Hava Durumu

Hayali Bolşoy Tiyatrosu'nde Sahne Almak

null

Haber Giriş Tarihi: 13.11.2014 15:30
Haber Güncellenme Tarihi: 13.11.2014 15:30
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.lodoshaber.com
Hayali Bolşoy Tiyatrosu'nde Sahne Almak

Rusya’da dünya ikinciliği kazanan Ankara Devlet Opera ve Bale sanatçısı Kadir Okurer, efsanevi Rus balet Mihail Barışnikov’u kendisine idol olarak belirlediğini açıkladı, hayalinin ise Moskova’daki Bolşoy Tiyatrosu’nda sahne almak olduğunu söyledi.

Ankara Devlet Opera ve Bale sanatçısı Kadir Okurer, balede Türkiye’nin yetiştirdiği en genç yeteneklerden biri. Şu anda kadar Türkiye ve yurtdışında çok sayıda madalya kazanan genç sanatçı, son olarak Rusya'da büyük bir başarıya imza attı. Ekim ayında Rusya’nın Krasnoyarsk bölgesinde düzenlenen Uluslararası Sibirya Bale Yarışması'nda senyör erkekler kategorisinde dünya ikinciliği elde etti.

Kadir Okurer, RS FM’e yaptığı açıklamada, Rusya’daki yarışmanın kariyerinin en zor müsabakası olduğunu söyledi: “En zor yarışmaydı diyebilirim. Çünkü bir tane kötü dansçı bulamazsınız. Küçükler kategorisinde yarışanların bile seviyeleri o kadar üst düzeyde ki… Kültür Bakanları sahneye gelip bizlere plaket verirken, bale terimleriyle dönüşlerimiz ve zıplamalarımızla ilgili yorum yaptı. O kadar olaya hakimler ki, artık bale Rusların halk dansı olmuş.”

Genç yetenek Kadir Okurer’in hayatında Rus bale ekolünün özel bir yer var. Efsanevi Rus balet Mihail Barışnikov’u kendisine idol olarak belirleyen sanatçı, “Küçüklüğümden beri hep onun videolarıyla büyüdüm. Kendisine hayranım, onun bale ekolünü benimsedim” diyor. Kadir Okurer’in hayali ise Moskova’daki ünlü Bolşoy Tiyatrosu’nda sahne almak.

Ankara Devlet Opera ve Bale sanatçısı Kadir Okurer’in RS FM’de Süheyla Demir’in sunduğu Radyo Sohbetleri programında yaptığı açıklamaların tamamı şöyle:

Süheyla Demir: Kadir, kendinden bahseder misin, nasıl bir eğitim geçmişine sahipsin?

Kadir Okurer: 24 yaşımdayım, baleye 12 yaşında başladım. Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarı’nda öğrenim gördüm. 10 senelik eğitim programımda bir yıl sınıf atlayarak üniversiteyi bitirdim. 2008 yılında Fransa’nın Bordeaux şehrine gittim, orada bir yıl kadar solist olarak çalıştım. Bu sıralarda devamlı yarışmalara gidiyordum zaten. En son yarışmam olan Krasnoyarsk Sibirya Bale Yarışması’ndan 2’ncilik ödülüyle döndüm. Türkiye’deki baleyi yurtdışında tanıtabilmemiz için bize sağlanan olanaklardan güzel işler çıkardığımıza inanıyorum. Kendi adıma mutluyum.

“BALEYE BABAM YÖNLENDİRDİ”

-Baleye ilgin nereden geliyor? Ailen mi yönlendirdi, yoksa senin seçimin miydi?

Aslında 12 yaşında bir erkek çocuğunun bale hakkında bilgisi pek olmuyor. Bale, tütü ya da point benzeri şeylerden dolayı kız çocukların daha çok hoşuna gidiyor. Beni babam yönlendirdi. Babamın bir balerin arkadaşı vardı, onun sayesinde 2002 yılında konservatuar sınavına girdim ve kazandım. O vasıtayla bir tanışma oldu, yoksa bir bilgim ya da öncesinde bir eğitimim yoktu.

-Bale çok büyüleyici ve çok zarif bir sanat. Ama bu işin sadece görünen yanı, bir de arka planı var. Eğitim süreci çok fazla disiplin ve özveri gerektiriyor, öyle değil mi?

Evet, gündelik hayatınıza çok dikkat etmeniz gerekiyor. Yediğinize, içtiğinize, uykunuza, kahvaltınıza vs. bu tarz şeylere çok dikkat etmeniz gerek, çünkü günde 5-6 saati bulan çok yoğun bir çalışma süreci var. Bu süreçte beden ve beyin devamlı çalışıyor. Vücutta artık çalışmayan hiçbir yer olmadığı için devamlı kendi kapasitenizi zorlamak zorundasınız. Klasik balenin kendi reformları içersinde olan bir disiplini var, o disiplinin, o adımların dışına çıkamazsınız. Her gün düzenli klasik balenizi yapmak zorundasınız. Eğer bu işi uzun yıllar yapmak istiyorsanız kesinlikle bu disiplin içinde, o katı kuralların içinde bulunmanız gerekiyor. -Tan Sağtürk’ü konuk ettiğimizde, balenin çocukların odaklanma yeteneğini, matematik zekasını geliştiren en disipline edici sanatlardan biri olduğunu söylemişti ve ailelere çocuklarını baleye yönlendirmelerini tavsiye etmişti. Sen de katılıyor musun bu görüşe?

Tan Sağtürk’ün dediklerine katılıyorum. Kendisine Türkiye’ye yaptığı emeklerden dolayı çok teşekkür ediyorum sizlerin aracılığıyla. Bale yürüyüşünüzden, oturuşunuzdan, vücut yapınızın atletik bir şekilde küçüklükten ileriki yaşlara kadar gelişmesine olanak sağlayan bir dans ve sanat türü. Başka sanat ya da spor dallarının hiçbirine benzemez. Dediğim gibi katı disiplinleri olan bir meslek ve bunun güzel getirileri de oluyor. Esnekliğiniz, atikliğiniz, vücudunuzu istediğiniz gibi kullanabilmenizi sağlar. Beynimizi ve bütün vücudumuzu daha rahat kullanmaya teşvik eden bir sanat türüdür. Beyinsel olarak da çok fazla gelişim sağlar. Çünkü içinde matematik de vardır. Devamlı hesaplar yapmanız, kurgulamanız, sahnede koordinasyon kurmanız gerekir.

‘ERKEK DEDİĞİN TAYT MI GİYER’ DÜŞÜNCESİ

-Türkiye’de erkekler baleye neden bu kadar az ilgi gösteriyor sence?

Bence bu, insanların “erkek dediğin tayt mı giyer?” şeklinde düşünmesinden kaynaklanıyor. Ben 2002’de konservatuara başvurduğum zaman 115-120 kişiye yakın başvuru oldu, bunlardan sadece 14 kişiyi aldılar. Bugün 2014 yılındayız ve 5-6 kişi başvuruyor. Erkek için değil, genel olarak söylüyorum, toplam katılım çok fazla düştü. Devlet memurluğu için yeterli kadro olmaması yüzünden ve sponsor desteğine ihtiyaç duyan bir sanat türü olduğu için insanların da gelecek kaygısı taşıdığını düşünüyorum. Belki aileler bu yüzden yönlendirmemiş de olabilirler.

“BALE RUSLARIN HALK DANSI OLMUŞ”

-Rusya’da kazandığın başarıya gelelim yeniden. Rusya gibi balede ekol sayılan bir ülkede dünya ikinciliği elde etmenin anlamı daha farklı olsa gerek…

Kesinlikle öyle… Ben daha önce ABD, İtalya, Güney Kore ve Bulgaristan’da da yarışmalara katıldım, hepsinden Türkiye’ye madalya ile döndüm. Şu an 24 yaşındayım, Rusya’ya ilk defa gittim ve ilk defa yarıştım. Gerçekten en zor yarışmaydı diyebilirim. Çünkü bir tane kötü dansçı bulamazsınız. Okuldan gelen küçükler kategorisinde yarışanların bile seviyeleri o kadar üst düzeyde ki… Sanata o kadar değer veriyorlar ki, Kültür Bakanları sahneye gelip bizlere plaket verirken, bale terimleriyle dönüşlerimiz ve zıplamalarımızla ilgili yorum yaptı. O kadar olaya hakimler ki, artık bale Rusların halk dansı olmuş. Bu yüzden beni çok zorlayan bir yarışmaydı ama büyükler kategorisinde ikincilik ile çok iyi sonuç aldığımı düşünüyorum.

-Rusya’daki bale-sanat politikasının Türkiye’de de olmasını ister miydin?

Kesinlikle, bunu istememek gibi bir şey olamaz. Bunu bir özeleştiri olarak düşünün. Eleştirmek, yermek için söylemiyorum ama televizyon kanallarında artık daha farklı şeylerin de gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye’nin sadece sanatla ilgili problemleri yok ama, gerçekten çok eksiğimiz var. Rusya’da şöyle bir şey oldu: “Türkiye’de bale bu kadar iyi derecede miydi? İyi insanlar daha var mı?” diye sordular. Biz arkadaşlarımızın videolarını izlettik. Balenin Türkiye’de bu şekilde olduğunu gösterebilmek de bizim için çok büyük bir mutluluktu. Buna aracı olmak gerçekten güzel. Devletin ya da özel sponsorların da katkıları olmuyor değil ama daha çok yardım olabilir diye düşünüyorum.

“İDOLUM: RUS BALET MİHAİL BARIŞNİKOV”

-Balede örnek aldığın, idol olarak belirlediğin bir isim var mı?

Çok çok eski isimlerden biri var: Mihail Barışnikov… Rus’tur kendisi. Küçüklüğümden beri hep onun videolarıyla büyüdüm zaten. Kendisine hayranım, onun bale ekolünü benimsedim. Ama balede ne kadar birini örnek alırsanız alın, kendi ekolünüzü ve dans etme tarzınızı oluşturmak zorundasınız. Onun gibi dans edebilmek tabii ki büyük bir başarı olur, fakat kendi tarzınızda bir şeyler yaratmak daha önerilebilecek bir şey bence.

-Bir balet olarak hayalin nedir?

Uzun yıllar dans etmek istiyorum. Hiçbir şekilde baleden kopmak istemiyorum. Okulda ya da başka kurumlarda bu işe devam etmek, gelecek nesillere bildiklerimi aktarmak istiyorum.

-Peki bir gün Bolşoy Tiyatrosu’nda sahne almak gibi bir hayalin var mı?

Var, tabi ki… O sahneye kim çıkmaz istemez.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.