Karşımızda Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi (DOSAB) Yönetim Kurulu var. Başkan Ferudun Kahraman, Başkan Yardımcısı İlhan Sarı, Yönetim Kurulu Üyeleri Burhan Çakır ve Ersan Özsoy, DOSABSİAD Başkanı Orhan Tezyaparlar ve DOSAB Bölge Müdürü Serhat Şengül.
Konu, sadece Bursa ve Türkiye’nin değil, dünyanın en yeni ve en çevreci buhar ve elektrik üretim tesisinin teknik ayrıntıları, yapılacaklar, nedenleri, maliyeti, yerel basında yer alan haber ve yorumların yarattığı etkinin doğru bilgilerle giderilmesi.
İlk kez birinci ağızdan dinleyeceğiz.
Divit Ajans Yönetim Kurulu Başkanı Celil İnce, yine ajanstan Ersoy Tuna ellerinden gelenin en iyisini yapma gayreti içinde. Olay Grubu hariç yerel hemen her gazete, ulusal haber ajansı, dergi ya da haber sitesinden birer ya da ikişer muhabir, yazar ya da yayın sahibi toplantıya katılım gösterdi. 4 kameraman arkadaşımız da baştan sona çekim yaptı…
Konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen DOSAB Başkanı Kahraman, dolu dolu dört sayfadan oluşan metni 23 dakikada okudu. Tesisin ekonomiye, bölgeye dolayısıyla ülkeye yararlı olduğundan tutun da çevreye duyarlılıktan, suyun arıtılmasına kadar aklımıza gelen ne varsa tek tek sıralandı. Benim dünkü sorularıma yanıtların da yer aldığı metindeki “projemiz ölüm santrali manşetlerini hak etmiyor” tümcesi dikkatimi çekti. Demek ki oldukça rahatsız olmuşlar. “Halkımız bizi ağır şekilde eleştirenlerin ne yaptığını da lütfen görsün ve araştırsın” sözleri de sanırım adresini buldu…
Kahraman’ın ardından mikrofonu alan DOSAB Bölge Müdürü Serhat Şengül, iyi hazırlanmıştı. Bugüne kadar çıkan haber, yorum ve eleştirilerin tamamına yakınına yanıt verdiği konuşmasını herhangi bir yere bakmadan irticalen yaptı. Tesisin neler getirip nelere çare olacağını tek tek anlattı. 1 saate yakın devam eden konuşmasının en can alıcı noktası bence “Bu proje DOSAB’a uygun ve terzi titizliğinde hazırlandı. Başka bir örneği dünyada yok” sözleri oldu.
Bu yatırımla DOSAB doğalgaza yılda 100 milyon dolar daha az para harcayacak. Bölgedeki 100’e yakın baca, tek bacaya inecek ve arıtmadan elde edilecek su kullanılacak. Çevre Bakanlığı’nın 7 gün 24 saat online kontrol altına alacağı baca, öyle devasa bir şey değil.
Alpagut, Dursunbey ve onlara yakın ocaklardan kapalı 60 kamyona yüklenen kömür, Bursa çevreyolu kullanılarak yine kapalı depoya indirilecek. Santrala ulaşım da kapalı boru konveyörlerle olacak. Kömür yandıktan sonra baca gazı emisyonlarında olumsuz etki yaratmayacak. Ülkemizde mevzuat, havadaki toz miktarını metreküpte 30 miligram isterken, DOSAB metreküpte 10 miligramı garanti ediyor.
İşte burası zurnanın zırt dediği yer. Bu ÇED dosyasındaki yasal taahhüt. Bursalılardan kurulacak bir kurulun bu emisyonları kontrol edebileceğini kaydeden DOSAB Bölge Müdürü Şengül, AKADEMİK ODALARA çağrı yaptı; “GELİN SİZ DE DENETLEYİN.”
Bu arada baca da kül birikecek. Bu satışı yapılacak kadar değerli. Biriken külün yüzde 65’i Bursa Çimento’ya satılacak (Özel bilgi.) Anlaşma yapılmış bile!
Bu arada Çevre Etki Değerlemesi (ÇED) henüz sonuçlanmış değil. Çevredeki mahallelere, evlere, sitelere giderek anlatıyorlar. Bu ziyaretlere mutlaka medya mensupları da gelmeli, hatırlatırım…
Bu arada pasif düfizyon tüplerine alınan havamız, İngiltere’de bir kuruluş tarafından denetlenecek. Sonuçları merak ediyorum.
Dikkat çeken bir nokta da TOFAŞ’ın DOSAB’daki temsilcisi Burhan Çakır’ın “biz santrala yakın bir fabrika olacağız. Bunun bize etkisini FIAT-CHRYSLER yetkililerine soracağız” sözleri oldu. Biraz çekinceliydi sanırım.
Hava kalitesine etkisinin henüz tam olarak bilinemediği buhar ve elektrik üretim tesisi, kağıt üzerinde mükemmel görünüyor; tıpkı Marzinc gibi. Biliyorsunuz Marzinc kurulduğu Karabük’te çevre ve insan felaketi yarattı. İnsanların kemikleri eriyor, maalesef…
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
DOSAB’da dikkat zamanı
null
Karşımızda Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi (DOSAB) Yönetim Kurulu var. Başkan Ferudun Kahraman, Başkan Yardımcısı İlhan Sarı, Yönetim Kurulu Üyeleri Burhan Çakır ve Ersan Özsoy, DOSABSİAD Başkanı Orhan Tezyaparlar ve DOSAB Bölge Müdürü Serhat Şengül.
Konu, sadece Bursa ve Türkiye’nin değil, dünyanın en yeni ve en çevreci buhar ve elektrik üretim tesisinin teknik ayrıntıları, yapılacaklar, nedenleri, maliyeti, yerel basında yer alan haber ve yorumların yarattığı etkinin doğru bilgilerle giderilmesi.
İlk kez birinci ağızdan dinleyeceğiz.
Divit Ajans Yönetim Kurulu Başkanı Celil İnce, yine ajanstan Ersoy Tuna ellerinden gelenin en iyisini yapma gayreti içinde. Olay Grubu hariç yerel hemen her gazete, ulusal haber ajansı, dergi ya da haber sitesinden birer ya da ikişer muhabir, yazar ya da yayın sahibi toplantıya katılım gösterdi. 4 kameraman arkadaşımız da baştan sona çekim yaptı…
Konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen DOSAB Başkanı Kahraman, dolu dolu dört sayfadan oluşan metni 23 dakikada okudu. Tesisin ekonomiye, bölgeye dolayısıyla ülkeye yararlı olduğundan tutun da çevreye duyarlılıktan, suyun arıtılmasına kadar aklımıza gelen ne varsa tek tek sıralandı. Benim dünkü sorularıma yanıtların da yer aldığı metindeki “projemiz ölüm santrali manşetlerini hak etmiyor” tümcesi dikkatimi çekti. Demek ki oldukça rahatsız olmuşlar. “Halkımız bizi ağır şekilde eleştirenlerin ne yaptığını da lütfen görsün ve araştırsın” sözleri de sanırım adresini buldu…
Kahraman’ın ardından mikrofonu alan DOSAB Bölge Müdürü Serhat Şengül, iyi hazırlanmıştı. Bugüne kadar çıkan haber, yorum ve eleştirilerin tamamına yakınına yanıt verdiği konuşmasını herhangi bir yere bakmadan irticalen yaptı. Tesisin neler getirip nelere çare olacağını tek tek anlattı. 1 saate yakın devam eden konuşmasının en can alıcı noktası bence “Bu proje DOSAB’a uygun ve terzi titizliğinde hazırlandı. Başka bir örneği dünyada yok” sözleri oldu.
Bu yatırımla DOSAB doğalgaza yılda 100 milyon dolar daha az para harcayacak. Bölgedeki 100’e yakın baca, tek bacaya inecek ve arıtmadan elde edilecek su kullanılacak. Çevre Bakanlığı’nın 7 gün 24 saat online kontrol altına alacağı baca, öyle devasa bir şey değil.
Alpagut, Dursunbey ve onlara yakın ocaklardan kapalı 60 kamyona yüklenen kömür, Bursa çevreyolu kullanılarak yine kapalı depoya indirilecek. Santrala ulaşım da kapalı boru konveyörlerle olacak. Kömür yandıktan sonra baca gazı emisyonlarında olumsuz etki yaratmayacak. Ülkemizde mevzuat, havadaki toz miktarını metreküpte 30 miligram isterken, DOSAB metreküpte 10 miligramı garanti ediyor.
İşte burası zurnanın zırt dediği yer. Bu ÇED dosyasındaki yasal taahhüt. Bursalılardan kurulacak bir kurulun bu emisyonları kontrol edebileceğini kaydeden DOSAB Bölge Müdürü Şengül, AKADEMİK ODALARA çağrı yaptı; “GELİN SİZ DE DENETLEYİN.”
Bu arada baca da kül birikecek. Bu satışı yapılacak kadar değerli. Biriken külün yüzde 65’i Bursa Çimento’ya satılacak (Özel bilgi.) Anlaşma yapılmış bile!
Bu arada Çevre Etki Değerlemesi (ÇED) henüz sonuçlanmış değil. Çevredeki mahallelere, evlere, sitelere giderek anlatıyorlar. Bu ziyaretlere mutlaka medya mensupları da gelmeli, hatırlatırım…
Bu arada pasif düfizyon tüplerine alınan havamız, İngiltere’de bir kuruluş tarafından denetlenecek. Sonuçları merak ediyorum.
Dikkat çeken bir nokta da TOFAŞ’ın DOSAB’daki temsilcisi Burhan Çakır’ın “biz santrala yakın bir fabrika olacağız. Bunun bize etkisini FIAT-CHRYSLER yetkililerine soracağız” sözleri oldu. Biraz çekinceliydi sanırım.
Hava kalitesine etkisinin henüz tam olarak bilinemediği buhar ve elektrik üretim tesisi, kağıt üzerinde mükemmel görünüyor; tıpkı Marzinc gibi. Biliyorsunuz Marzinc kurulduğu Karabük’te çevre ve insan felaketi yarattı. İnsanların kemikleri eriyor, maalesef…
Şimdi hepimiz daha dikkatli olmalıyız.
En Çok Okunan Haberler