Hava Durumu

Yassıada artık Demokrasi Adası! 2 liderden önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP lideri Devlet Bahçeli, Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nın açılışını yaptı.

Haber Giriş Tarihi: 27.05.2020 19:09
Haber Güncellenme Tarihi: 27.05.2020 19:09
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.lodoshaber.com
Yassıada artık Demokrasi Adası! 2 liderden önemli açıklamalar

Cumhuriyet tarihinin en karanlık dönemlerinden birine ev sahipliği yapan, ismi "yassı", namı "yaslı" ada olan Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nın açılış töreni, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin katılımıyla yapıldı.

Demokrasi ve Özgürlükler Adası'ndaki kongre merkezinde gerçekleştirilen açılış törenine, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra TBMM Başkanı Şentop, MHP Genel Başkanı Bahçeli, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, kabine üyeleri, kuvvet komutanları, TBMM Başkanvekili Celal Adan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, eski TBMM Başkanları, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ve davetliler katıldı.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında sosyal mesafe kurallarına uyarak kongre salonunda aralıklı oturan katılımcıların maske takarak izlediği tören, Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nın proje aşamalarının yer aldığı videonun gösterimiyle başladı. 

Piyanist Emir İlgen'in konserinin ardından İstiklal Marşı okunacak ve saygı duruşunda bulunuldu.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARI

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

Üzerinde bulunduğumuz Yassıada'da diğer bir ifadeyle yaslıada'da yapılan önceden verilen bir emirlerin uyugulanması şeklinde geçen yargılanmaların sonucu çok büyük bir faciayla bitmişti.

Türkiye bundan tam 60 yıl önce tarihinim en kara günlerinden biri olan 27 Mayıs darbesine maruz kalmıştır.

Yassıada'da aylar boyunca bir zulüm makinesi işletilmiştir. Hiçbir somut suçları olmadığı halde kin ve nefret dışı muamemelere bırakıldırlar.

Nezaketi kibarlığı dillere destan olan bir başbakanı idama götürürklen bile prostat bahanesiyle aşağılamaya kadar alçaldılar.

Genel Kurmay Başkanını darbecilere katılmadığı için bir teğmene tokatlatarak tarihimizde görülmemiş rezillikler sergiledirler.

İdam kararları da burada alınmıştyır. Her üç kahramanda idam sehbasına kararla gururla inaçla yürüdü.

16 ve 17 Eylül 1961 tarihinde gerçekleşen bu idamlar milletimizin yüreğine kor bir ateş gibi düşmüştür. Aslında o gün hukuk ve adelet ayaklar altına alınmarak idam sehbasına gönderilen milletin bu 3 adamı değil, bizati milli iradenin ta kendisi olmuştur.

Menderes ve arkadaşlarını idam sehpasına çıkaranların alınlarındaki kara leke hiçbir zaman silinmeyecektir.

Uzun süre Yassıada zindanlarında ömür çürüten Faruk Nafiz Çamlıbel, o kara gnleri şöyle anlatıyor; Bilmiyor gülmeyi sakinlerinin binde biri, bir vatan derdi birikmiş bir avuç karada.

Kuşu hicran getirir, dalgası hüsran götürür. Mavi bir gölde elem katresidir Yassıada Gece zindanda Yusuflar sıralanmış yatıyor. Yüzlerinde okurum sapsarı rüyalarını

Kimi sehpada görür kendini çarmıhta ararlar zindanlardaki dünlarını.

Bugün burada şehitlerin bize emaneti olan adada 60 yıl sonra yeni bir dönemi başlatarak gönülleri tekrar tamir etmek için buradayız.

Üzerinde bulunduğumuz toprakların ızdırabını dindirmek için Yassıada'yı da Yaslıada'yı da tarihe gömüp burasını Demokrasi ve Özgürlükler Adası olarak getirmeyi kararlaştırdık. Bu da bize nasip oldu.

Üzerinde bulunduğumuz adada, tarihe karşı anlamölı bir duruş sergiliyoruz.

Özellikle rahmet Menderes'in bu noktada yeter söz milletindir çıkışı, bizim de daha sonra bunu yeter karar milletindir. ifadesiyle geliştirdiğimiz süreçler birbirinin adeta mütenminidir. Şimdi çok daha yukarıya taşıma anlayışıyla biz bu şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz.

Aziz milletim Türkiye'nin çok partili siyasi hayata geçişi çok önemlidir. Özellikle gençlerimizin bu dönemi iyi bilmesi gerekiyor. Bizleri izleyen gençlerimize özellikle sesleniyorum.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatıyla tek parti CHP, ülkenin üstüne adeta bir kabus gibi çökmüştü.

Merhum Menderes'in 1950-60 arasındaki 10 yılı gençler iyi öğrenmelisiniz. Bu işler lafla olmuyor. Acaba 10 yılda bu ülkede yapılan Barajlarından tutunuz, köprülerine yollarına varıncaya kadar Türkiye neler kazandı. 1'e 3 Türkiye kazandı.

Bütün bunlarla beraber uçak demiryollarından silah üretimine kadar birçok milli üretimimiz hayata geçti.

CHP, millete olan güvensizliği sebebsiyle çok partili hayata geçişi ancak açık oy- gizli tasnif yöntemiyle başlatmıştı. Böyle bir demokrasi olabilir mi? Ama CHP bunu yapmıştır.

Daha sonra yapılan 1954-1957 seçimleri milletimizin demokrasi ve özgürlük konusunda tervihinde kararlı olduğunu gösterdi. 1950 seçimlerinde 53,5 ile iktirdara gelen demokrat parti. 1954 seçimlerini 56,6 ile 1957 sçeimlerini de 47,8 ile birinci olarak tamamlamıştır.

Rahmetli Menderes'in yaptıkları milletimizi memnun ederken birilerini de rahatsız etmiştir. Yerli ve milli olan herşeye husumeti hayatlarının merkezine koyanlar daha sonra sık sık başvuracakları yönteme başvurdular.

Milli iradeyi baskıyla ihanetle yeri geldi kanla alt etmeye çalıştırlar.

Ülkemizdeki tüm darbelerinin, milletimizin değerlerine ve tarihine düşmanlıktır. Darbeciler, aynı zamanda bölücük ceyranlarının temeline su taşımışlardır. Binlerce masumun acı çekmesine, her darbe sonrasında da yetişmiş kadroları tasviye ederek ülkenin gerilemesine yol açmışlardır. Halkı hor ve hakir görererk, inancını kılık kıyafetini aşağılatyanların en çarpıcı örnekleri darbelerdir.

Darbeciler ve onları yönlendirenler hep aynı hareket etmişlerdir.

Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir ilkesinin hayata geçirilişini hesapsız ve sorumsuz bir şekilde kullandıkları iktidar gücünün ellerinden kaçıp gidiyor olarak değerlendiriyorlardı. Sokakları karıştırmaktan, terör örgütlendiren medet ummaya, ifftirafaya kadar mübah sayan kirli bir siyaset anlayışına sığındılar. Darbe çığırtkanlığı yapmaktan bile çekinmediler.

Yapılan her hizmete, ülkeye kazandırılan her esere, her yatırıma elde edilen her başarıya karşı çıktılar. Menderes'e hangi inançla saldırdıysalar rahmetli Özal'a şimdi de Cumhur İttifakı'na aynı nefretle yöneldiler.

MHP LİDERİ DEVLET BAHÇELİ 

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin açıklaması şu şekilde;

Üzücü hatıraları bir nebze de olsa tamir ve telafi eden anlamlı bir açılışa şahit olmaktan bahtiyarım.

Yurdumun her güzel insanına güzel dileklerimi sunuyorum. Yassıada milli hafızlara kazınmış alaca karanlık bir devrin, paslı zincirlerin simgeleşmiş yeridir. 

İrade ve egemenliğin yegane sahibi aziz milletimizin tercihleri hazin şekilde sorguya çekilmiştir.

Demokrasi ve Özgürlükler Adası ismi Yassıada'ya verilmiş ve tarih edilmeye başlanmıştır.

İrade ve egemenliğin takdir ve tercihleri sorguya çekilmiştir. Yassıada'nın isminin değiştirilmesi 2013 yılında önemli bir adım atıldı. O tarihte Demokrasi ve Özgürlükler ismi adaya verilmiştir.

Burada hukuka deli gömleği giydirildi.

Adananın yeniden inşasında yer alan herkesi tebrik ediyorum.

Demokrasi pek çok tanımının yanında sabır ve saygı rejimidir. Sebebi ne olursa olsun milletin verdiği yetkiyi tekrardan alacak milletimin kendisidir. Sandıktan çıkan sonuç zorla baskıyla tasvip edilirse acıklı olaylar yaşanacaktır.

Konuşmaların ardından adanın açılışı yapıldı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.