücadele edildiğini görmek istiyor diye işiniz zor!